80 syf.
10/10 puan verdi
İntihar eden 16 yaşında bir genç kadın. Goethe’den alıntılar yapan 41 yaşında bir rehinci. Ve hüznün hikayesi. 20 günde yazılmış, 2 yıllık bir hikayeyi 2 saatte anlatan bir eser. Sinemada tek planda çekilmiş bir sahne gibi adeta. Oturup okumaya başlayıp bitirinceye kadar gözlerinizi kırpmamanız gereken bir eser aynı zamanda. Sadece anlatılanları
Uysal Kız
Uysal KızFyodor Dostoyevski · Can Yayınları · 20238,4bin okunma
136 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
7 saatte okudu
Victor Hugo'dan kısa sayılabilecek ama insanda çok derin izler ve düşünceler bırakan bir eser. Bir idam mahkumunun, mahkumiyetinden, giyotinle idam edilişine kadar geçen zamandaki iç dünyasını yansıtan muhteşem bir kitap. Yazar burada, bu durumdaki bir insanın yaşayabileceği duyguları belkide en hafif şekliyle bize yansıtıyor. Çünkü böyle bir olayda insanın soğukkanlı ve her şeyi kabullenişi gibi bir duygu seli içerisinde olması mümkün değil. Örneğin: ölümüne saatler kala insan, bırakın rüya görmeyi uyuyamaz bile. O yüzden de buradaki anlatım bana göre o insanın yaşayabileceği en hafif iç duygularıdır. Ama buna rağmen, bu kadar hafif anlatım bile okuıyucu üzerinde, acı bir duygusallık ve idam karşıtlığı sağlamaya yetiyor. Zaten yazarında vermek istediği mesaj idamın ne kadar acı ve gereksiz bir ceza olduğunu bildirmektir. Bunda da insan vicdanında başarıya ulaşıyor ama gerçek dünya da maalesef dileği gerçekleşmiyor. Çünkü dünyanın bir çok ülkesinde her gün bu acılar yaşanmaya devam ediyor. Ben kitabı, insanın iç dünyasında gerçekten derin izler bırakan bir kitap olarak değerlendiriyorum ve kesinlikle okunmasını tavsiye ediyorum.
Bir İdam Mahkûmunun Son Günü
Bir İdam Mahkûmunun Son GünüVictor Hugo · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2023122bin okunma
Reklam
106 syf.
10/10 puan verdi
·
3 günde okudu
Bize ‘Ölmek mi kolay, beklemek mi? ya da ‘Ölmeye hazırlıklı mıyız?’ sorularını sorduran kitaba kalbimde oda kurdum, çatı katında ve yeri hiç değişmeyecek. Okuduğum her kitaptaki kahramanla empati kurma hastalığım bu kitapta hiç içime yaramadı. Önsöz’den başlayarak yaklaşık 30.sayfada başladı kalp atışlarımın yan odadan duyulması :)) Günümüz ‘tecavüz suçlarına idam cezası gelsin’ fikrini savunan ben, mahkumun işlediği suçu, cezasını çekmesi gerektiği, fiilinin ne olduğu ya da yanlışlığını düşünmeden, başından son ana kadar duygusal parçalanmaları benliğimde hissettiğim bir okuma oldu. İdam cezasından çok bu durumu merasim haline getiren kesimi, günümüz insanına benzetmemek aptallık olur. Nerde acı çeken, derdini anlatamayan bir insan görseler ellerinden hiç bırakamadıkları telefonlara saldırıp kendilerine gıpta etmelerini istedikleri takipçileriyle paylaşır ve bundan haz alan kesim vardır ya, aha işte tam da bunu kastediyor Hugo. 26 yaşında bu kitabı yazarken böyle dâhi insan sarraflığı,yüzyıllar sonra bile insanın değişemeyeceğini benzersiz örneklerle insana düşündürmesinin başarısına şapka çıkarmamak mümkün değil. Gerçekten tüm cezalar kalkmalı mı, tüm suçlular rehabilitasyonla iyileşebilir mi? Bu soru için henüz kafamda net bir cevap oluşmasa da, kitabın ben de bıraktığı tat hep farklı kalacak. Ama umarım belirtilmeyen suç cana ya da ırza geçme değildir. O zaman idam cezasına olumlu baktığımı söylemeden edemeyeceğim. Saat 4, kalem kağıt sustu, giyotin konuştu ve Halk coştu, merasim bitti...
Bir İdam Mahkumunun Son Günü
Bir İdam Mahkumunun Son GünüVictor Hugo · MaviÇatı Yayınları · 2018122bin okunma
138 syf.
10/10 puan verdi
·
21 saatte okudu
Victor Hugo’nun “Bir İdam Mahkumunun Son Günü” adlı kitabını, Okan Şenozan’ın sesinden dinledim. Okan Şenozan kitabı seslendirirken, adeta içindeymişim gibi hissettim; kitabı bana yaşattı. Ses tonu ve okuma tarzı ile daha çok keyif aldım, diyebilirim. Kitaptaki idam edilecek adamın o anki düşünceleri, duyguları, psikolojisi gerçekten üzücü. O an yaşama umudunu görüyorsun, ama aslında o an ne kadar aciz olduğunu da hissediyorsun. Elinden hiçbir şey gelmediğini, her şeyin sadece bir yasaya, bir söze bağlı olduğunu… Başka birinin hayatını almak bu kadar kolay ve basit olamaz, değil mi? İdam edilecek kişinin fikirlerini, duygularını dinlemeden, hayatını elinden almak… Bence her kim olursa olsun, ne suç işlemişse işlesin, idamı hak etmiyor. İdam, insan dışı bir şey. İnsanın vicdanı nasıl el veriyor bir canı almaya? Ağır suçlara ağır cezalar verilsin, ama idam verilmesin, kimse öldürülmesin. Kitabı beğendim ve tavsiye ediyorum! Okuyacak olanlara keyifli okumalar dilerim, sevgili 1K!
Bir İdam Mahkumunun Son Günü
Bir İdam Mahkumunun Son GünüVictor Hugo · Bilgi Yayınevi · 2020122bin okunma
80 syf.
8/10 puan verdi
·
4 saatte okudu
Sevgisizlik, insanı ölüme bile götürür.
Dostoyevski'nin bir gün gazetede elinde ikonu ile intihar eden genç bir kız üzerine okuduğu bir haberden esinlenerek yazdığı öykü. * Dostoyevski hikayeye başlamadan önce okuyucularından ilk defa bir öykü yazacağı için özür diliyor ve hoşgörü beklediğini kaleme alıyor. Dostoyevski bu eseri yazarken Victor Hugo 'nun Bir İdam Mahkumunun Son Günü adlı şaheserinden etkilendiğini net bir şekilde belirtiyor. * Kısa ama etkileyici olan bu kitap evli bir çiftin hayatlarının iletişimsizlikle ne hale geldiğini anlatıyor. Başlıktada belirttiğim gibi "Sevgizilik,insani ölüme bile götürür "
Uysal Kız
Uysal KızFyodor Dostoyevski · Can Yayınları · 20238,4bin okunma
·
Puan vermedi
Kitabı okurken bir an için durup “Ne yani ben şimdi bir suçluya sempati mi duyuyorum ?” diye düşünüyorsunuz fakat hayır, bu sempati değil yazının gücüyle okuyucuya hissettirilen bir empati duygusudur. İdam mahkumunun hislerini birinci tekil kişi ağzından aktararak okuyucuya bu acılı duyguları son ana kadar gerçekçi bir şekilde hissettirmiştir. Hikayenin geçtiği Bicetre Hapishanesi’nin koşulları ve oradaki mahkumlara yapılan muameleler tamamen insanlık dışıdır. Eserin geçtiği yeri ana hatlarıyla birlikte düşününce Victor Hugo’nun Bicetre Hapishanesi’ni seçmesi tesadüf gibi gözükmüyor . Keyifli okumalar...
Bir İdam Mahkûmunun Son Günü
Bir İdam Mahkûmunun Son GünüVictor Hugo · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2023122bin okunma
Reklam
1.000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.