Fotoğraflarda Seyit Onbaşı’nın elinde görülen iki yüz yetmiş altı kilogramlık top mermisi değildir. Zira tüm uğraşlarına rağmen Koca Seyit o mermiyi harpten sonra tekrar kaldıramamıştır. Temsili bir fotoğraf çekebilmek için yontulmuş ve siyaha boyanarak mermiye benzetilmiş bir ağaç kütüğü kullanılmıştır.
Çelik püskürtüyor deniz
Ve Mecidiye Tabyası’nı altüst eden ateş,
Mermi yağıyor âdeta,
Cesur Mehmetçiğimin üzerine.
Ve bir emir
Takım subayı Fehmi Bey’den:
Sığınağa gir, asker hemen!
Bakınız Emekli Korgeneral Selahaddin Çetiner bu konuyu nasıl anlatıyor:
“Bu üç felaketin açık bir izahı yoktu. Gemilerin hareket ettikleri alan, savaş başlamadan önce defalarca taranmış ve havadan deniz uçaklarıyla keşfedilmiş, mayınlardan temiz olduğu tespit ve rapor edilmişti. Son defa 17 Mart günü, Erenköy Körfezi üzerinde uçan bir İngiliz keşif uçağı da tıpkı mayın arama tarama gemileri gibi, bu böl-
genin temiz olduğunu rapor etmişti. Su yüzeyinden 5,5 metre aşağıdaki mayınların bile havadan rahatça görülebildiği kaç defa tespit
edilmişti. Acaba Türkler, mayınları serbest olarak akıntıya mı bırakıyorlardı? Bu da doğru çıkmadı. Bazı yabancı yazarlar ise, bu mayınların, Rusların İstanbul Boğazı açıklarında bıraktığı mayınlar olduğunu söylüyordu. Oradan Çanakkale Boğazı’na kadar gelmesi, Nara’daki engel ağını geçmesi zayıf bir ihtimaldi. Amiral Robeck, o gün için başka bir şey yapılamayacağına karar verdi.”
Düşman şaşkınlığını atamamıştı ki o da ne Inflexible zırhlısının ardından şimdi de Irresistible zırhlısı vuruldu. Kahraman Mehmetçiğimizin hedefi oldu. Amiral Robeck tarafından başka bir zırhlı gönderilip Irresistible zırhlısının mürettebatı kurtarıldı.
Amiral Robeck askerlere mayınları temizlemeyi emretti. Birkaç mayın imha edildi ki atış menzilimize girildi. Artık onlar toplarımızın hedefi idi. Mayın tarayıcı askerler paniklediler ve gerisin geri kaçmakta idiler. Komutanlarının tüm uyarıları nafile… Boğazı arkalarına bakmadan terk ettiler.
Allah'ı (cc) bilmek için, yaratılıştaki harikaları görmek, mahlukatın yaratılış hikmetlerini kavramak gerekir. Kalpteki yakîni kuvvetlendirmenin yolu budur.
“Allah kullarına rızkı bol bol verseydi, yeryüzünde azarlardı. Fakat O, (rızkı) dilediği ölçüde indirir. Çünkü O, kullarının haberini alandır, onları görendir.” (Şûrâ, 27)