Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Ayşe Ebrar

264 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
"On sekizinci yüzyılda Fransa'da, dâhi ve iğrenç kişiler yönünden hiç de yoksul olmayan bu dönemin en dâhi ve en iğrenç kişilerinden biri sayılması gereken bir adam yaşadı." Bu adam Jean-Baptiste Grenouille. Dâhi, çünkü kokulara karşı inanılmaz derecede duyarlı, sadece burnuyla bile yaşayabilecek biri. Bir koklayışta asla duyulmayacak kokuları bile algılıyor. İğrenç, çünkü o, kokular uğruna dehşete uğratan bir yöntemle cinayetler işleyen bir katil. Ancak Grenouille'nin benliği yok, evet benlik. Kokularla kendi benliğini yaratmaya çalışıyor. Aslında Grenouille'nin kendine özgü kokusu yok, o nedenle kokuları kullanıyor. Oluşturduğu kokuların diğer insanlar üzerindeki etkisini okurken kokunun bu kadar güçlü olduğuna inanamayacaksınız. Örneğin, o, isterse asla dikkat çekmeyen bir dilenciye dönüşür, isterse saygıdeğer ve çekici bir beyefendiye, isterse de herkesin tapacağı 'Büyük Grenouille'e. İşte bunun için özel kokulara ihtiyacı var, ona göre 'özel' kokular. Bu da cinayetlerin sebebi. 'Sıradan insan' kokusu bile yapabiliyor, düşünün artık. Aynı zamanda Grenouille için gerçekten tuhaf biri denilebilir, dışarıdan gayet normal tabii. Mesela o gülüyorsa bu gerçek değildir, bilinçli olarak ağzını oynatıyordur sadece. Bu bilinçli yüz ifadelerine kokuları da ekleyerek olmak istediği insana dönüşebilir, güvenilir biri olabilir örneğin. Kokuların bu kadar etkili olduğunu fark etmenizi sağlayacak, kitabı okurken ve okuduktan sonra da koku duyunuzu daha farkına vararak kullanmanıza neden olacak bir kitap. Farklı bir bakış açısı kazandıracağını düşündüğüm Grenouille'ın hayatını okumanızı tavsiye ederim.
Koku
KokuPatrick Süskind · Can Yayınları · 201921,8bin okunma
Reklam
330 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Livaneli'nin okuduğum 3. kitabı oldu, aynı zamanda Livaneli'yi daha sık okumam gerektiğini hatırlatan kitabı da bu oldu. Hayran kaldığım kitaplardan biridir artık. Kurgusu olsun, karakterleri olsun, çok sevdim her şeyiyle. Kurguyla gerçeğin iç içe olmasını bile çok sevdim, kurgu olan kısımlar da o kadar abartılı değildi zaten. Yine yer yer üzüldüm, yer yer tebessüm ettim, 'gazeteci kız'la şaşırdım, Hatice Hanım'la doğallığı sezdim. Her karakter öyle iyi yansıtılmış ki hayal etmek hiç zor olmadı. Ki okurken hayal etmek, kitabı yaşamak en önemli unsur bana göre. Kitabın belli bir yerinden sonrasını "Ne?! Nasıl?! Nasıl olur?!!!" diyerek okudum ve aynı şaşkınlıkla da bitti. Yanlış anlamış olmamak için de sonunu tekrar tekrar okudum, sindirmem için biraz vakit verdim kendime. O kadar gerçekçiydi işte... Sanki gazeteci kızla birlikteydim de her şeyi birlikte öğrendik, onunla yaşadık gibi... Başta Ahmet'in yaşam tarzını çok sevmiştim açıkçası, tanıdıklardan uzak bir yerde kitaplarla dolu bir hayat, hayali bile güzel. Bittikten sonra da dedim ki "Yok yok istemiyorum, Allah korusun :')" Sözün özü, öneriyorum, hem de şiddetle. Çok farklı bir hayata pencere açacağınızdan eminim, iyi okumalar.
Kardeşimin Hikayesi
Kardeşimin HikayesiZülfü Livaneli · Doğan Kitap · 2019105bin okunma
252 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
5 günde okudu
Bir Jane Austen klasiği daha. Bu romanı yayımlanmak üzere tamamladığı ilk romanıymış ancak 'Yazar Hanım'ın vefatından sonra yayımlanmış. Kendisi de uyarıyor yazdıktan sonra geçen yıllar içinde pek çok şeyin değiştiğini, ki bu da hissediliyor. O döneme çok aşina olmasam da diğer kitaplarındaki sosyal hayatla karşılaştırıldığında bazı farklılıklar
Northanger Manastırı
Northanger ManastırıJane Austen · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20193,155 okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
516 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
8 günde okudu
Jane Austen bağımlılık yapıyor. Gurur ve Önyargı'nın ardından Akıl ve Tutku'yu da okuduktan sonra aklımdan geçen hedef Austen'in her kitabını okumaktı ve elbette aynı yayınevinden. (Bir yazara bağımlı olunca kitaplarını da aynı yayınevinden alma bağımlılığı...) Kitap alacağım sırada yeni çıkanlara göz attığımda Jane Austen-Emma görünce
Emma
EmmaJane Austen · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202310,1bin okunma
304 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
Momo'nun gözünden dünyaya bakmak gibi güzel bir şey var. Momo, Gigi ve Beppo'yla olan güzel arkadaşlık grubuna katılma isteği... Yeri geldiğinde dinlemek, yeri geldiğinde anlatmak... Bazen hızlı ve heyecanlı bazen yavaş ve dingin anlatmak... Oyunlar oynamak... Ama tabi ki her şey böyle rengarenk değil, Momo'nun dünyası da grileşiyor duman adamlarla birlikte. Bazen yalnız kalıyor kıvırcık saçlı, bol ceketli, yalın ayak kızımız, biz de yalnızız onunla. Gri dünyanın rengine kavuşmasının macerasına tanık oluyoruz Momo'yla. Maceranın sonunu söylemeyeyim. Sonundan sonrasını da elbet merak ediyor insan. Bunun için de yazarımızın notunu paylaşmak isterim. "Okuyucularımın bazılarının kafasında belki bir sürü soru birkmiştir. Korkarım, bunlara yardımcı olamayacağım. Şunu açıkça belirteyim: Ben bu kitaptaki bütün olayları, bana anlatıldığı şekilde ve ezberimden yazdım. Kendim küçük Momo'yu veya arkadaşlarından birini tanımış değilim. Sonra ne olduklarını, bugün nasıl olduklarını da bilmiyorum." Notun devamı var, okumayı düşünürseniz bakabilirsiniz. Kitabın içinde yazara ait çizimler de var, kitapta yazara ait bir şeyler varsa o kitaba kendimi hep daha yakın hissetmişimdir. Kitap çocuk kitabı olarak algılanmamalı, her yaştan kesimin okuyabileceğine inanıyorum ve kitabın gayet akıcı olduğunu da belirtmeliyim. Ben diğer kitaplarını da okumayı düşünüyorum. Son olarak şunu da eklemek istiyorum, sizce de şu an gri bir dünyada yaşamıyor muyuz?
Momo
MomoMichael Ende · Pegasus Yayınları · 201765,6bin okunma
Reklam
484 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
21 günde okudu
Kitabın başlarında baş karakter hem Maya hem Nadia hem Mari hemde Ayşe olduğunu söylediğinde kitabın ilerisini merak ediyorsunuz hemen. Neden Mari olduğunu öğrenince içiniz bir parça hüzünleniyor, sonra neden Ayşe onu öğreniyorsunuz ve kalbiniz bir parça daha hüzüne boğuluyor. Son olarak Nadia'yı öğrenince tamamen hüzne boğuluyorsunuz. Maya bu hikayeleri öğrendikçe kendini keşfediyor, geçmişini öğreniyor ve sizde onunla öğreniyorsunuz. O diyor ki: "Neden bunları hiç bilmiyordum? Neden öğrenmek için bu kadar geç kaldım?" Siz de içinizden aynı şeyleri söylüyorsunuz. Hem öğreniyor ve öğrendiğiniz için bir parça seviniyor bir yandan böyle şeyler neden oldu ki keşke hiç yaşanmasaydı diye üzülüyorsunuz. Aslında Talat Halman'ın dediği gibi okurken büyüleniyorsunuz.
Serenad
SerenadZülfü Livaneli · Doğan Kitap · 2020136bin okunma