Siz asıl bombalayanlar sağ olduğu halde bombalamanın kesileceği andan korkun. Çünkü her bomba, ruhun henüz ölmediğinin kanıtıdır. Mülk sahipleri sağken grevler durmuşsa... ondan korkun işte. Çünkü ezilip bastırılan her grev, bir adım atıldığının işaretidir. Şundan emin olabilirsiniz... korkulacak zaman, İnsan'ın bir ülkü uğruna acı çekmeyi ve ölmeyi reddettiği zamandır. Çünkü bu bir tek nitelik İnsan'ın temelidir. Bu bir tek nitelik, evrende benzeri olmayan İnsan'ın ta kendisidir.
Sonra... bir fazla boğazı daha doyurabilir miyiz? Başını çevirmeksizin sordu.
''Doyurabilir miyiz ,Anne?''
Anne boğazını temizledi. ''Mesele doyurabilir miyiz değil, doyurmak istiyor muyuz?''
Her birimiz, acılar geçidinin başındaki şef trampetiz. Izdıraplarımızla yürüyüp gidiyoruz. Günün birinde... ızdırap orduları hep aynı yolu yürüyor olacak. Hepsi de birlikte yürüyecekler. Korkunç bir terör doğacak bu yürüyüşten.
Bu kitabı okumadan Yaşar Kemal'in ''Hüyükteki Nar Ağacı'' romanını okumuştum. Çevreler farklı ama konu aynı. İnsanlar aynı açlıkla aynı çaresizlikle başa çıkmaya ve yaşamlarını bir şekilde devam ettirmeye çalışıyorlar.
Bir düşünce beliriyor kafanda ama açsın düşünceni açlıkla öldürüyorlar açlıkla seni kontrol ediyorlar, sömürüyorlar ve günün sonunda sana karnını doyuracak kadar parayı bile zor veriyorlar. Çaresizsin ama yanlış bir şey yapmak istemiyorsun. Bütün yanlışlar içinde doğru kalmak ve insanca yaşamak için verilen bir mücadeleyi anlatıyor.
Gazap ÜzümleriJohn Steinbeck · Sel Yayınları · 202035,3bin okunma