Ne acıyı, ne zevki, ne korku, ne dehşeti ne de pişmanlık olsun, hiçbirini tek ve ayrı hissetmiyordum, hepsi iç içe geçip erimişti; sadece yaşadığımı ve nefes aldığımı hissediyordum.
Akan yansıyan sular gibi hiçbir şeyin tutsağı olmadan, hiçbir yerde köklenmeden, kayıp gidiyordum ve bu soğukluğun ölüme, cesede benzer bir yanının olduğunu çok iyi biliyordum.