Öncelikle korkmadığımı söyleyerek başlamak istiyorum yazıma :D
Ayrıca bu konudan güzel bir seri de çıkarmış. Hatta dizi uyarlaması bile yakışır yani :))
angelssbooks.blogspot.com.tr/2015/08/kafes-b...
Kafes, benim için çokta iyi bir kitap değildi. Korku kitabıydı ve korku kitaplarıyla aram çok iyi olmasa da, çok korkmadım. Ki bu benim için iyi kitap için kötü bir şey. •
Kafes tek kitap. Yani devamı yok. En azından ben öyle biliyorum. Ve bence Malerman, tek kitaplık bir kitabın bitmemesi gereken bir şekilde bitirmiş kitabı. Yani çoğu şey açıklamaya kavuşmamıştı. •
Ve bence kitabın ismi 'Kuş Kutusu' olmalıydı. Yani her ne kadar orijinal ismi 'Bird Box' yani 'Kafes' olsa da kitapta geçen anlamı tam olaram bu değildi. •
Kitaptaki asıl konu çok kısaydı ve sürekli geçmiş anlatılmıştı. Bu da benim çok hoşuma gitmedi doğrusu.
“Beni dinleyin. İkinizin de daha önce hiç görmediği bir yere gidiyoruz. Evden daha önce hiç olmadığı kadar uzaklaşacağız. Dışarıda eğer beni dinlemezseniz hepimizin canını yakacak şeyler var.”
1. To kill a mockingbird
2. The vow
3. Little children
4. Reservoir dogs
5. Leon: The professional
6. Witness for the prosecution
7. Rear window
8. The usual suspects
Gerçekten tam bir gerilim romanı. Filmi de çıktı "Bird Box" . Filmini de izledim. Kitaptaki gerilimi aynen filmde de hissedebildim. Benim çok başarılı bulduğum bir eser. Hem kitabı okumanızı hem de filmi izlemenizi tavsiye ediyorum.
Josh Malerman'ı "Kırmızı Piyano" isimli kitabıyla tanıdım. Kırmızı Piyano'yu sıkılmadan okudum ve beğendim.
Daha sonra aynı yazarın "Gölün Dibindeki Ev" isimli kitabını okuma fırsatım oldu ancak kitabın sonunu zar zor getirdim ve okuduğum en kötü kitap olduğunu söyleyebilirim, o kitaptan sonra Josh Malerman'a karşı biraz ön yargılıydım ve okumayı da düşünmüyordum, ta ki "Bird Box" isimli filmi izlemeye karar verene kadar. Filmi izlemeye karar verdim fakat filmi araştırırken öğrendim ki film bir kitaptan uyarlamaymış ve kitabin yazarı da Josh Malerman imiş ve daha da ilginci bu kitap benim kitaplığımda varmış.
Velhasıl ön yargımı bir kenara bırakıp filmden önce kitaba başladım.
Kitabın dili gerçekten sade ve akıcı, korku romanı diyemem ama gerilim romanı olduğu kesin.
Neticede okuduğum üçüncü Malerman kitabı oldu ve içlerinden en beğendim kitap buydu.
Kısaca konusuna da değinmek gerekirse, insanlar gözlerini açtıkları anda gördükleri bir yaratık sebebiyle akıllarını kaçırıp birbirlerini öldürüyorlar ve kimse bunların ne olduğunu, nereden geldikleri bilmiyor zira gördükleri anda akılları başlarından gidiyor. Böyle bir dünyada Malorie ve iki çocuğu yaşam mücadelesi veriyor. Kitap iki zaman dilimi halinde ilerliyor bir kısımda her şeyin başladığı ilk zaman diğer kısımda olaylardan 4 yıl sonrası anlatılıyor.
Genel anlamda beğendiğim bir kitap oldu, okumayı düşünenlere tavsiye ederim ayrıca kitabın uyarlama filmini de öneririm
"Sakın gözlerini açmayın"." O sizin en büyük korkunuza dönüşür"."Eğer bir ses duyarsanız,bana söyleyin..."
Kitabın senaryoya dönüşmüş hali de Netfix'de "Bird Box" yani "Kuş Kutusu" (kafesi anlamında)olarak geçiyor..."Dehşet verici değil ama neden olmasın?"...