Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Seni sevmeme izin verdiğin için teşekkür ederim...
Merhaba sevgilim :). Bugün çok özel bir gün ve dahası yarın çok çok daha özel bir gün. Nasıl başlayacağımı bilmiyorum. Seninle bize ait günlerin konuşmasını çok çok erken yapmıştık aslında. Sen takvimine not almıştın, bense birkaç kez unutup 17 Mart tarihinde sonsuza kadar aklıma kazımıştım. Senden saklı bir şeyim olmadığı için bunları anlatmamda
O gün arabaya büyük bir sessizlik binmişti, sanki sen değil ben değil de büyük bir sessizlik baba.. Yolculuk sessiz gidiyor telefonunu versene dedin "Bizim kızında müzikleri bi anormal hep yabancı" dediğin müzikleri açtın..Neydi şimdi bu özür mü(?) sonra o hiç büyümeyen tavrınla hep sorduğun soruyu sordun"beni seviyon mu"..Kalbim bazen buz kütlesi oluyor sana annem diyorum susuyorum baba.. Kocaman bir HAYIR çıktı ağzımdan..Baktın olmuyor az oynayarak "insan babasını sevmez mi eşşoleşşek" dedin..(Bazen sevmez baba.) O senin baban biraz katı davranmıyor musun? Onu affet artık diye, bir kaç cümle sıralamayacağım ama gaddarım bil istedim..Yol bitti baba, "son kez gel sarıl babana, he bir tane öpüyüm mü çiçeğim." dedin ya ben arabadan inip yüzüne bile bakmadan gittim..O günün gecesi hiç uyuyamadım ben baba ağlamaklı uyuya dalmışım sabaha doğru rüyamda sıkıca sarıldın bana..Sabah annem aradı dün gece kaza yapmışsın baba.. Ben yine her şeye geç kaldığım gibi vicdanıma hep ters düştüğüm gibi o günde aynı gaddarlıkla kaybedecektim baba.. Biraz büyüsen keşke baba.. Ve seni seviyorum.. Özür dilerim..
Reklam
HÜZÜN KOKULU AŞK Hayatım boyunca çeşitli korkular yaşadım içimde. Hem de en acımasız olanlarını… Yine de kimseye söylemedim. Hiç kimseyle paylaşmadım, yaşadıklarımı. Daha çocukken o küçücük yüreğime korkunun her türlüsü yerleşti. O zamandan beri bu duyguyla iç içe yaşadım. Bu yüzden de korkuyu içinde saklayan kişileri ben gözlerinden tanırım. Onu
6 Nisan 2018
"Öğretmenim yarın okulda mısınız? diye sordu çocuk. "Yarın okulda değilim, iki gün sonra görüșeceğiz ama." dedi öğretmen. Aradan iki gün geçti. "Öğretmenim yarın size bir sürprizim var."dedi çocuk. "Yaa? Çok merak ettim ama șimdi." dedi öğretmen. "Nedir acaba?" "Adı üstünde öğretmenim sürpriz, söylenmez." dedi çocuk. "Doğru söylüyorsun, öyleyse ipucu verir misin?" dedi öğretmen. "Imm bakayım, beyaz bir șey." dedi çocuk. Düșündü öğretmen, "Ben bugün beyaz olan bütün șeyleri düșüneceğim o zaman. Yarını sabırsızlıkla bekliyorum." dedi. Çocuk güzel güler yüzüyle, güzel mavi gözleriyle uzaklaștı bahçede. Ertesi sabah öğretmen arabadan iner inmez çocuk göründü bir elinde bir demet çiçek ile. Bir dal komar çiçeği, bir dal zifin çiçeği, aralarında da tazecik bir bahar dalı ile. Uzattı öğretmenine. Öğretmeni aldı çocuğun küçük ellerinin arasından koklayarak demeti. "Demek buydu güzel sürprizin." dedi yüreği titreyerek. Çocuk yine güzel güler yüzüyle, güzel mavi gözleriyle uzaklaștı bahçede. Öğretmeni bakakaldı ardından. Ne farkı vardı giden bu bembeyaz yürek ile avucundaki pembe beyaz çiçeklerin? "İyi ki sizlerin arasındayım benim bahar çiçeklerim." dedi öğretmen çocuğun ardından. "Gönlünüz hep bahar kalsın!"
Gıdıl İsmet...
Beni merak ediyorsanız bu resimden bana bakın. dropbox.com/s/josp2eiqbczyc... Üzerimde duran küllük, yeşile çalan taşlı çakmak ve yarım bırakılmış bir Maltepe sigarasından ibaret. Gerisi alabildiğine toz, toprak. Unuttular bizi, işe yarar yanlarımızı söküp bir boş tarlaya çektiler hurdamızı. Şimdi kurda kuşa yuva
DENİZİN KENARINDAKİ EV (BENDEN SİZE HİKAYE) :)
Memleketin en ücra köşelerinden birinde, denizin kenarında bir ev vardı. Bu ev, yanındaki yoldan geçenlerin dönüp bir daha bakmasına sebebiyet veren bir içtenlikle kurulmuş, ilkbahar ve yaz mevsimlerinde bahçesindeki rengarenk ağaçların, üzerlerinden böceklerin ayrılamadığı çiçekleriyle o yerleşim yerinin en havalı, vazgeçilmez eviydi. Bu evde
Reklam
Sık sık başı ağrıyordu. Çok ders çalışmasına rağmen "anne çok çalışıyorum fakat unutuyorum" derdi. Bakkala birşeyler almaya gönderdiğimde ne alacağını unutuyordu. Not tutmaya başladı, not tutmasa unutuyorum diyordu. Keşke o zaman farkına varsaydım diye kendimi suçluyorum. Biz çok ders çalıştığı için belki zihni yoruluyor diye