İnsan sabahtan akşama kadar bir şey olmasını bekler ve hiçbir şey olmaz. Bekleyip durur insan. Hiçbir şey olmaz. İnsan bekler, bekler, bekler, şakakları zonklayana dek düşünür, düşünür, düşünür. Hiçbir şey olmaz. İnsan yalnız kalır. Yalnız. Yalnız.
En masum yürüyüş bile, binlerce zavallı böceğin ölümüne neden olur. Tek bir adım, çalışkan bir karıncanın yuvasını mahvedip, küçük bir dünyayı yerle bir eder.
Cümlede "büyülü gerçeklik" sözcüklerinin geçmesi, Marguez'den bahsetmenin farzlarından biridir. O'nun yarattığı dünya; bir yandan kaçılamayacak derecede gerçek, diğer yandan kaçma umudunu besleyecek kadar gerçek-üstüdür. İnsanın hallerini, biricikliğini, tutkularını, saplantılarını, kaderini, kederini rüyaya benzer bir tür sihirle
William. Golding 1911 yılında İngiltere'de doğmuştur . Önce fen bilimleri ve ardından da İngiliz edebiyatı okuyarak Oxford üniversitesi'nde eğitim görmüştür . İkinci Dünya Savaşı öncesi ve sonrası uzun bir süre öğretmenlik yapmıştır . Savaşta deniz eri olmuş ve birçok çarpışmaya katılıp subaylığa yükselmiştir . Golding ilk olarak bir şiir kitabı
A.Burgess'in bu kitabı, Kubrick'in sinemaya aktardığı yorumuyla paralel değerlendirilmiştir.
...
A Clockwork Orange’ın suçlu ve kurban diyalektiği üzerine kurgulanmış bir hiciv örneği olduğu söylenebilir. Gelecek pesimist bir yorumla kurgulanmıştır. Burası herhangi bir zamana vurgu yapmayan karanlık bir dünyadır. Kentin pek de konuksever