Akış
Ara
Keşfet
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
Kitap Türleri
Dergiler
Çevirmenler
İncelemeler
Alıntılar
İletiler
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.38.13
Her zamanki gibi FMA’dan çok güzel bir aşk romanı.Bu serinin ilk kitabında başlarda çok fazla betimleme olduğu için sıkılmıştım ama bu kitapta olaylar çok daha akıcı ilerliyor.Kitabı o kadar beğendim ki biraz daha uzun olmasını çok isterdim.Bu kitapta Mihrimah ve Yılmaz aşkını görüyoruz,ikisininde aciz bir şekilde birbirlerine yenildikleri aşkı.Bu kitap hakkında bir şeyler çok yazmak isterdim ama başlarsam durabileceğimi düşünmüyorum çünkü ne anlatsam eksik kalıcak.Bunun için benden size tavsiye eğer aşk romanlarını seviyorsanız okumanızı tavsiye ediyorum.
Normalde bu kitap hakkında bir şey yazmayacaktım. Genellikle Türk Edebiyatı'nın ustalarının öykülerinden oluşan bu kitaba inceleme yazmak -benimkine de inceleme denirse- haddime değil diye düşünüyordum. Sonra bu kitabı benimle birlikte sadece yedi kişinin okuduğunu fark ettim. Bir sürü fasa fiso kitabın binlerce okunduğu bu platformda bu kitabın sadece yedi kişi tarafından okunması şaşılacak şey doğrusu!
İçinde elli tane öykünün yer aldığı bu seçkinin her zerresini çok beğendiğimi iddia edemem ama bazı öyküler var ki beni benden aldı. Bunlardan bazılarının isimlerini vereyim: Memduh Şevket Esandal'ın Otlakçı'sı, Halide Edip Adıvar'ın Himmet Çocuk'u, Reşat Nuri Güntekin'in Gamsızın Ölümü öyküsü, Sabahattin Ali'nin Sırça Köşk'ü, Aziz Nesin'in Dur Bakalım Ne Olacak'ı, Necati Cumalı'nın Yalnız Kadın'ı, Leyla Erbil'in Ayna'sı, Nazlı Eray'ın Azgelişmişlik Eczanesi.
Özetle, öykü türüne meraklıysanız bu kitabı mutlaka okumanızı tavsiye ederim. Herkese selamlar, kitapla kalın efendim.
Öyle bir kitap tavsiye edeceğim ki size her yaştan okurun seveceği türden!
Benden önce annem okuduğunda demişti ki “Gamze bence hemen okumalısın tam senlik!”
Şimdi ben de aynı cümleyi oğluma kurdum”Kesinlikle okumalısın oğlum,bayılacaksın!”
Çoğumuz geniş imkanlara sahip olsak da kimi zaman hayatımızda ne eksikse içimizde yarım kalan o yarıyı tamamlama gayretinde oluruz. Bu kimi zaman maddi bir eşyadır kimi zaman da başımızı omzuna yaslayıp hiç konuşmadan anlayabileceğimiz bir insandır.
Yue ve Tai’nin öyküsü de dillendirilse de eksik kalacak,anlatılsa da yavan kaçacak çünkü bir türlü aralarındaki derin dostluğu tanımlamaya kelimelerdeki kafi gelmeyecektir. Bizi arkadaşlığa,dostluğa,aradaki sınırlara aldırmadan yeniden inandıracak sıcacık bir öykü!
Geçmişte kaldı böyle dostluklar canım şimdi sadece adı var dediğimiz nice güzellikler hala yaşansa da biz bir türlü varlığına inanmamakta ısrarcı oluruz.
Hiçbir eksiği olmasın diye çabaladığımız çocuklarımızın en büyük eksiğini kendimiz yaratıyoruz aslında:Sevgi ve güven!Sonra da bu eksiklikleri gidermek adına daha çok çalışıyoruz.
İçimizde kalan umut kuruntularını yeşertmek,unutulmuş fedakarlık ve inanç duygularımızı yoklamak için hatta camımıza konan minicik bir serçenin sesi ve belki kanadındaki tüyler,bir ağacın yaprağı ya da üzerindeki kıvrımlar,saksıdaki çiçekler ya da topraktaki koku hala sizi mutlu etmeye yetiyorsa bence bu kitap tam da size göre!
Merhaba sevgili kitapseverler
Şayet ismini çokça duyup hala okumadıysanız, uzayan kitap okuma listenizde ise hala, Jose Saramago' nun olağanüstü güzel "Körlük" isimli kitabını size mutlaka okumanızı şiddetle tavsiye ederim. Hiç vakit kaybetmeden okumaya başlamalısınız.
Kitapta en en en çok beğendiğim alıntıları ekledikten sonra
Bağımlılık, en kötü alışkanlık bence. Sevgi eksikliğinden mi gelir bilemem ama bir şeye ya da birine bağımlı olmak dünyanın en kötü durumu. Kitabı okurken bir arkadaşım aklıma geldi , bir zamanlar o da SALAK birine bağımlı hale gelmişti. Hem kitabı okuyorum hem de o arkadaşımı arayıp kız sen de böyle idin , kurtulmak için neler yaptın neler diye konuşuyorduk, (azıcık da kızarak ve azıcık da ağzımı bozarak). Çünkü yakın arkadaşı olarak o negatif duygusunu çekmek zorundaydım.
Ama bu kitap bana çok şey öğretti diyebilirim. Mesela benim enerjimi sömüren şarkılar dinlemeyeceğim , önceden benden ağlayacak bir omuz isteyene kolumu koparıp verirken şimdi sadece kolumu uzatacağım, yorulunca geri çekeceğim.(Kusura bakmasınlar )Yaşadığım ve çalıştığım ortamı düzenleyeceğim, Not: Pis değilim, dağınım tıpkı aklım gibi. Daha çok anlatmak isterim fakat spoiler vermek istemiyorum.
Yazarın okuduğu ve esinlendiği bir kaç kitap var, onları tavsiye etmiş. Hepsinin notlarını aldım ilerleyen zamanlarda mutlaka okunacaklar listemde.
İyi okumalar efenim.
Bozkırda bir Taşra Doktoru
Yıllar önce okumak için aldığım fakat çok sevdiğim bir arkadaşıma benden önce okuması için hediye ettiğim bir kitaptı. Oyuncu ve Senarist Ercan Kesal tahmin ettiğim gibi duygu yüklü Anadolu anılarını bir doktor olarak çok güzel kaleme almış.
Kitapta akış alışılmışın dışında zamana göre değil de konu başlıklarına göre flashback ler şeklinde
