Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
“kaşlar cellât olmuş kirpikler harâmi”
Pir Sultan Abdal
Pir Sultan Abdal
Ekmek Şarap Sen ve Ben
Ekmek şarap sen ve ben bir de sabahın dördü dışarda kar odamız ılık gözlerin ılık ılık damlarken boş kadehe anlattın bana ağzı sarımsak kokan bir çocukla yattığını aşkı tattığını, karım dediğini ve aldattığını Kıskandım Gogen’i Tahitilim terlemiş vücudunu silerken cüzzam mikrobunu ve yaktığı kulübesini saçların bağlamıştı ellerimi muz
Reklam
Sıgınma ihtiyacı..bitmeyen arzular ve yaprak gibi savrulan gönül
Daha dokunmadan kurudu irem Çöllere bir türlü yağamıyorum Yeni bir koşunun başlangıcında Biraz deprem sonrası
Bir Anita Blake Vampir Avcısı Romanı hakkında
Artemis yayınları Anita Blake serisini yeni kapakları ile tekrar basıyor. Şahsen eski kapak görsellerini halen seviyorum. Yeni kapaklar da güzel ama asıl güzel yani sırt kısımları. İlk üç kitabın görseli paylaşıldı ama şimdilik ilk iki kitap satışta. Biz seriyi yeni kapaklarla tekrardan okumaya başladık. O yüzden biraz genel bilgi vereceğim seri hakkında. Bir Anita Blake fanatiği olarak hem serinin değerinin bilinmediğini hem de seri hakkında ki genel kanının yanlış olduğunu düşünmekteyim. Urban fantastik seviyorsanız ve bu fantastik dünyada polisiye ve macera okumak istiyorsanız türünün en iyilerinden biri. Seri şimdilik 29 kitap ve bizde en son 25. kitap olan
Kızıl Ölüm
Kızıl Ölüm
yayınlandı. İlk dokuz kitapta yetişkin içerik cinsellik yönünden az ama kanlı sahneler açısından yüksek. Bayağı kanlı sahneler de içermekte. Onuncu kitaptan sonra hem karakterler artıyor hem de harem tarzı ilişki gelişiyor. Anita Blake bir nekromensır. Yani ölüleri diriltiyor. Bir yandan da polise doğa üstü yaratıklar hakkında bilgi veriyor ve cinayetlerin araştırılmasında yardımcı oluyor. Lakabı Cellat. Jean Claude ana vampir karakterimiz. Edward ise doğaüstü yaratıkları avlayan bir avcı. Lakabı Ölüm. Bu üç ana karakter haricinde çok fazla karakter kitaba dahil olacak. Şekil değiştirenler işin içine girecek. Spoiler olmaması için onlardan şimdilik bahsetmeyeceğim. Yazarın da
Laurell K. Hamilton
Laurell K. Hamilton
her kitapta çıtayı yükselttiğini düşünüyorum.
İnsanların arasına gittim ama henüz varamadım yanlarına .. Mühim olan herkesin birbirinden bir şeyler almış olmasıdır..Lakin asla her şeyi değil .!! Söylem yeteneği insana has gayri insanlığı konuşturur .. Limana girdiğimi sanıyordum Lakin ; Açık denize savruldum .. Düşüncedeki bir şiddetin sonucu ; Bazı alışılmadık hazların belleği harekete geçirmesi gibi acı da aklı aramaya zorluyor ! Biz insanların başlıca iki düşmanı , kin ve pişmanlık !! Aynı anda hem cellat , hem kurban olan , hemde teselli eden birinden daha iyi bir kurtarıcı olamaz .
Ölüme kurtuluş desem cellat bile vazgeçer beni öldürmekten.İşte dünya o derece tersime dönüyor...
Reklam
Omuzlarımızda bekleyen melekler yalandır. Ensemizde bekleyen Cellat ise gerçek.
UÇANALI ZÜLFİKÂR BEYE AĞIT
Sağlığında yüzüne gülenler Sofrasında ekmeğini yiyenler Uykusunda pusu kurdular Zülfikâr Beyi vurdular Zülfikâr Beyi vuran Uçanalı İsmail Cellat olmasına cellat, çingene değil
Açılır topraklar binbir eziyetle, Sarılır bedenime bir evlat gibi; Kapanır baharlar aciz meziyetle, Şefkatin soğukluğu kör cellat gibi..
Seni unutmak istedim unutamadım Üstüne çizgi çektim yine unutamadım Hani o kadar iyide değildin doğrusu Bir bulanıklığin içindeki silüet Bir rüzgarın etkisiyle uçuşan toz taneciği Sana anlamlar yükledim anlamsız olduğunu bile bile. Seni sevdim sevmemeliydim Seni unutmak istedim unutamadım Senin iyiliğin den de değil ya hani Bana verdiğin
Reklam
Sessizce hayatı elinden alınan mahkuma üzülen cellat gibiyim..
"Bir cana bir de başa Seher vakti leylim leylim Cellat nişangâhlar aynasındasın Oy sevmişem ben seni..."
FilmlerSözler
Ülkeme geri döner, o adamlarla onların yöntemiyle savaşırım ama asla bir cellat olmayacağım...
Göz gamın ne olduğunu bilseydi, gökyüzü bu ayrılığı çekseydi, padişah bu acıyı duysaydı; göz gece demez gündüz demez ağlardı, gökler yıldızlarla, güneşle, ayla, gece demez gündüz demez ağlardı. padişah bakardı ününe, tacına, tahtına, tolgasına, kemerine, gece demez gündüz demez ağlardı. Gül bahçesi güzün geleceğini duysaydı, uçan kuş avlanacağını
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.