ben onun münzevi kalbine uzaklardan seslenmek için, kulaklarının içine en güzel hislerimi fısıldıyorum. sonra dudaklarımı yanaklarının üstüne koyuyorum. yüzü yanıyor, o kadar yanıyor ki, biraz sonra kül olup dağılmasından korkuyorum. sonra ince bir ıslaklık. hafif bir titreme. gözlerinin içine bakıyorum. karanlık;ve soruyorum:
-ağlıyor musun?
gözlerini yumuyor.