Cumhuriyet döneminde Yunan mitolojisine dayanan şiirler, tiyatro ve opera eserleri bile yazdırıldı. Bunun sadece tarihle ilgili olduğunu sanmayalım. Müzikte de Osmanlı mirası yasaklandı. Mısır filmlerinin 1950'lerden itibaren ülkemizde popüler hale gelmesinin, Ümmü Gülsüm ve Abdülhalim Hâfız gibi Mısırlı şarkıcıların bizim şarkıcılarımız kadar meşhur olmasının, sonuçta arabesk müziğin ortaya çıkış sebebi tek parti döneminde uygulanan Osmanlı müzigi yasağıdır. Çünkü o dönemin tek iletişim aracı olan radyoda da Osmanlı müziği yasaktı. 1924'ten itibaren okullardaki müzik derslerinden ve konser salonlarından da kendi öz müziğimiz kovuldu. Bu nedenle Türk halkı yalnızca Arap radyolarından Osmanlı müziği demek olan makam müziğini dinleyebiliyordu.
Ayni tasfiye, Arap dünyası ve Balkanlar gibi eski topraklarımızda da son hızla yapıldı. Bu tasfiyenin, bağları koparma, bin yıllık ortak mirası yok etme ve bunun yerine milletleri bin yıl öncesinde kalmış ve müslüman olmayan "atalar"a bağlama çabasının amacı neydi acaba? Cevap açık: hem Arap dünyasını, hem islâm dünyasını, hem Balkanlar'ı, hem de Türkiye'yi birleştiren islâm ve onun son büyük temsilcisi Osmanlı'yı unutturmadır.