Wabi:Sadeliğin işlenmesi,sükunet, ve süsün olmayışı. Sabi:Eski,solmuş ve mükemmel olmayanı kutsayış.
Wabi, içi ya da ruhu insan yaşamının deneyimlerini temsil eden bir ifadedir.Onun asıl anlamı,sakinliğe ya da ağır başlılığa,kibarlığa ya da asimetri,kusurluluk,derinlik,doğallık,sadelik,itidal,tevazu ile tanımlanan tanımlanan tadı kontrol altına alma işlemine işaret eder.Ayrıca sade ve süssüz nesneleri,mimariyi vurgular.Zamanın ve ilginin maddeye kattığı yıllanmış güzelliği över.
Sayfa 45
Reklam
Sabi,dışı ya da hayatın maddi yönünü temsil eder.Aslında o eskimiş ,yıpranmış,çürümüş anlamlarına gelir.Kusurluluğu kapsama,bizim şimdi ve burada sadece biz olan kaba benliğimize değer verdiği için sağlıklı bir hatırlatıcı olarak onurlandırılırken ,özellikle soylular arasında boşluğu anlama,ruhsal uyanışın en etkili aracı olarak görülür.
Sayfa 45
Wa-Armoni: Başka insanlarla ve doğayla uyum. Kei-Saygı:Başlarıyla uyumlu ilişki. Sei-Saflık:Kendini beş duyu aracılığıyla temizle;kişiye dışarının sessizliğini hatırlatan suyun sesini duyarak işitme duyunu,çiçekleri görerek görme duyunu,malzemelere dokunarak dokunma duyunu,çiçeklerin kokusuyla koklama duyunu,çay içerek tatma duyunu. Jaku-Sükunet:Doğayla ve akılla sükunet içinde olmak.Uyumun,saygının ve saflığın olduğu yerde hissedilen hal.
Biz Japonlar,gündelik dilde kişisel hayatların hem güldürücü hem de düşündürücü olan yönlerine kayıtsız kalan insanlara"çaysız insan"deriz. Yine benzer şekilde,dünyevi trajedilere tamamen kayıtsız kalıp zapt edemediği duygularla bütün yaşamını dolduranlara"çayı fazla kaçırmış"deriz.
Sayfa 76
Toplumsal itaat,bireyin sürekli kendini topluma feda etmesini içerir.
Reklam
122 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.