Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Unutmayın: imâna delil aramak deliliktir. Imâna delil aranmaz. Iman edilir, o kadar. Delil arandığı zaman, peygamber sözüne değil, bulduğun delillere inanırsın ki onun adına deneysel bilgi denir, iman denmez.
Peki seviyorsun da sevdiğin gibi olmak için ne yapıyorsun? Sevgi; ölçüsü, tartısı fedakârlık olan bir varlıktır.
Reklam
Rûhum sana âşık, sana hayrandır Efendim, Bir ben değil, âlem sana kurbandır Efendim.
herkes bizi "maymun çocuğu" yapmaya çalışıyor. Kusura bakmasınlar, ben peygamberzâdeyim, ben insanoğluyum, onlar "maymunoğlu" ise güle güle kullansınlar.
Sayfa 149
Oysa sevmek -sacayağının üçüncü ayağı vermek mesleğidir. İstemek bile sevgide olmaz. O beni sevsin, diye istiyorsan, bilmiş ol ki sen onu sevmiyorsun, onun seni sevmesini seviyorsun. Onu sevmiyorsun, dikkat et! Ben ona ne verebilirim, diye soruyorsan; güler yüzün, bir tatlı dilin de mi yok canım? Onu ver! İşte ne verebilirim diye düşünmeye başladığın zaman, sevmeye başlamışsın demektir. Ve bilmiş ol ki, o da seni mutlaka sever. Seviyordur, sevmeye başlamıştır. Bunun için mutlaka, göz temâsı, ten temâsı gerekmez! Düşünce, his, duygu temâsı yeterlidir.
Vedâlar gözüyle sevenler içindir. Çünkü gönülden sevenler ayrılmaz.
Reklam
Topraktan geldik, toprağa gidiyoruz (!)
Hani maalesef, Batı filmlerinin cenaze merasimlerinden esinlenerek bazen diyoruz ya, "Topraktan geldik, toprağa gidiyoruz" diye. Topraktan gelip toprağa giden sadece bedendir, ben değilim. Kul, Allah'tan gelir, Allah'a gider. Topraktan gelip toprağa giden sadece maddedir ama insan maddeden ibaret değildir. Bunlar önemli noktalar...
Sayfa 14
Reklam
Tasavvuftaki, iki kanat ya da insanı yürüten iki bacak misali olan iki unsurun biri sohbet, biri hizmettir. Hatta hizmet, sohbete vesile olmaya yaradığı için makbuldür. Yani o zaman, sohbet en önemlisidir.
Muhabbet ne demektir?
Biz muhabbet kelimesini, "konuşmak ve sohbet" olarak anlıyoruz. Muhabbet kelimesi lügat mânâsı itibariyle "hubb," yani "güzel" kelimesinden türemiştir. "Muhabbe," karşındakini güzel görmek demektir. Karşılıklı olarak birbirini güzel görmeye "muhabbe" denir. İnsanlar da güzel gördükleri kimselerle konuşurlar, bunun için biz "konuşma"nın adını "muhabbet'e çevirmişiz. Aslında kelimenin lügat mânâsı "sevişme" demektir. Karşındakini sevme ve onun tarafından sevilme demektir muhabbet.
Sayfa 15
Muhabbetin göstergelerinden biri, sevdiğinin adı geçtiğinde halinde değişiklik olmasıdır.
Semâ ; güzelliği seyredip Hak yoluna çağırmak için, hal ehli olan kişilerin kalplerinden pislikleri temizleyen ve o pislikleri dökmeye yarayan faraş gibidir. Her şeyi inkâr etmeyi kendine meşrep edinmiş münkirlerin indinde semâ haramdır. Aşkı kendine mezhep edinmiş kişilerin nazarında semâ helâldir.
...günümüzdeki modalardan biri de şu: " Ben Kur'ân-ı Kerîm'i okurum. İslâm'ı anlarım." Anlayamazsın,öğrenemezsin. Kur'ân-ı Kerîm, Müslümanlık öğreti kitabı değildir; ana prensipler kitabıdır... ...Kur'ân-ı Kerîm de, lâteşbih, anayasa gibidir. Kur'ân-ı Kerim'i okuyarak İslâm'ı öğrenemezsin. En basitinden, namaz kılmayı öğrenemezsin.Allah "secde et" diyor.Secdenin şeklini nereden biliyoruz, yazmıyor orada... ...Dolayısıyla Kur'ân-ı Kerim okuyarak İslâm'ı, Mesnevî-i Şerif okuyarak da Hz. Mevlânâ'yı öğrenemezsin...
Sayfa 123 - Sufi KitapKitabı okudu
249 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.