Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Mihriban Yıldırım

Mihriban Yıldırım
@catlovingirl
352 syf.
·
Puan vermedi
Yarım Ay
Yarım AyHarun Candan
7.7/10 · 63 okunma
Reklam
352 syf.
·
Puan vermedi
Bu kitaptan yoğun bi edebi anlatım beklemeyin normal bi cinayet romanı bence. Kitap 351 sayfa ama 2 oturuşta rahatlıkla bitirilecek bi kitap. Sevgilisi öldürülen Can’ın, sevgilisinin katilini aramasını anlatıyor. (Bence Can benden bile paranoyak) Her şeyden, herkesten şüphe ediyor hiç sorgulamadan. Sonra eli hep boş kalıyor. Hatta katil sandığı kişiler ona yardım bile ediyor. Katili ararken olan olaylar çok akıcı ilgi çekici, cinayeti kimin ne için işlediğini en az Can kadar siz de merak ediyosunuz. Katil bulunsun artık ayyyy diyosunuz ama katilin kesin olarak belli olmasından sonrası maalesef çok çok kötü yazılmış. Harun Candan kitabı yazarken son 20 sayfada öldü de yerine başkası mı bu kitabı tamamladı diyebilirsiniz. Kötü, kalitesiz bi film gibi bitti. Sonu hiç olmamış bence kitabı buraya kadar getirebilen yazar çok daha iyi bi son yazabilirdi diye düşünüyorum. Kitabı okuyanlara da haksızlık!!! Puan: 2.5/5
Yarım Ay
Yarım AyHarun Candan · Doğan Kitap · 201763 okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
330 syf.
·
Puan vermedi
Bu kitap bir cinayetle başlıyor başta ay yine mi cinayet romanı demiştim ama öyle değilmiş. Kitabın başında bi cinayet işleniyor ve bu cinayet sebebiyle gazeteci kız ve Ahmet tanışıyor. Bu yüzden romanın neredeyse hepsi bu ikili arasında geçiyor. Cinayet filan olayların gerisinde kalıyor yani. Kitabın ilk bölümü Ahmet üzerinden gidiyor. 2.bölüm ise ikizi Mehmet. Ahmet gazeteci kıza Mehmet’in hikayesini anlatıyor. Neden bu kıza her şeyi anlattığını ne o biliyor, ne okurken biz. (En azından son bölüme kadar) Çünkü bir anda tanışılan bi insana anlatılıcak bi hikaye değil Mehmet’in hikayesi onu okurken anlarsınız. (Ama bi yandan sinirden kudurabilirsiniz de) Ahmet, kardeşinin hikayesini anlatırken günler geçiyor sürekli. Her gün biraz biraz devam ediyor anlatmaya. Mehmet’in hikayesi çok ilginç, hüzün dolu. Baya içine aldı kitap beni. Gazeteci kız gibi dinledim sanki hep Ahmet’in anlattıklarını. Mehmet’in hikayesinden hiç bahsetmiycem çünkü sizin okumanız lazım yoksa kitabın bi anlamı kalmaz. Size ne desem spoiler olur bu yüzden kendiniz okuyun. Kitabın sonu sarsıcı, sonuna kadar aaa bu muymuş olay demeyin çünkü son sayfaya kadar öğreneceğiniz bir sürü şey var. Kitabı kesin öneriyorum. Puan:5/5🤍
Kardeşimin Hikayesi
Kardeşimin HikayesiZülfü Livaneli · Doğan Kitap · 2019105,3bin okunma
240 syf.
·
Puan vermedi
Bu kitap Anadolu’nun bazı yerleri işgal edilince, kendini Yunan işgalinden korumak için İstanbul’a, uzaktan akrabalarının yanına gelen Mebrure’nin hayatını anlatıyor. Mebrure hiç parası olmadığı için ve babasını da Yunanlar esir aldığı için, çareyi bu akrabaların köşkünde buluyor, onlara mecbur kalıyor yani. Bu akrabalar ülkenin halinden bi haber sadece kendi hayatlarıyla ilgilenen, her gece bi eğlenti düzenleyen yazarın da bahsettiği gibi sözde kızlar ve onların acayip kardeşleri. Kitapta Mebrure başta sürekli kendi kendine savaş veriyor onlara benzememek için ama bu köşkte de kalmak zorunda çünkü gidicek başka hiç bi yeri yok. Evdekilerden, özellikle de Behiç’ten nefret ettim, okurken ne dediğimi anlarsınız. Huzursuz okudum ben kitabı çünkü evdeki olaylar beni baydı, insanlar uyuz geldi bırakmayı da düşündüm hatta. Ama yine de devam ettim sonuna yaklaştıkça güzelleşti, sonu filan çok vurucuydu bence. Yazarın dili güzel, eski Türkçeyle yazılmış. Uzun zamandır böyle bi kitap okumamıştım Anlamını bilmediğim kelime çok fazlaydı. O sözcüklerin yerini kendi anladığım sözcüklerle doldurmak için sayfanın altındaki yerden baktım sürekli o beni biraz yordu. Yaşanması muhtemel olayları anlattığı için beni huzursuz etti galiba, son kısımlar baya dram çünkü. Sinirlenmem diyen varsa okusun. Yine empati yeteneği güçlü olanları üzücek bi kitap. Puan:2/5 💔
Sözde Kızlar
Sözde KızlarPeyami Safa · Ötüken Neşriyat · 20219,1bin okunma
Reklam
141 syf.
·
Puan vermedi
Sabahattin Ali okumayı çook çok özlemişim. Dili, gözlem yeteneği, anlatımı beni yine kendine hayran bıraktı. Okurken sanki hikayelerin içinde ben de karakterlerle geziyorum. Hepsinin yanındayım ama görünmezim, yazarın çok güçlü bi gözlem yeteneği olduğunu düşünüyorum. Kitap o kadar güzel akıyor ki bütün öyküler (kısa olmalarına rağmen) sizi içine çekiyor. Bu sefer kitabın arka kapağını da koyuyorum çünkü arka kapaktaki yazı kitabı güzel anlatmış. Bahtiyar Köpek hikayesini de okuyunca bunu anlayacaksınız. Yalnız kitapta fazlaca üzücü hikaye var empati yeteneğiniz kuvvetliyse okurken üzülürsünüz. Ben bu kitabı kütüphaneden almıştım, okumayınca süresini uzattırdım yine okumadım, sonra aynı kitabı yeniden aldım çünkü bu sefer okumadan bırakmak istemiyordum. İyi ki başta kendimi sıkarak kitaba başlamışım, kitabın bi başlayışı bi bitişi var zaten. Yazarı tekrar okuduğum için çok mutluyum. Bide galiba Türk yazarları yabancı yazarlardan ayırıyorum. Türk yazarların kitaplarını daha çok anlıyormuşum gibi geliyor, çeviri kitaplara nedense biraz önyargılıyım. Keşke bütün kitapları yazıldığı dilde okuyabilsem. Kitabın içeriğine gelirsek kitap, kısa kısa öykülerden oluşuyor sonunda 4 tane de masal var. Ben çok huzurla okudum. Aralarında en çok beğendiğim hikayeler: Böbrek, Bahtiyar Köpek, Çilli, Çirkince En uyuz olduğum hikaye: Cankurtaran Beğendiğim masallar: Koyun Masalı, Sırça Köşk Kitap benim gözümde temiz bi 4/5👾
Sırça Köşk
Sırça KöşkSabahattin Ali · Yapı Kredi Yayınları · 202056,5bin okunma
Geri14
69 öğeden 61 ile 69 arasındakiler gösteriliyor.