"Beni çağırdığını bir defa duyabilsem
Avuçlarımda ateş, yorgun gözlerimde nem
Aşarak denizleri bir gün kapına gelsem
Başımı duvarlara vurup ölsem diyorum"
Ümit Yaşar Oğuzcan
Bir karanlık geliyor yokluğunun ardından
Ne zaman güneş batsa bu son gecem diyorum
Vazgeç yalan dünyanın köhne saltanatından
Yetişir bunca keder, bunca elem diyorum
Her şey sağır içimde ne şiir ne musiki
Dünyadan bezginliğim dünyalar kadar eski
Öylesine çözülmüş, öyle dağılmışım ki
Bu ne bitmez ayrılık bu ne özlem diyorum
Beni çağırdığını bir defa duyabilsem
Avuçlarımda ateş, yorgun gözlerimde nem
Aşarak denizleri bir gün kapına gelsem
Başımı duvarlara vurup ölsem diyorum
Bir Gün Kapına Gelsem
Bir karanlık geliyor yokluğunun ardından
Ne zaman güneş batsa bu son gecem diyorum Vazgeç yalan dünyanın köhne saltanatından
Yetişir bunca keder, bunca elem diyorum.
Her şey sağır içimde ne şiir ne musiki
Dünyadan bezginliğim dünyalar kadar eski
Öylesine çözülmüş, öyle dağılmışım ki
Bu ne bitmez ayrılık, bu ne özlem diyorum.
Beni çağırdığını bir defa duyabilsem
Avuçlarımda ateş, yorgun gözlerimde nem
Aşarak denizleri bir gün kapına gelsem
Başımı duvarlara vurup ölsem diyorum.
Ümit Yaşar Oğuzcan
Bir karanlık geliyor yokluğunun ardından,
Ne zaman güneş batsa bu son gecem diyorum,
Vazgeç yalan dünyanın köhne saltanatından,
Yetişir bunca keder, bunca elem diyorum.
Her şey sağır içimde ne şiir ne musiki,
Dünyadan bezginliğim dünyalar kadar eski,
Öylesine çözülmüş, öyle dağılmışım ki,
Bune bitmez ayrılık bu ne özlem diyorum.
Beni çağırdığını bir defa duyabilsem,
Avuçlarımda ateş, yorgun gözlerimde nem,
Aşarak denizleri bir gün kapına gelsem,
Başımı duvarlara vurup ölsem diyorum.
“ Öylesine çözülmüş, öyle dağılmışım ki
Bu ne bitmez ayrılık bu ne özlem diyorum
Beni çağırdığını bir defa duyabilsem
Avuçlarımda ateş, yorgun gözlerimde nem Aşarak denizleri bir gün kapına gelsem
Başımı duvarlara vurup ölsem diyorum.. ”
Beni çağırdığını bir defa duyabilsem
Avuçlarımda ateş, yorgun gözlerimde nem
Aşarak denizleri bir gün kapına gelsem
Başımı duvarlara vurup ölsem diyorum
Beni çağırdığını bir defa duyabilsem
Avuçlarımda ateş, yorgun gözlerimde nem
Aşarak denizleri bir gün kapına gelsem
Başımı duvarlara vurup ölsem diyorum.
Beni çağırdığını bir defa duyabilsem
Avuçlarımda ateş, yorgun gözlerimde nem
Aşarak denizleri bir gün kapına gelsem
Başımı duvarlara vurup ölsem diyorum
...
Öylesine çözülmüş, öyle dağılmışım ki
Bu ne bitmez ayrılık bu ne özlem diyorum
Beni çağırdığını bir defa duyabilsem
Avuçlarımda ateş, yorgun gözlerimde nem
Aşarak denizleri bir gün kapına gelsem
Başımı duvarlara vurup ölsem diyorum
~
Sen eksik yarım, yarınım
Sabahlarıma doğan nazlı güneşim
Son baharımda açan narin çiçeğim
Hayatımın yaşam pınarı
Bir gün çıksam yurdumdam
Karanlığımdan, acılarımdan
Bir karanlık geliyor yokluğunun ardından
Ne zaman güneş batsa bu son gecem diyorum
Vazgeç yalan dünyanın köhne saltanatından
Yetişir bunca keder, bunca elem diyorum
Her şey sağır içimde ne şiir ne musiki
Dünyadan bezginliğim dünyalar kadar eski
Öylesine çözülmüş, öyle dağılmışım ki
Bu ne bitmez ayrılık bu ne özlem diyorum
Beni çağırdığını bir defa duyabilsem
Avuçlarımda ateş, yorgun gözlerimde nem
Aşarak denizleri bir gün kapına gelsem
Başımı duvarlara vurup ölsem diyorum
Ümit Yaşar Oğuzcan