Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Bahar

680 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
28 günde okudu
Yazarın ölümünden sonra sandığından çıkan denemeler, anlatılardan oluşan kitap Huzursuzluğun Kitabı. Pessoa’nın hayatla ilgili düşüncelerini içeren metinler. Huzursuz metinler. Pessoa içinde hep var olan o huzursuzluğu hüznü o kadar güzel anlatmış ki, okurken siz de o huzursuzluğun içinde boğulur gibi oluyorsunuz. Çok seviyorum bu tarz kitapları ve o nedenle büyük zevk aldım okurken. Durup tekrar tekrar okuduğum cümleler çok fazlaydı. Cümlelerin güzelliğine hayran kaldığım yerler çok fazlaydı. Bazen de üç kelimelik cümleler vardı yine hayran kaldığım derinliğine indiğim. Huzursuzluğun Kitabını anlatmaya kelimelerim hep eksik kalacak, o hissi yaşamalısınız.
Huzursuzluğun Kitabı
Huzursuzluğun KitabıFernando Pessoa · Can Yayınları · 202110,4bin okunma
Reklam
109 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Otobiyografik özelliği olan kitapta yazar çocukluğundan başlayarak bize gençlik ve yetişkinlik yıllarına kadar yaşamından ailesiyle ve insanlarla olan ilişkilerinden, hayata bakış açısından bahsediyor. Karakterimiz Yozo çocukluğundan beri insanlara yaklaşamamış onları anlayamamış biri, hep başkalarının kendisinden beklediği gibi davranmış ve asla kendi olamamış. Yozo’nun üstünden atamadığı adeta ona yapışmış bir suçluluk duygusu onun tüm hayatını etkiliyor. Bunu şöyle dile getiriyor: “Suçluluk bilinci derler insanların dünyasında. Ömrüm boyunca o bilincin cenderesinde olmakla birlikte, bir yastıkta kocayarak bir eş gibi, onunla birlikte yapayalnız zaman geçirmek, düsturumdu belki de” s.40 Her şey anlamsız geliyor Yozo’ya, yabancılaşıyor herkese. Varoluş sorgulamaları okumayı sevenler için harika bir kitap tavsiye ediyorum.
İnsanlığımı Yitirirken
İnsanlığımı YitirirkenOsamu Dazai · Sel Yayıncılık · 202033,4bin okunma
408 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
Ahmet Ümit ile tanışma kitabım Bab-ı Esrar. Kitapları çok fazla okunuyor ve seviliyor bu yüzden beklentiyle başladım ve beğendim de. Kitapta Konya’da bulunan bir otelde çıkan yangın üzerine, Londra’dan sigorta acentesinin bu yangını araştırıp incelemesi için oraya yolladığı sigorta eksperi Karen Kimya Greenwood’un başından geçenleri anlatıyor. Kimya’nın babası Konya’lı bir Türk annesi ise İngiliz. Yıllar önce babası, annesi ve Kimya’yı terkedip gidiyor. Babasının kendilerini neden bırakıp gittiğini hiç anlamayan Kimya, Konya’ya gittikten sonra aradığı cevapları bulmak istiyor. Kimya’yı Konya’da gizemli olaylar bekliyor. Kitapta Mevlevilik konusu anlatılıyor. Mevlena ve Şemsi Tebrizi’nin hayatları hakkında bilgiler veriliyor. Konulara merakım arttı okuduktan sonra araştırma gereği duydum. Kitapta anlatılan bir diğer konu ise şuydu. “Allah insanı yaratırken ona kendi nefesini üfledi ve her insan içinde Allah’ı taşır ona ulaşmaya çalışır. Hayatın amacı budur.” Kitap akıcıydı ve merak ettirdi okurken. Ahmet Ümit okumaya devam edeceğim gibi görünüyor.
Bab-ı Esrar
Bab-ı EsrarAhmet Ümit · Everest Yayınları · 201836,1bin okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
520 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
10 günde okudu
Orhan Pamuk’un okuduğum ikinci kitabı Masumiyet Müzesi, bir aşk romanı. Konusu kısaca şöyle zengin bir ailenin oğlu olan Kemal’in uzaktan akrabası olan Füsun ile aşkı anlatılıyor. Çok fazla okunan ve sevilen bu romana büyük beklentiyle başladım. Biraz uzun soluklu olsa da bitirdiğimde neden bu kadar sevildiğini anladım. Kurgu olmasına rağmen bize tüm olanları gerçekmiş gibi hissettirmesi olduğunu düşünüyorum ben. Kitap bittikten sonra sanki romanın içinde bir yerde kahramanlarla birlikteydim. Kemalin sancılı bekleyişlerini, Fusünün kırgın suskunluğunu sanki yüzlerinden okudum. Kitabın karakter kadrosu çok geniş ve hepsi de akılda kalıcı ve etkileyiciydi benim için. Orhan Pamuk kitap hakkında şöyle diyor: “Bu duyguyu -aşkı- hayatta başımıza gelen ve çoğu zaman bize istemediğimiz kadar acı veren bir şey olarak anlatmak istiyordum. Masumiyet Müzesi her şeyden önce aşk hakkında bir düşünmedir.” Kitap bittikten sonra duygularım çok yoğundu ve çok fazla şey yazmak istiyordum ancak sadece şunu söylemek istiyorum bu kitabı sabırla okuyup bitirdiğinizdeki o harika duyguyu hissetmelisiniz..
Masumiyet Müzesi
Masumiyet MüzesiOrhan Pamuk · Yapı Kredi Yayınları · 202241,1bin okunma
637 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
8 günde okudu
Tolstoy’dan akıp giden harika bir klasik okudum, çok güzeldi. Bir ruhun dirilişine tanık oluyoruz kitapta. Peki nasıl oluyor bu diriliş bakalım. Kahramanımız Nehlüdov eğitimli bir prenstir. Bir gün Nehlüdov’un jüri olduğu bir mahkemede on yıl önce aşık olduğu ve ilişki yaşadığı Katyuşa sanık olarak karşısına çıkıyor. Katyuşa’nın içinde bulunduğu durumdan kendini sorumlu tutuyor Nehlüdov. Bundan sonra Nehlüdov’u öyle bir suçluluk duygusu sarıyor ki Katyuşa için her şeyi yapmayı göze alıyor. İşte bu diriliş de suçluluk duygusuyla yapılacak tüm çabaların, sorgulamaların, sonucunda gerçekleşiyor. Bu süreçte Nehlüdov hapishane ortamına mahkumların yaşadığı şartlara yakından tanık oluyor ve gördükleri karşısında suç, suçlu, cezalandırma konuları üzerine fikirlerini paylaşıyor. Biz de böylece adalet kavramını bir kez daha düşünüyoruz kendi içimizde. Aynı zamanda din konusuna da değiniyor Tolstoy. Dönemin dini algılama şekillerine eleştiriler getiriyor. Romanda bir insanın duygularının değişkenliği ve onu nasıl etkilediği, davranışlarının o yönde harekete geçtiğini çok güzel görüyoruz. Kesinlikle okuyun diyorum.
Diriliş
DirilişLev Tolstoy · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202117,2bin okunma
Reklam
480 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
7 günde okudu
John Fowles’ın okuduğum ikinci kitabı Fransız Teğmenin Kadını. Koleksiyoncu kitabı ile tanışmıştım yazarla ve beğenmiştim kalemini. Fransız Teğmenin Kadını’nı da yine zevkle okudum. Tam bir İngiliz klasiği tadını aldım. Doğasıyla, karakterleriyle bunu sonuna kadar hissettim. Bazen gereksiz ayrıntılar ağır ilerleyen yerler olabiliyor klasiklerde ancak Fowles o kadar akıcı yazmış ki hiç zorlanmadan bitirdim. Konusuna gelecek olursak, kahramanımız Sarah yaşadığı bir ilişki sonucunda günahkar ilan ediliyor ve yaşadığı yerden ayrılarak Marlborough Malikanesine yardımcı olarak geliyor. Burada yaptığı yürüyüşlerde yolu Charles ile kesişiyor. Charles, Ernestia ile nişanlı eğitimli aristokrat bir gençtir. Sarah ile karşılaşması ve gelişen ilişkilerini okuyoruz. Bu ilişki Charles’i kendini ve hayatını sorgulamaya kadar götürüyor. Kitapta aynı zamanda Viktorya döneminin baskıcı yapısını görebiliyoruz bunun yanında yazar Charles’in Darwin’e ve düşüncelerine olan inanışını ele alarak bilim ve din konularını işlemiş. Hiç sıkılmadan ilerlediğim muazzam bir kitaptı.
Fransız Teğmenin Kadını
Fransız Teğmenin KadınıJohn Fowles · Ayrıntı Yayınları · 20202,390 okunma
184 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Kadının Adı Yok toplumda kadının bireysel ve toplumsal hayatta yaşadığı zorlukları anlatıyor. Kadınların hangi yaşta olursa olsun asla özgür yaşayamadığı her konuda geri plana atılarak sesinin duyulmadığını görüyoruz. Kitap sade akıcı basit şekilde ilerliyor ama anlattıkları aksine çok dolu ve önemli şeyler. Karakterimizin çocukluktan bu yana her ilişkisinde yaşadıklarını ve kendini bulma ve kendi olma çabasına tanık oluyoruz. Çocuk ebeveyn ilişkilerinin hayatta her ilişkinin temelini oluşturduğunu bir kez daha gösterdi bana bu kitap. Kahramanımızın hayattaki özgürlük mücadelesini okumak keyifliydi. Ama bunun yanında kitabın benim için olumsuz yanlarının da olduğunu söylemeliyim. İlişki veya evlilikte eşlerin birbirine davranışlarını saygısız buldum ve okurken hoşuma gitmedi. İyi ve kötü yanları elbette olacak ama verdiği mesajlarla güzel bir kitaptı kesinlikle.
Kadının Adı Yok
Kadının Adı YokDuygu Asena · Doğan Kitap · 06,4bin okunma
120 syf.
·
Puan vermedi
·
25 saatte okudu
Yazardan daha önce üç kitap okudum ve hepsini de beğendim ve tarzını seviyorum. Elia ile Yolculuk anı türünde bir kitabı Livanelinin. Romanlarından aldığım tadı bu kitabında bulamadım ne yazık ki. Anlattığı hikayeler kahramanlar beni etkilemiştir hep, Elia karakteri öyle olmadı benim için. Ünlü yönetmen ve yazar Elia Kazan’ın hayatı, yazar ile arkadaşlığı sonunda da Elia’nın geçmişine anne babasına dair izler görebilmek amacıyla Anadolu’ya yaptıkları yolculuk anlatılıyor kitabımızda. İçinde çizimlerin de olduğu kitap Livaneli’nin alışılmış üslubuyla birlikte oldukça akıcı olmuş. Ama içerik bakımından beni tatmin etmedi. Romanlarına öncelik vereceğim.
Elia ile Yolculuk
Elia ile YolculukZülfü Livaneli · Karakarga Yayınları · 202010,8bin okunma
192 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
7 günde okudu
Kitabı günde yirmi sayfa okuyarak sindire sindire ilerledim. Bu yirmi sayfayı da herhangi bir roman okuyor gibi okuyamadım tabi ki. Bir cümle okudum, durdum, düşündüm, dalıp gittim, cümleyi yeniden okudum. Sonra hızlı okumaya başladığımı fark ettiğim anda bir şeyler kaçıracağım endişesiyle yavaşladım tekrarladım aynı yerleri. Okuma şeklim tam olarak buydu, düşündürücü ve bir hayli yorucu, ama sonuna kadar değdi. Doydum diyebilirim bu kitaptan sonra. Felsefe-düşünce türündeki kitabımız Çürümenin Kitabıyla sizde hayat hakkında düşünüp birçok şeyi sorgulayabilirsiniz. Ben okudum bitti mi hiç sanmıyorum anlayamadığım çok fazla şeyin kaldığını biliyorum ama anladıklarım çok fazla ve değerli. Tavsiye ediyorum.
Çürümenin Kitabı
Çürümenin KitabıEmil Michel Cioran · Metis Yayınları · 202110,3bin okunma
656 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
12 günde okudu
Annesiz babasız, ablası tarafından büyütülen Pip’in hikayesini okuyoruz Büyük Umutlar’da. Pip yalnız kenara itilmiş bir çocuk, konuşabildiği ve sevdiği sadece bir kişi var, ablasının kocası Joe. Demir ustası olan Joe da aynı Pip’in saflığına sahip bir karakter. Joe ile Pip’in ilişkilerini okumak, o samimiyeti hissetmek beni çok duygulandırdı ve hoşuma gitti. Pip büyüdükten sonra kim tarafından bırakıldığını bilinmeyen bir miras kalıyor kendisine ve zengin oluyor, hayali olan beyfendi olma yolunda Londra’ya gidiyor. Pip Londra macerasında hayatını tekrar gözden geçirip, geçmişe dair yaptığı hataları, pişmanlıkları görecektir. Hep bir çaba ve umutlara tutunarak ilerleyen Pip’in o büyük umutlarının hiç de tahmin ettiği şekilde gerçekleşmediğini göreceğiz. Klasikler her zaman güçlü karakterlerle öne çıkar, Büyük Umutlarda’da öyle olmuş. Pip çok güçlü ve etkili bir karakter, asla unutamayacaklarım arasına girdi, okumadığım zaman merak edip hemen okuma isteği duydum hep. Tavsiye edilir, keyifli okumalar.
Büyük Umutlar
Büyük UmutlarCharles Dickens · Can Yayınları · 202014,2bin okunma
Reklam
120 syf.
·
Puan vermedi
·
4 günde okudu
Ecce Homo Latince de “İşte İnsan” anlamına geliyor. Dövülmüş, bağlanmış İsa'yı öfkeli kalabalığa sunan Pontius Pilatus tarafından İsa'yı kastederek söylenmiş vurgulu cümle. Kitaba adını veren ve ilgimi çeken bu ifadeyi açıklayarak başlamak istedim. Peki Ecce Homo’da ne okuyoruz biz? Bu kitapta Nietzsche o güne kadar yazdığı yapıtları aracılığıyla özyaşamöyküsünü anlatıyor. Kitaplarının ortaya çıkış sebepleri içerikleri hakkında bilgiler ediniyorsunuz. “Neden Böyle Bilgeyim?”, “Neden Böyle Akıllıyım?”, “Neden Böyle İyi Kitaplar Yazıyorum?”, “Neden Bir Yazgıyım Ben?” gibi başlıkları bulunan bölümlerle karşılaşınca önce şaşırmadan edemedim. Ancak Nietzchenin son yazdığı kitabı olduğunu öğrenince normalleşti benim için. Kısa ama yoğundu çok zevk aldım mı maalesef hayır. Nietzsche’yi ilk okuyacak arkadaşlar için tanımak amacıyla tavsiye ediliyor ancak ben öyle düşünemedim, farklı kitaplarını okuduktan sonra Ecce Homo’yu okursanız daha verimli olacak diye düşünüyorum. Keyifli okumalar.
Ecce Homo
Ecce HomoFriedrich Nietzsche · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20159,7bin okunma
216 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
5 günde okudu
Tokyolu bir ailenin çocuğu olan isimsiz anlatıcımız evden ayrılıyor ve kendini madenci olma yolunda ilerlerken buluyor. Varlıklı ve kibar gencimiz alışılmışının dışında sefil, kir pas içindeki kendine yabancı bir hayatla tanışacaktır. Kitabın yarısında bakır madenine gittikleri yolculuk diğer yarısında ise maden ocağında yaptığı yolculuğu okuyoruz. Kitap biraz durağan ilerliyor, olay beklemeyelim. Daha çok kahramanımızın gözlemlediği ortam, kişiler, çevre, hayat koşulları hakkında ve en çok da kendi yaşamı ile ilgili düşüncelerini, sorgulamalarını okuyoruz. Anlatım samimi, duygular geçiyor. Çok sevdim ben genç madencimizin yolculuğunu, tavsiye ediyorum.
Madenci
MadenciNatsume Soseki · Jaguar Kitap · 20181,043 okunma
224 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
En Mavi Göz’de bir çocuğun gözünden, ayrımcılığı, ırkçılığı, dışlanmayı, toplumun güzellik algısı kalıpları yüzünden kendinden nefret etmesininin sonuçlarını okuyoruz. Pecola siyahi bir kız çocuğudur. Hiç kimse tarafından sevilmeyen, suçlu görülen bir kız çocuğu. Romanda ırkçılık, aile içi şiddet ve ensest konuları hakim. Bazı yerlerde okumakta zorlandım. Duyduğumuz, tanık olduğumuz, izlediğimiz bu olayların okurken de bu kadar etkileyici ve gerçekçi olması şaşırttı beni. Bu da yazarın iyi anlatımını gösteriyor. Kitap mevsimlerden ismini alan bölümlerden oluşuyor. Olaylar değişiyor ancak sonunda yine Pecola’ya bağlanıyor. Bazen bölümler arasında anlayamadığım kaçırdığım yerler oldu maalesef. Bunu da kendi açımdan olumsuz bir durum olarak yorumlayabilirim. Pecola’nın horgörülmesinin, acı çekmesinin yanında çevresindeki insaların suskunluğu, görmezliği, kayıtsızlığı daha da katlanılmaz oluyor. Kitapta beni çok fazla etkileyen bölümden biraz alıntı bırakmadan geçemeyeceğim: “Hepimiz -onu tanıyan herkes- pisliğimizi ona silerek temizledikten sonra çok erdemli hissettik kendimizi. Onun çirkinliğinin üstüne bindiğimizde hepimiz çok güzeldik. Sadeliği bizi süsledi, suçu günahlarımızdan arındırdı, çektiği acı sağlıkla ışıldamamızı sağladı, acayipliği sayesinde mizah anlayışımız var zannettik. Onun konuşamaması kendimizi dilbaz sanmamızı sağladı. Yoksulluğu bizi bonkör kıldı…”
En Mavi Göz
En Mavi GözToni Morrison · Sel Yayınları · 20181,970 okunma
210 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
5 günde okudu
Çin edebiyatından okuduğum ilk eser Yaşamak. Çokça rastlıyordum kitaba son dönemde okunması bir hayli fazlaydı bu da beni daha da meraklandırdı. Kitap kesinlikle beklentimi karşıladı, çok etkiledi beni. Çok akıcıydı, bu kadar sade cümleleri okuyup da derinden etkilenmek çok etkileyiciydi benim için. Bizi etkileyen bu şey hiç kuşkusuz anlatılanlar. Kitapta Fugui isimli kahramanımızın hayat hikayesini okuyoruz. Öyle bir hikaye ki yaşamak desek bu nasıl yaşamak diye sormadan edemiyor insan. Hayatın içinde mutluluk, mutsuzluk, acı, sevinç, doğum, ölüm her şey var evet ama Fugui’nin hayatındaki anlık mutluluklar bile yüreğimizde bir burukluk bırakıyor. Tüm karakterler samimi ve okura geçiyor. Hala okumadıysanız geç kalmayın derim.
Yaşamak
YaşamakYu Hua · Jaguar Kitap · 201633,1bin okunma
192 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
8 günde okudu
Yazarın okuduğum ilk eseri Zamanımızın bir kahramanı. Kitapta Peçorin adlı kahramanımızın günlüğünü okuyoruz. O dönem karakterin kötü ve ahlaksız olduğu, örnek gösterilemeyeceği eleştirilerine karşı yazarımız Peçorin’i her dönemde var olacak bir kahraman olarak tanımlıyor kitabın önsözünde. Şöyle diyor kendisi için: “O sadece, çağdaş bir insanı kendi anladığı gibi, kendi gördüğü gibi çizmeyi eğlendirici buldu.” Bize de bu kahramanı tanıma fırsatını verdi. Kitap çok akıcı ilerliyor ve Peçorin’in aşk, mutluluk, mutsuzlukluk, ölüm, hayat hakkında düşüncelerini aktarıyor. Altını çizdiğim çok güzel cümleler vardı. Mihail Lermontov’un dediği gibi zamanımızın bir kahramanı gerçekten bir portredir ama tek bir kişinin portresi değildir; kuşağımızın gittikçe artan kötülüklerinden yaratılmış bir portredir. Güzel bir Rus klasiği okudum, tavsiye ederim.
Zamanımızın Bir Kahramanı
Zamanımızın Bir KahramanıMihail Yuryeviç Lermontov · Can Yayınları · 20204,428 okunma
209 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.