‘Kızlar ve kadınlara kötü etki yapan, onların ahlâklarını bozan yalnız romanlar mıdır? Kadınların kendi aralarında yaptıkları saçma sapan konuşmalar... Asıl kötü etkiyi bunlarda aramak gerekmez mi? ‘Bilmem kimin oğlu, uzun yıllar, bilmem kimin kızına aşık olmuş. Nice güçlükleri, engelleri yenerek birbirlerine kavuşmuşlar’ gibi anlatılan hikâyeler, aşk denilen, sevda denilen duyguyu, renkli yönleriyle göz önüne serer. Bu hikâyeleri dinleyen genç kızlar da, gül pembe bir dünya içinde kendilerini arayıp bulacak aşıkların gelip onları bulmasını beklerler.’’