Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
gözleri celaena'nınkilerle buluştu ve celaena'nın bedeninde yürüyen kanın yerine sanki kuyrukluyıldızlar akar oldu.
Sayfa 361Kitabı okudu
"Senin bir kalbin yok." "Evet var. Şurada, odunların altında kor halinde duruyor."
Sayfa 92
Reklam
Sürgünde toplam 310.000 kişi öldü. (Sürgün sırasında doğup ölenler hariç, nüfusun %60'ı.) Nakledemedikleri insanları hemen orada öldürüyorlardı. Sadece bir gün içersinde 12.000 insan öldürülmüştü. Şato köyünde, geçilmesi zor dağ patikalarında yürüyen ve kucaklarında bebekleri olan kadınlara bile acımamış, nehre atmışlardı hepsini. Filistinli çocukları katletmeyin deyip Suriye'yi bombalayan Rusya'nın İsrail'den beter olması şoku. Küfür tek millet.
"Bir ateş ciniyle sözleşme yaptı ve yıllar içinde cin onun kontrolünü ele geçirdi. Cinler iyi ile kötüyü ayıramazlar. Ama insanlar onlara değerli bir şey, sadece insanların sahip olabileceği bir şey teklif ettiğinde sözleşme yapmak için ayartılabilirler. Böylece hem insanın hem de cinin ömrü uzar, ayrıca insan cinin sihir gücünü kendi gücüne ekleyebilir."
+Korkunç hissediyorum. Bir kayanın altına sıkışmışım gibi. -Evet, kalp ağır bir yüktür...
Tut bir kayan yıldızı, Adamotu kökünden olan bir çocuk getir, Söyle tüm o geçen yıllar nerede kaldı, Şeytanın toynağını kim yardı? Öğret bana denizkızlarının şarkısını dinlemeyi, Kıskançlığın iğnesinden uzak durmayı, Ve bul Hangi rüzgarla Belirir dürüst bir zihin Şayet doğduysan tuhaflıklar görmeye, Gözden saklananları, Sür atını on bin gün ve gece, İhtiyarlık yağdırıncaya dek akları. Dönünce de bana söyle Hangi tuhaf harikalar çarptı gözlerine Ve yemin et bana Rastlamadığına Vefalı güzel bir kadına..
Reklam
"Öldü mü?" dedi Sophie. Neredeyse aptalca bir iç güdüyle, daha bir saat önce yaşıyordu! diyecekti. Kendini tuttu, çünkü ölüm böyle bir şeydir: İnsanlar ölünceye kadar yaşarlar.
"Bundan sonra hep mutlu yaşayacağız herhalde," dedi Howl. Gayet samimi görünüyordu. Sophie onunla birlikte hep mutlu yaşamanın o güne dek anlatılmış her hikayeden daha olaylı geçeceğini biliyordu ama yine de denemeye kararlıydı."
Elini neye atsa kaybeden insanlara has ümitsiz bir bakışı vardı.
Sayfa 115Kitabı okudu
"Sana zarar vermeyeceğim." "Bu yanlış! Benim ölmem gerek!"
Sayfa 110Kitabı okudu
Reklam
"Mutsuz olanlardan nefret ediyorum," dedi Calcifer."Gözyaşlarını üzerime damlatıyorlar. Sinirli olmalarını tercih ederim."
Okuma­yı bir hayli geç söktüm; çok zorlandım, çok acı çektim, ta ki o hiyeroglif gözümün önün­de birdenbire biçimlenip bir anlam kazanana dek. Ama sonra, yemek saatlerinde gösterdi­ğim o ilkesiz omnivorluğun aynısını okurken de takındım. Matilda'yı Jane Austen ile bir­likte okudum, Narnia'yı ise Agatha Christie ile birlikte; üniversiteye giderken Diana Wynne Jones'un Yürüyen Şato'sunu bir can yeleği gibi göğsüme sıkı sıkı bastırıp yanımda götürdüm.
Sayfa 7 - Domingo
"Neden beni kapı dışarı etmedi," dedi hem kendine hem de Michael'a. "Ben de anlamadım, "dedi Michael. "Ama galiba Calcifer'le ilgili bir şey. Buraya gelenlerin çoğu ya Calcifer'in farkına bile varmaz ya da ondan ödleri kopar. "
Sayfa 61 - Howl'un kalbi.Kitabı okudu
"Örümcekleri bu yüzden seviyorum.' İlk seferinde başaramazsan, tekrar, tekrar, tekrar dene.' Ben de deniyorum,"
Sayfa 234Kitabı okudu
"Bundan sonra hep mutlu yaşayacağız herhalde," dedi Howl. Gayet samimi görünüyordu.
924 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.