Yazarın deyimiyle "kısa otobiyografik öyküm" adlı ilk kısım, nazi almanyasında yahudi kamplarını, yazarın birebir yaşantısıyla anlatıyor. Yazar Frankl bu kamplarda esir olmadan önce halihazırda bir psikiyatrist olduğundan ötürü, yaşadıklarını ve gördüklerini genel olarak ruhsal açılardan ele alıyor. Esir düşmeden once Logoterapi üzerine
Walter Benjamin'in 19. yy Parisi'ni aydınlatmak için Charles Baudelaire'in şiirinden yararlandığı gibi biz de bugünkü tarihsel dönemle ilgili eleştirel bir içgörü ve bilgi elde etmek için filmlerden yararlanabiliriz. Filmler tarih, sosyal teori ve eleştirel olan medya/kültür araştırmalarıyla birlikte isabetli bir biçimde kullanıldıklarında,
Maskeyi hep istediği zaman çıkarabileceği bir şey olarak düşünmüştü. Maskenin yüzünü ele geçirebileceği olasılığını aklına getirmemişti bile. Maske zamanla yüzüne işlemiş olabilirdi. Kendini kendi elinden kaçırmıştı belki de.