Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Öyle ki, Avrupa devletlerinin katliam iddilarından bunalan devlet, 12 Ca 1337/13 Şubat 1919 tarihinde, tehcirin soruşturulması ve sebeplerinin tespiti için ikişer kişiden oluşan tarafsız hukukçulardan bir komisyon kurulması için İsveç, Hollanda, İspanya ve Danimarka hükümetlerine bir nota vermiştir Ancak bu devletler 6 Mayıs 1919'da verdikleri cevaplarda, bu teklifi reddetmişlerdir. 1915 Mayısından 1916 Ekim ayına kadar yaklaşık bir buçuk yıl devam eden göç ettirme ve yerleştirme sırasında devlet, yukarıda belirttiğimiz talimatnamelerle ve mahallinde aldığı tedbirlerle, o günün zor şartlarına ve savaş içinde bulunulmasına rağmen, Ermeniler'in canlarını ve mallarını koruyabilmiştir. Adeta yeni bir cephe açmış gibi idarî, askerî ve malî külfete girmiştir. Şayet Osmanlı yönetiminin gerçek hedefi soykırım olsaydı, büyük masraflara girmek yerine bulundukları yerlerde Ermeniler'i imha yoluna gitmez miydi?
Sayfa 94 - Babıali Kültür YayıncılığıKitabı okudu
Bütün bu zor şartlara ve imkânsızlıklara rağmen hükûmetin, tehcire tabi tutulan Ermeniler'i büyük bir intizam içerisinde yeni yerleşme alanlarına sevk etmeyi başardığı yabancı misyon tarafından da doğrulanıyor. Nitekim, Amerika'nın Mersin Konsolosu Edward Natan, 30 Ağustos 1915'te Büyükelçi Hanry Morgenthau'a gönderdiği raporda, Tarsus'tan Adana'ya kadar bütün hat güzergâhının Ermenilerle dolu olduğunu ve Adana'dan itibaren bilet alarak trenle seyahat ettiklerini, kalabalık yüzünden sefalet ve çektikleri zahmete rağmen hükümetin bu işi son derece intizamlı bir şekilde idare etmekde olduğunu, şiddete ve intizamsızlığa yer vermediğini, göçmenlere yeteri kadar bilet sağladığını, muhtaç olanlara yardımda bulunduğunu belirtmiştir. Amerika konsolosunun bu tespitleri, Osmanlı görevlilerinin merkeze gönderdikleri raporlarla da doğrulanmaktadır.
Sayfa 77 - Babıali Kültür YayıncılığıKitabı okudu
Reklam
Yüzyılın başında Ermeniler'i destekleyerek bir Ermenistan kurma hedefi içinde olanların, bugün, Türkiye'yi soykırımla itham etmek suretiyle, aslında geçmişteki başarısızlıklarının âdeta intikamını almaya çalıştıkları, malum terör örgütüne destek vererek bir Kürt devleti kurmak istedikleri açık bir şekilde anlaşılıyor. Zira kitapta da belirtildiği gibi, geçmişte, Ermeni ıslahatı adı altında istenenlerin, şimdi de Kürtler için istendiği görülüyor.
Sayfa 10 - Babıali Kültür YayıncılığıKitabı okudu
Yusuf Halaçoğlu: “Türklere ait toplu mezarlar ortaya çıkıyor da 1.5 milyon Ermeni’nin toplu mezarları nerede? Firavun’un mezarı bile duruyor be yerinde!…”
“Firavun’un mezarı bile duruyor yerinde, 1.5 milyon Ermeni’nin toplu mezarları nerede?” - Yusuf Halaçoğlu
“Firavun’un mezarı bile duruyor yerinde, 1.5 milyon Ermeni’nin toplu mezarları nerede?” - Yusuf Halaçoğlu
Reklam
Tehcir, Anadolu'nun abdestidir.
Tehcir kararı, yukarıda da açıklandığı gibi, komitacı Ermeniler’in müstakil Ermenistan kurma düşüncesiyle, savaş içinde bulunan kendi devletlerini arkadan vurmaları yüzünden zorunlu olarak alınmıştır.
III.Selim ve Tasarruf
III.Selim tasarrufa önem verdi. Halkı da bu yönde teşvik etmiştir. Hatta halkın altın ve gümüşten yapılmış eşya kullanılmasının haram olduğu, bunların bedeli karşılığında Darphaneye teslim edilmesinin uygun olacağı hakkında Şeyhülislam'dan fetva aldı.
Sayfa 1503 - c.10
644 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.