2. Haçlı saldırılarında artık Anadolu Selçukluları gibi Selçuklu Atabeylerin de mücadeleye iştiraki Suriye ve Güneydoğu Anadolu'daki Türkmenlik açısından pek önemlidir. Atabeylikler Doğu Anadolu'da Türkmen Beylikleri haline dönüşmüştür. Fakat 2. Haçlı saldırılarından itibaren Anadolu'nun özellikle Suriye coğrafyasında bu kabil
Sultan Tuğrul'un Abbasî Halifesi ile yaptığı yazışmalardan anlıyoruz ki araları çok iyi idi. Yalnız Sünnî Hifâfet makamı batıdan sıkıştıran Suriye ve Mısır hâkimi Fatimîlerin ağır tazyiki altındaydı. Artık Halife’nin elinde bulunan Bağdat'taki Türk gücü bunlarla baş edemez durumagelmişti. Şiî olan Büveyhoğulları Bağdat'ın her
Reklam
Hz. Peygamber'in devr-i saadetlerinde İslâm'da “mezhep" denen bir şey yoktu; ancak onun ölümünden sonra kendilerine izâfeten “Hadîs” adı verilen öğretiler milyonlarla ifâde edilip çoğalınca Hulâfa-i Raşidîn devrinde getirilen “Hadîs yasağı” mezhepleri ortaya çıkarmıştır. Mezhep de Arapça “yol” anlamına gelmektedir. İslâmî yorum farklılıklarından bir zaruret olarak ortaya çıkan "Mezhepler” bu kalıbın oturmasıyla yine yol anlamına gelen “Tarik” deyiminden tarikatları ve tasavvufu doğurmuştur. İsmailîye mezhebinin ilk doğduğu Kuzey Afrika topraklarında esasında Sünnî Malikî ve Mısır'da da Sünnî Şafiî mezhepleri daha yaygın olup yeni mezhep bunları sindirememiş ancak gizlenmek durumunda bırakmıştır
Emevîler İslâm tarihinde öyle hafife alınacak bir hanedan değildir. Bunlar zamanında İslâm Devleti dünyanın en büyük devleti olma şansını yakaladı. Suriye, bir ucu Horasan'da diğer ucu Endülüs'te olan devasa bir imparatorluğun merkezi olmuştu. İşte Abbasî Serdarı Ebu Müslim çoğunluğu şarklılardan meydana gelen korkunç bir ordu ile 750 yılında Suriye üzerine yürüyerek Emevî Halifeliği ve Saltanatı’na son verdi. Yani bir Şiî komutanın marifetiyle Sünnîlik adına hareket eden bir ordu "el-Arabü'l-Baide”yi "el-Arabü'l-'Aribe"ye çevirmiş oluyordu. Yani asıl Araplar görevi devralmış oluyordu. Abbasîlerin Emevîler Devleti'ni ortadan kaldırmaları ile birlikte Suriye, İslâm İmparatorluğu'nun merkezi olma özelliğini kaybetmiş, bundan sonra Kûfe'ye bağlı bir valilik haline getirilmiştir. Ebu Müslim Horasanî zaferden sonra da İmam Cafer'in peşini bırakmadı. İşte sırf bu ve buna benzer sebepler yüzünden şöhreti bütün İslâm dünyasını kaplayan Ebu Müslim 13 Şubat 755 tarihinde ikinci Abbasî Halifesi el-Mansur tarafından Rumiya kasabasında katledildi. Sanıyorum mezarı da bu civarda bir göl kenarında hâlâ muhafaza edilmektedir. Ancak Abbasîler 558 yıl sürecek saltanat ve hilâfet dönemlerinde hiçbir şekilde Suriye üzerindeki baskılarını hafifletmemişlerdir
Talas Savaşı İslâm tarihinde olduğu kadar Türk tarihinde de bir dönüm noktası oldu. Çünkü bölge Araplar tarafından bütünüyle Türk iskânına açılınca Altaylardan diğer Karluklar ile Çinliler karşısında kuvvetli bir cesaret kazanan Uygurlar da devreye girince doğudan batıya doğru Türkistan tamamen Türklerin eline geçti. Nitekim 757'de bu sefer Uygurlar Arapların da desteği ile Çin'i bir daha mağlûb ederek ağır bir vergiye bağladılar.
Hulâfa-i Raşidîn devrinde getirilen “Hadîs yasağı” mezhepleri ortaya çıkarmıştır.
Reklam
115 öğeden 21 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.