Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
-------------------------------------------------------------------------------- 80’ler bir yandan çerçevesini baskının, yasağın, devlet şiddetinin çizdiği bir dönemdi. bir yandan da, bu toplumun daha az tanışık olduğu bir başka iktidar biçiminin, ilk bakışta kendini bir kurumsuzluk olarak sunan, yasaklayıcı değil oluşturucu, kışkırtıcı, içerici
Reklam
Bir Spinoza hayranı olan Ulus Baker Kimdir?
14 Temmuz 1960 yılında Ankara’da doğan Ulus Baker, Kıbrıslı bir Türk ailesinin çocuğu olarak dünyaya gelmiştir. Ulus Baker’in babası (Sedat Baker) ruh hastalıkları hekimi, annesi (Pembe Marmara) ise bir şairdir. Kıbrıs’ta sürekli olarak devam eden savaş yüzünden ailesi Türkiye’ye göç etmek zorunda kalmıştır. Tüm bunlardan sonra Ulus Baker annesini
DÜŞÜNCE GÜNLÜĞÜ Taha Abdurrahman’ın felsefesine dair bazı mülahazalar -I- Hayvanlardaki idrak kuvveti, insandaki idrak kuvvetinden sadece derece bakımından farklılık arz eder. Fakat buna karşılık onların ahlakları yoktur. Çünkü onların yüce manaları ve ideal ilkeleri kavrama kudretleri yoktur. İşte bu yüzden ahlak, insanı insan eden ve diğer
Din dogma mıdır?
Kavram, toplum–kültür tarihi itibâriyle, esâsta, tecrübeden kaynaklanmakla birlikte, kişinin kendi yaşama dönemi içerisinde bahsi geçen temelden uzaklaşmıştır artık. İdrâkötesi salt düşünme dediğimiz soyut birimler üstüne yahut onların arasındaki bağlara ilişkindir. Bu itibârla kavramsal düşünme ve daha ötesi tefekkür, çok önemli ölçüde
İnsanoğlu varoluşundan bu zamana kadar hiç bir konuda tam anlamıyla hemfikir olamadı, ayni pencereden bakamadı, aynı hisleri yaşayamadı. Birileri, birileri için hep uclarda yaşayan, zıtlıklarda yaşayan olarak kabul edildi, aykırı geldi. Her şeyin hatta herkesin içinde 'ama'lar barındıran bir açıklaması vardı hep... Oysa, kimsenin farkında olmadığı 'ama'larıydı her şeyi bozan, ayrıştıran. Tüm ama'lar bir kenara bırakılıp ortak bir duyguda, ortak bir paydada birleşilebilindiğini görmek, izlemek ve bunun müthiş bir lezzet olduğuna şahitlik etmek kadar onore edici çok az şey var dünyada. Peki ortak bir paydada birleşmek için neden ölmeyi bekliyoruz ki ? Neden sadece acılar bizi birleştiriyor ? Neden illa bir şeyin zedesi olmamız gerekiyor ? (afetzede, kazazede ) Neden sürdürülebilir bir şefkatimiz yok ? Neden sürdürülebilir bir merhametimiz yok ? Cevapsız sorular, Çünkülü cevaplar... Neyse; Huzursuz beyin'in geleceğe baktığı gibi bakacagiz artık çok fazla umut etmeden, umutsuzluğa da düşmeden..
107 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.