Kimse sizin için canını vermez. Elbette yoldan geçen biri gülümün size benzediğini sanabilir. Ama o tek başına hepinizden daha değerli çünkü suladığım gül o. Çünkü cam fanusun altına koyduğum, rüzgârdan korunsun, diye paravanın arkasına ve uğruna tırtılları öldürdüğüm gül o.
Okur Takip Önerileri
Mutlak doğruyu görür kalbin gözü. Görünmez göze gerçeğin özü.
Bir kere daha, telafisi olmayan duygularla dönüp kaldım. Bu gülüşü bir daha asla duyamamanın fikrine katlanamayacağımı anladım. Benim için o gülüş, çöldeki bir pınar gibiydi.
Yılanlar kötüdür. Sırf zevk olsun, diye ısırabilirler. Ama aklına gelen bir şey içini rahatlattı: İkinci kez ısırdıklarında zehirleri kalmaz aslında.
Acı çekiyor gibi görüneceğim. Biraz da ölüyormuş gibi. Böyle olur işte. Beni öyle görmeye gelme, hiç gereği yok!
Kendini avuttuğun zaman beni tanımış olduğun için memnun olacaksın.
Mesela öğleden sonra saat dörtte gelirsen, ben saat üçten itibaren mutlu olmaya başlarım.
"İnsanlar nerede" diye sordu Küçük prens. " İnsan, kendini biraz yalnız hissediyor çölde..."
"İnsanların dünyasıda da kendimizi yalnız hissederiz." dedi Yılan.
Sayfa 61Kitabı okudu
Kendini dünyaya karşı korumak için yalnızca dört tanecik dikeni var! Ve ben onu gezegenimde yapayalnız bıraktım!
Öyle ya, kendini beğenmişler ancak iltifatları duyarlar.
Sayfa 43Kitabı okudu
Ah şu gözyaşı diyarı, ne esrarengiz bir yer!
Sayfa 28Kitabı okudu
- "Koyun çalı yiyorsa çiçek de yiyordur değil mi?"
- "Koyun dediğin önüne geleni yer küçük adam."
- "Çiçeğin dikeni olsa bile mi?"
- "Evet çiçeğin dikeni olsa da yer."
- "O halde, dikenler ne işe yarıyor?"
- "Dikenler hiçbir işe yaramaz, çiçekler yalnızca can acıtmak için diken çıkartır."
Sayfa 25Kitabı okudu
Biliyor musun? Çok üzgün olduğumuzda günbatımlarını daha çok severiz.
Sayfa 23Kitabı okudu
Yaşarken ölüyoruz, sonrası derin bir uyku..
~Ayşe Nur Altan
Göğe çıkıp yıldızların ışıltısına ulaşmak yerine, şimdi üzerinde uyuduğumuz toprağın içine girmeyi hayal etmemiz doğru muydu?
