Toplum olarak cinayet, tecavüz gibi haberlere şahit olduğumuzda iç dünyamızda büyük bir tepki oluşuyor. Herkes caninin en ağır şekilde cezalandırılmasını istiyor. Peki şimdi filmi geri sararak bakalım. Bu suçu işleyen caninin doğduğu zamana, bebekliğine gidelim. Her bebek masum olarak doğar değil mi? Biçare, savunmasız, günahsız. Bu cani de
Adımla
Biz bu dünyaya OTURMAYA mı geldik ?
Yolda giderken (arabada, toplu taşımada), işte, okulda, öğlen yemeğinde, TV ve ekran karşısında, sinemada, konserde (önemli bir kısmında) hep oturuyoruz. Oturmazsak da yürüyen bant, yürüyen merdiven ve asansör kullanıyoruz.
Oysa 2 milyon yıl önceki atalarımız ile aramızda hatırı sayılacak kadar gen farklılığı yok. Onlar çoğunlukla yürüyerek, koşarak, hoplayarak, zıplayarak, tırmanarak yani hareket ederek yaşamlarını sürdürmüşler bu sayede şişmanlık, şeker hastalığı, yüksek kolestrol, kalp hastalıkları, bacak damarlarında tıkanma, kanser olma, bağırsak işlevsizliği, merkezi kaslarda zayıflama, bel ve boyun ağrısı gibi hastalıkları/rahatsızlıkları pek yaşamamışlar.
Peki senin ne eksikliğin/fazlalığın varda günde sadece 10.000 adımcık atamıyorsun ?
Yolda yürürken kitap okuyabilir, sohbet edebilir, nefes alabilir, film izleyebiliriz.
Atalarımız der ki;
Allah zalimi imhal eder ama asla ihmal etmez...
Moğollar 40 milyon insanı tek başlarına katletmediler...
Moğol ordusunun içinde Türkler de vardı!
Atalarımız da vardı...
Türk atamız Timur, kellelerden piramitler
yaparken ve yakıp,yıkarken de Türk olmakla
övünüyordu!
Tarihimizi sahiplenirken bunları da kabul edeceğiz!