İlk seven mutsuz da olsa,
Bir tanrıdır bence;
İkinci kez sevenler,
Ümitsizce bu sevgi, aptaldır.
Ben böyle bir budala, karşılıksız aşka
Tutuldum yeniden;
Güneş, ay gülüyor, yıldızlar beraber,
Ben de gülüyorum - bir yandan ölürken.
Bilseydi küçük çiçekler
Ne derin kalbimdeki yara
Benimle ağlaşırlardı
Acımı paylaşmaya.
Bilseydi bülbüller
Ne kadar üzgünüm, hasta,
Ölmezlerdi, kalırdı
Şen şakrak şakıma.
Bilseydi altın yıldızlar
Derdimi, kederimi,
İner, gelir gökten, beni
Teselli ederlerdi.
Ama ne bilsin onlar,
Acımı yalnız birisi bilir:
Kalbimi parçalayan
O bilir, kendisi bilir.
Acılara saldılar beni,
Mosmor oldum öfkemden;
Bir kısmı sevgiden yaptı bunu,
Bir kısmı nefretten.
Ekmeğime zehir koydular,
Bardağıma zehir;
Bir kısmı sevgiden yaptı bunu,
Bir kısmı nefretten.
Ama beni odur en çok inciten,
İçerleten, üzen;
Çünkü hiç sevmedi beni,
Ne de nefret etti benden.
Gönlüm kırık, gönlüm paramparça
Gözyaşından sırılsıklam yenlerim
Çekemiyenlerin fis-kosları bir yana
Artık benim adımın-sanımın
Ağza alındığı yok ki gelsin kulağıma.
- Ay Tanrısı’nın ışığından
Gel sevgilim, gel bana
Dağ duvarları yok ya bizi ayıracak
Yol uzun değil ya.
- Ay Tanrısı’nın ışığından
Yol açık ve aydınlık ama
öylesine körüm ki sevdadan
Anlıyorum ki erişemiyeceğim sana.