Şu 11 günlük dönemde eğitime ara vermek iyi oldu. Kafam sürekli deprem haberlerindeyken 5 yaşındaki öğrencilerle nasıl vakit geçirirdim bilmiyorum. Ama Pazartesi günü okula gideceğim için mutluyum. Ara iyi geldi, fazla uzamaması daha iyi gelecek
Ağlamanın ayıp sayıldığı, utanılacak bir şeymiş gibi görüldüğü toplumda rahatça acı çekmek de güç. Küçüklükten bu yana hep ağlayana ağlama,üzülme dendi. Sağlıklı bir insan acısını çeker, ağlar, kabullenir ve yaşamına devam eder. Napsın içi yanarken gülsün mü?
Depremzede olmadığım halde gecelerdir rüyalarımda deprem görüyorum. Yatağa yatınca sallanıyoruz gibi hissediyorum. Düşünmeyi ve üzülmeyi bırakıcam artık dedim sonra tvde depremle ilgili göremediklerimizi, bize gösterilmeyen kısımları düşünüp gene üzüldüm…
İçi iç ısıtacak ironilerle dolu, 4 çocuğun gözünden okulun neden var olduğunu anlama çabalarıyla geçen güldüren bir kitap. Kafalardaki klasik müdür kavramını da değiştiriyor. Çocukların gözünden müdürün ne olduğunu anlatırken ben çok eğlendim. 3 günde kitabı bitirdim. Söyleyeceklerim bu kadar
Oh Ne Âlâ MemleketŞermin Yaşar · Doğan Egmont Yayıncılık · 20201,699 okunma
Şu an televizyonda bir profesör binaların neden bu kadar hasar aldığını fizik bilimiyle, pik ivme ile açıklıyor. İzleyen kendini mühendislik okuyor zanneder. Galerici, kuyumcu olup müteahhitlik yapanlar da bu bilgilere sahip olsalar bu kadar yıkım olur muydu acaba? Vah ki ne vah
Enkaz altından çıkanların minicik alanlarda 6-7 gün nasıl dayanabildiklerini hayretle izliyorum. Biz izlerken nefesimiz daralıyor, kalbimiz sıkışıyor. Siz nasıl dayanabildiniz? Bu nasıl motivasyon, bu nasıl yaşama tutunma gücü?