Volkanların çelişkisi hem yıkımın hem de yaşamın sembolü olmalarıydı. Yavaşlayarak soğuyan, katılaşan lavlar zamanla toprağa -verimli, bereketli bir toprağa- dönüşüyordu.
İnsanlar şehir gibiydi. Bazı kötü yanları var diye bütün şehirden nefret etmezdiniz. Sevmediğiniz yanları, birkaç tane tehlikeli ara sokağı ve mahallesi olabilirdi ama bir şehri yaşanır kılan şey iyi yönleriydi.
anneyle babasının birbirlerine aşık oldukları için mi yoksa uygun zamanda yakınlarındaki en uygun insanla, sırf evlenmiş olmak için mi evlendiklerini merak etti. Müzik durduğunda karşınıza çıkan ilk kişiyi tuttuğunuz bir oyun oynar gibi.