Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Ayşe Sude EMİR

Ayşe Sude EMİR
@aysesudeemir
4 okur puanı
Mart 2023 tarihinde katıldı
Şu anda okuduğu kitap
"İyi etki diye bir şey yoktur Bay Gray. Etki, özünde tümden gayriahlakidir;bilimsel olarak da böyledir." "Neden?" "Çünkü bir insanı etkilemek ona kendi ruhunu vermektir. Etkilenen kişi artık kendi fikirleriyle düşünemez, kendi tutkularıyla yanıp tutuşamaz hale gelir. Sahip olduğu erdemler bile gerçek değildir artık. Günahları bile ödünçtür, günah diye bir şey varsa tabii. Artık bir başkasının müziğindeki bir yankıdan, kendisi için yazılmamış bir rolü oynayan bir oyuncudan ibarettir. Oysa yaşamın amacı kendi kendini geliştirmek, tekâmül etmektir. Dünyaya gelme sebebimiz özümüzün farkına varmaktır. Bugünlerde insanlar kendilerinden korkar oldu. Görevlerin en ulvisini, kendilerine karşı olanı unuttular. Hayırseverler Hayırsever olmasına, açları doyurup yoksulları giydiriyorlar. Gelgelelim kendileri çırılçıplak, ruhları açlıktan kıvranıyor. Cesaret denilen şey insanlığı çoktan terk etmiş. Belki de hiç cesur olmadık. Ahlakın temelindeki toplum korkusu, dinin sırrı ise Tanrı korkusu: İşte bizi yöneten iki şey. Yine de..."
Reklam
Bir de bakmışsın, ondan önce sen bıkmışsın. Düşünmesi acı gelebilir belki ama zeka güzellikten hiç şüphesiz daha kalıcıdır. İşte bu yüzden gereğinden uzun bir eğitim hayatının zahmetlerine katlanmıyor muyuz? Bu vahşi, kıran kırana hayatta kalma mücadelesinde kalıcı bir şeylere sahip olmak ister, bu yüzden de yerimizi koruyabilmeye dair aptalca bir umutla kafamızı binbir türlü zırvayla ve doğruyla doldururuz. Modern çağın ideali iyi eğitimli insandır. İyi eğitim görmüş insanın zihniyse korkunçtur; her şeyin ederinin üzerinde satıldığı canavarlarla dolu, tozlu bir çıfıt çarşısı gibidir.
İnanmaya dair söyleyeceğimse şudur: Her şeye inanabilirim, yeter ki inanılmaz olsun.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
İçine duygu katılmış her portre sanatçının portresidir aslında; modelin değil. Model yalnızca bir vesile, bir rastlantıdır. Ressamın açığa çıkardığı şey model değildir; boyalı tuvalin üzerinde asıl ifşa edilen ressamın kendisidir. Bu resmi sergilemek istemememin sebebi ruhumun sırrını ele verme korkusudur.
Birini çok sevmişsem adını asla başkasına söylemem. Onlara ait bir parçayı başkalarına teslim ediyormuşum gibi gelir bana. Gitgide gizli kapaklı şeyleri sever oldum. Modern yaşamı harikulade ya da gizemli kılabilen yegane şey de budur bence. En basit şey bile gizlendiğinde güzelleşir. Şu an şehir dışına çıkacak olsam evdekilere nereye gideceğimi söylemem. Söylersem zevki kaçar. Belki saçma bir alışkanlık ama bir şekilde insanın yaşamına hayli romantizm katıyor.
Reklam
Sahip olunan her türlü fiziksel ve zihinsel ayrıcalığın felakete sürükleyen bir yanı vardır; devrik kralların sendeleyen adımlarıda izini sürebileceğimiz türden bir felaket.
Ama sevginin zamanla ne olduğunu bilirim. Türlü örnekleriyle gördüm nasıl sönüyor Sevginin ateşi, pırıltılar, Bir şey var sevginin alevleri içinde Kendi kendini yiyen bir fitil, bir kömür var. İlk hızını bir daha bulamıyor sevgi. İyilik bile bir sıtma ateşi gibi yükselip Kendi aşırılığıyla öldürür kendini. Hemen yapmalıyız ne yapmak istiyorsak. Çünkü isteklerimiz değişebilir, Düşer, duraklar eller, diller, rastlantılar önünde. Araya zaman girdi mi, can attığımız sey Bir ah çekmeye, sıkıntılı bir iç boşaltmaya döner.
Şunu bil ki en derin hesaplar boşa gider de Akılsız davranış işe yarar bazen. Demek ki tanrısal bir güç karışıp işe, Biz ne taslaklar çizersek çizelim, Son biçimi o veriyor kaderimize.
Sakın ha! Kötü fallar umurumda değil benim. Serçenin ölmesinde bile bir bildiği vardır kaderin. Şimdi olacak bir şey yarına kalmaz, yarına kalacaksa, bugün olmaz. Bütün mesele hazır olmakta. Madem hiçbir insan bırakıp gideceği şeyin gerçekten sahibi olmamış, erken bırakmış ne çıkar. Ne olacaksa olsun!
İnsan sevdikçe güzelleşir, güzelleşince de Bir pırıltı verir dünyaya kendinden, Sevdiği yok olup gitse bile.
Reklam
Çünkü doğruluğun gücü güzelliği kendine benzetinceye kadar güzelliğin gücü doğruluğu bir kahpeye çevirebilir.
Buzlar kadar el değmedik, karlar kadar temiz de olsan çamur atılmaktan kurtulamayacaksın.
Büyük sevgide, küçük kuşkular korkuya döner, Küçük korkular büyüdükçe artar büyük sevgiler.
Kendi kendimize verdiğimiz sözü tutmak, En çabuk unuttuğumuz șeydir, ne yapsak. Tutku bitti mi, istem de biter gider, Atesli sevinçler de kederler de Yeminleri yakarlar kendileriyle birlikte Sevincin en coștuğu yerde dert en çok yerinir, Bir dokunmada dert sevince döner, sevinç dertlenir. Madem bu dünya bile yok olacak bir gün Sevginin bitmesine insan neden üzülsün? Sevgi mi kaderi kovalar, kader mi sevgiyi? Daha kimseler çözmedi bu bilmeceyi.
-Kim kederli değil ki? diye yanıtladı Rastignac. Biz gençler, karşılığını hemen vermeye hazır olduğumuz fedakarlıklarla ödüllendirilerek çok sevildiğimizden emin olsaydık belki de asla hüzne kapılmazdık.
34 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.