Ya da mutluluk, elde avuçta durmayan, sürekli yer değiştiren, yaz yağmurları gibi biriktirmeye fırsat kalmadan, tende çabucak eriyip kaybolan bir şeydi. Tıpkı yaz yağmurları gibi, insanı birden bire gülümseten, bulunduğu anı elleriyle yararcasına ikiye bölen ve ortasından, içinizdeki asıl benliğinizi çekip, kısacık süren o duygu yağmurunun altında, kuruyup, kaybolunca kadar sizi ıslak bırakmaktı. Evet, mutluluk böyle bir şeydi