Blumberg, kayda değer bir ekonomik güçlerininin bulunmadığı durumlarda, kadınların fiziki ve siyasi olarak ezilme olasılığının arttığını ve önlerine farklı yaşam seçeneklerinin çıkmadığını ileri sürmektedir.
Cinsel şiddeti, dişil yetenek ve becerilerin küçümsenmesine bağlayan Sanday'a göre, tecavüz, şiddet kültürünün bir unsuru ve erkek egemenliğinin ifadesidir.
Amir ( 1971) 646 tecavüz vakasıyla ilgili polis kayıtlarını inceledi ve tecavüz olaylarının % 71 'inin, ani, itkisel eylemler olmayıp, önceden tasarlanmış olduğunu buldu.
Gerçek şu ki; konuyu kadınlar üzerine yoğunlaştırmak, kurbanı suçlamaya ve tecavüzün erkeklerin sorunu olmaktan çok kadınların sorunu olarak algılanmasına yol açabilir.
Bireylerinin yaratıcı güçlerini eyleme dönüştürmelerine olanak tanımayan bu gibi toplumlar eninde sonunda çalkantılara sahne olur ve yapısal değişikliğe uğrarlar.
Yakın geçmişe kadar en çok yandaş toplayan görüşlerden birine göre, kendisine ve topluma orta derecede uyum yapabilen ve çoğunluğu oluşturan grup normal sayılır; iki uçtakiler olağandışı durumlar olarak değerlendirilir.
Bazıları yaşayarak mutluluğa ulaşmaya çalışacakları yerde, mutlu olabilmek için kendi dışlarında «bir şey olmasını» bekler, ya da nasıl mutlu olunabileceği konusunda sonu gelmez tartışmalar sürdürürler.