-Ondan hoşlanıyorum, dedim dişlerimin arasından.
-…. elini kulağına kaldırdı. Neeee? Seni tam duyamadım da.
- Sen aşağılık herifin tekisin! Bunu duydun mu?"
Centilmence hareketimi görmezden geldi ve kızgınlıkla yanımdan geçip restorana girdi. Yazık olmuştu; kendisi için kapıyı açık tutmak istediğim ilk kızdı. O ânı iple çekmiştim ve o farkına bile varmamıştı.
Yakın bir zamanda âşık olacaksın oğlum.
Öylesine bir kıza kapılma. Kolay lokma olmayan kızı seç, uğruna mücadele etmen gereken kızı ve sonra da asla mücadele etmeyi bırakma.
Asla!
Dudaklarımı dudaklarıma bastırdım ve başımı salladım. "Gerçekten de yumuşak dudakları var."
Travis irkildi. "Dudaklarının nasıl olduğunu duymak istemiyorum."
"İnan bana önemli bir şey. İlk öpücüklerde hep endişeli olurum ama bu seferki o kadar kötü değildi."
"Öpüşmek seni endişelendiriyor mu?" dedi gülerek, söylediklerimi komik bulmuştu.
"Sadece ilk öpücükler. Onlardan nefret ediyorum."
"Eğer Parker Hayes'i öpmek zorunda olsaydım ben de nefret ederdim."