“Hayatı küçüktü, dardı ama kendi elindeydi.
İçli dışlı olunca insanlar hayatını elinden alıyorlardı.
O zamandan beri uzak durmaya çalışıyordu insanlardan.”
"Ben daha yıllar önce, kendimi bizzat, kendi irademle kurban etmiştim. Ben hayatta bir kurban olarak var olmuştum. Kurban olmayı kabul etmeyebilirdim. Ama etmiştim. Dünyaya kurban edilmeye hazır gözlerle bakmak, hayır demekten kolaydı. Mağdur olmak cesur olmaktan çok daha kolaydı. İnsan cesareti seçemezse kurban olmayı kendiliğinden seçmiş oluyordu. İnsan mağdur olmanın suçsuz olmak anlamına geldiğini sanıyordu. Oysa mağdur olmak, suçsuz olmak değildi. Hayatım boyunca kurban olmayı seçtiğimi anlayınca kendimden de tiksinmiştim."