Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
''Yüce Tanrı'nın hoşlukları bitmez. Bitmeyecektir, çünkü O'nun soruları sonsuzdur. Tanrı, kullarını hoşlukları vasıtasıyla sınar! Hoşluk verir, hoş olanı sorar.''
''İtiraz içte ise eğer, asıl saygısızlık onu dışa vurmak değil, içte tutmaya devam edip onu susturmaktır. ''
Reklam
Sabır herhangi bir işi veya oluşa,sonu iyi olsun diye girişmek, göğüs germek ,tahammül etmek veya rıza göstermek değildir...Sabır ilahi tasarımda hiçbir işin veya oluşan kötüye varamayacağını bilmek ,idrak etmek ve bu idrak ile gülümsemek, mutlu, huzurlu, olmaktır
Sabır, tembel tembel oturup beklemekse eğer, ne demeye bir fazilet olsun?... bilakis şu demek sabır: ‘Hiç bekleme, sakın durma, ne olup bitiyorsa senin için olup bittiğini idrak et ve başına gelenlere başına yağan yağmur damlaları muamelesi yapıp kaldığın yerden devam et.’ …yapmak gerekeni yapmak misal; kulak vermek gerektiğinde kulak verip dinlemek, harekete geçmek gerektiğinde harekete geçmek, evet, tabii, beklemek aynı zamanda, ama öyle bir beklemek ki, yalnız ve yalnız, beklemek gerektiği için beklemek… Yani ritim…yani ahenk!
'Şükür..' .'Her varlığın ilahi sistemde kendine verilen rolü oynamasıdır.'
Şükür, bir sonsuzdan bir sonsuza, her şeyin ve herkesin yalnız ve yalnız Yüce Tanrı dileğiyle mevcut olduğunu bilmek, her işin, her oluşun ve olmayışın, aslen bu ilahi dileğin gereği olduğunun idrakine varmak…
Reklam
Şükür, canın gerçekte gördüğünü gözünün de görebilmesi hüneridir…
... İşler kötü gidince şükürden yüz çevirmek, yalnızca işler iyi giderken şükredenlere özgü bir gafletti.
Sayfa 122Kitabı okudu
Ne kadar çok bilirsen o kadar çok canın acır! Belki de bilmek, söylenegelen, zaten bilinegelen şeyleri misal; müfredatı yalayıp yutmaktan başka bir şeydi. Bilmek; gözün açılması, sonsuzluğun önündeki perdelerin kalkması ve dolayısıyla soruların çoğalması ve dolayısıyla da acıların artması gibi bir şeydi belki. Bilmek; açmazın, bir başka deyişle hiçbir halt bilemediğini idrak etmenin ta kendisiydi belki. Belki bilmek; ne kadar çok bilirsen o kadar çok soracağın için, aynı zamanda bildikçe bilmediğini fark ettiren bir dolaysız, direkt, doğrudan, cepheden çullanan bir acıydı. Acının kendisi: Bilmek... Belki?
Sayfa 142Kitabı okudu
Bir ağaç yıkılırsa bir ağaç yıkılır.Kime ne zararı olabilir ?
Sayfa 158Kitabı okudu
Reklam
Kalbi mühürlenmişti. O ki, kalp devreden çıkınca akıl kanatsız bir kuşa dönerdi. Kanatsız, ayaksız, tüysüz, tereksiz, kursaksız ve hatta gagasız bir kuşa Bilmiyordu. Ne bilsin?
Sayfa 177Kitabı okudu
İtiraz içte ise eğer, asıl saygısızlık onu dışa vurmak değil, içte tutmaya devam edip onu susmaktır.
"Allah, hem sınırsız, sonsuz yaratıp beni hem de niçin böyle basitçe sınırlıyor olabilir? Bir damla sudan yaratıldım ve bir damla suyun kıyısında sona eriyor, bitiyorum. Niçin? Nedir bu? İlahi bir espri mi?"
Melekler korosu onu işitmemiş gibi devam etti: "Hiçbir iş veya kişi veya duygu veya düşünce veya söz, Tanrı buyruğunun, buyrulduğu anda yerine getirilmesinden daha önemli ve daha acil değildir. Biz yoktuk, O var etti, varlığından bizi gene O haberdar etti. Inayetine sığındık, kapısını ardına kadar açtı, hidayetine sığındık rahmet yağdırdı, lütuf saçtı. Kulluk edemediğimiz zaman O affetti, yol şaşırdığımız zaman bize doğru yolu gene O öğretti. Sevdiklerini seveceğiz, yerdiklerini yereceğiz; bir emri ile var olduk, varlığımızın her zerresini O'nun bir emri bileceğiz. "
Sayfa 104Kitabı okudu
230 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.