Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
İman - Namaz
Namazı kaybetmek kuvvetli ihtimalle "imanı" kaybetmekle neticelenir. - İmam-ı Azam -
İlim - Amel - İman
Bildiklerimle amel etmedim ve maalesef bildiklerimin hatrı sayılır bir kısmını unuttum. Yakinim ve "iman nurum" zayıfladı .
Reklam
"İman hem nurdur, hem kuvvettir. Evet, hakiki imanı elde eden adam, kâinata meydan okuyabilir ve imanın kuvvetine göre, hadisatın tazyikatından kurtulabilir..."
Kula karşı utanmak, Allaha karşı hicabın ifadesidir. Kula karşı utanmadığını gösteren, Allahtan utanmıyor demektir. Yani Allahtan korkmadığını kula göstermenin küfür cesaretini temsil ederler ve bunu samimilik bilirler.
İşte aşk bahsinin son kelimesi: Özlediğimiz gencin ilk vasfı aşk... Tek heceli, tek kelime: AŞK…
Hazret-i Ali gibi ebedî gençlerin, kılıçlarını tepelerine kaldırdıkları kâfır yüzlerine tükürünce hemen indirip: "- Seni ben Allah için öldürecektim, şimdi ise nefsim karıştı, kılıcımı indiriyorum!" Diyen ulvîlikler...Hep aşkın, hep aşkın mahsûlü...
Reklam
Aşkın hayrete düşüren hâli
Bir harpte mücahitlerden biri esir ediliyor, Bizanslılar tarafından. Arkada idam sehpaları var. Sehpalarda bir çokları asılmış... Adamı, yanına getiriyorlar, cellâda "dur!" diyor. Cellâd duruyor. Papaz Müslümana diyor ki: "- İşte gidiyorsun!" Ve ölümü anlatıyor, "Dipsiz kuyu, gidiyorsun! Sana 5 dakika müsaade ediyorum! Bu beş dakika içinde sana hak dinini telkin edeyim, yani Hristiyanlığı... Hak dini telkin edeyim de bâri kurtulmuş olarak git, belki de affedilirsin!" Böylece hayatının da bağışlanacağını imâ ediyor. Asılmaya mahkûm Müslümanın verdiği cevap insanı eritecek kadar müthiş... Diyor ki: "- Bu beş dakikayı bana verdiğin için senin elini, ayağını öpmek isterim. Bu beş dakika içinde asıl ben sana hak dini talim edeyim de, ben zaten kurtulmuş olarak gidiyorum, sen de kurtulmuş olarak kal!" İşte aşk!..
Hazret-i Hasan abdest alırken düşecek kadar sararırmış... Sapsarı kesilirmiş... Kan kalmayacak kadar, yüzünde... Yanındakiler sorarlar: "- Niçin bu hale geliyorsunuz?" Cevabı: "- Kimin huzuruna çıkmaya hazırlanıyorum, biliyor musunuz?"
[56] Maksad «Âyât-i mukteriha» dır. Ya'nî kâfirlerin inâd ve ısrar ile ve kendi keyflerince istedikleri mu'cizelerdir ki bunlar gösterilib de îman edilmezse azabı istiysaal ve helâk mukadder ve mu'tâddır. Cenâb-ı Hak Kureyş kavminin de Semud kavmi gibi îman etmeyeceğini biliyor, Resûli mükerrem sallellâhü aleyhi ve sellem de kemâl-i merhame- tinden ümmetinin öyle bir azâba uğramasını aslâ istemiyordu.
Sayfa 519 - İsra suresi 59. Ayete binaen
Bizim kaba softa ve ham yobaz dediğimiz bir tip var. Bu tip anlayamayan mânasınadır, dinî içinden bozan mânasınadır; yoksa dine pazarlıksız inanan mânasına değil.
Reklam
Bütün beşeriyet için de aynı şey... Montesquieu (Monteskiyő) Romalıları anlatan eserinde Roma'nın yıkılışı için şöyle der: "Aşklarını kaybettiler ve kaybolup gittiler!".. Buradaki aşk, dikkat edilirse sadece hakka ait aşk değildir. Aşkın esası Allah'a olan aşk... Fakat bâtıla olan aşka bile, o aşkın sağladığı bir hayatiyet vardır.
Özlediğimiz neslin vasıflarından, birincisi AŞK... Dikkat edin, ihtiyar âşık olamaz. Hiç gördünüz mü, genç gibi âşık bir ihtiyar? Olamaz!.. Kudurabilir, hırsından çatlayabilir, lakin âşık olamaz!
“Haklı da olsa kul, cedeli bırakmadıkça iman hakikatini kemale erdiremez.”
Ebu Talha, doksanlık genç... Hazret-i Muaviye'nin vâlilik devri... İslâm ordularının denizlerde fetihlere başladığı devir... Kur'ânı açar, Ebu Talha Hicaz'da, Medine'de; ve cihada ait âyetler görür. Torunlarının torunları da vardır belki... "Getirin kalkanımı, kılıcımı, mızrağımı." der. Nereye gidiyorsun? -Cihada! -Aman, der torunları, sen artık doksanlık bir ihtiyarsın, senden cihad sâkıttır. Bu iş bize düşer, sen Bedr'i görmüş bir kahramansın! Yeter, biz gidelim! Cevabı: -Kur'ân onu açıp da okuyana hitab eder. Başkasına devir ve vekâlet kabûl etmez! O doksanlık Sahabî, kalkar günlerce yaya gider. Kıb- rıs'ım fethine giden gemiye biner. Gemide hakikî şehit ola- rak ölür. Kıbrıs'a çıkan ilk İslâm ordusu, kucağında peşin şehidiyle çıkar. Ve işte Ebu Talha Hazretlerinde tecelli eden yek-pâre, granitten daha kuvvetli gençlik!..
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.