Bıraktım esinlere kendimi
Senin sesinle dopdolu
Güzelliğinle esrik
O zaman
Ne bir taş kaldı
Elimi sürmediğim
Ne de bir çiçek
Derilmedik...
bıraktım esinlere...
Bıraktım Esinlere
"Seni görünce
Yürek diye taşıdığım
O şeyin
Aslında boş bir kuyu
Olduğunu anladım
...
Senin elinde
Yüreğime inip çıkan
Bir kova vardı"
Sayfa 49
Yüreğine iniyorum
Bir dag yolundan
Engin bir
Denize iner gibi
Bağlarında üzümler
Salkım salkım
Ne bir bekçi var
Ne de duvar...
Bıraktım Esinlere Kendimi
Bıraktım esinlere kendimi
Senin sesinle dopdolu
Güzelliğinle esrik
O zaman
Ne bir taş kaldı
Elimi sürmediğim
Ne de bir çiçek
Derilmedik...
Bıraktım esinlere kendimi
Alnının bir
Çizgisine sapıp
Yürümeye başladım
Derinliğini duydum
Uçurumların
Ve dağların
Yüceliğini...
Bıraktım esinlere kendimi
Güneyi bulmuş
Göçmen kuşların
Sevinciyle
Gördüm ne varsa
Kitapların görmediği...
Sayfa 50 - Bilgi yayın eviKitabı okudu
Bıraktım esinlere...
Bıraktım esinlere kendimi
Alnının bir
Çizgisine sapıp
Yürümeye başladım
Derinliğini duydum
Uçurumların
Ve dağların
Yüceliğini...
Sayfa 1981Kitabı okudu
Bıraktım esinlere kendimi
Senin sesinle dopdolu
Güzelliğinle esrik
O zaman
Ne bir taş kaldı
Elimi sürmediğim
Ne de bir çiçek
Derilmedik . . .
Bıraktım esinlere kendimi
Köpüren bir
Akarsudaki yaprak
Dağ başında yanan
Bir ateştim ki ben
Kimseyi aydınlattığım
Görülmedi
Ya da bir deniz kabuğu
Kayaların altında
Akıntıda boğuk boğuk
Seslenen
Pusulasız bir
Kaptan ya da
Yüreği ne yana dönerse
Oraya seyreden
Sayfa 47 - bıraktım esinlere… / 1981Kitabı okudu