Sonradan umursamamayı öğrendim
olağan terkedilişleri ve hayal kırıklıklarını
hayat dört sıra çizik attı göz altlarıma
dört nasihat koydum heybeme onlarla gömüleceğim
Doğdum, büyüdüm, yenildim
Geldim, gördüm, sıkıldım
Sevdim, sevildim, yalan duydum
Dokundum
Eyvallah
Göz gözü görmüyor,
Eskiyle yeninin sisi karışmış,
Yorulmuş sevdalar,
Bir dinlenmedir,
Tutturmuş gemiler limanda,
Fırtınalar kıyıyı döver,
Pruvalar çizik ve yaralar alır,
Göz gözü görmez,
Dumandan kaptanın...
İki genç şairin acılı hikayesi...
İki genç şair ne kadar acı çekebilir bilinmez ama onlar acılarını kağıda yansıtmaktan başka bir şey yapmazlar. Bu yüzden onca şiir yazılan kağıtların yüzü karaya bağlamıştır ve hepsi birden fazla çizik barındırır. Şairlerin yara çizikleri kağıtların saf güzelliklerine yansır ve kağıtlar kirlenirken şairlerin
Eskiden Sokaklardan Geçen Sütçülerimiz Vardı...Güvenerek Süt Alırdık...
Sütçü Her Gün Para Almazdı.
Tahta Kapının Yanına Bir Çizik Atardı Hafta Sonu Gelir Toplu Para Alırdı.
Önce biraz toprak yemeden dik duramazsın.
Zafer, ancak biraz çizik çürük aldıktan sonra elde edilir.
Başarının peşindeysen, şüphe, korku ve üzüntüyle tanışman gerekir.
Fakat tüm bu zorluklara rağmen, her gün biraz daha ilerliyorsan, başarının geleceğinden emin olabilirsin.
'Ne çıkarsa karşıma, başa çıkarım' de, ve yürü git yoluna."
"1979 yılında o zamanlar henüz pek tanınmamış olan performans sanatçısı Marina Abramovic, gösteri sanatları tarihinin en unutulmaz, en konuşulan ve belki de en korkunç gösterilerinden birini gerçekleştirdi."
Rhythm 0 adını verdiği bu gösteride, yaptığı şey aslında çok basitti: Olduğu yerde sabit durmak. Bunun yanı sıra gösteriyi izlemeye
Yalanla yeminle nara yaktığım
Sözlerini bile bile unuttum
Usanmazdım saatlerce baktığım
Gözlerini bile bile unuttum
Unuttum adına bir cizik çektim
Sana çok bağlıydım ümidim vardı
Onun için bu can sana yalvardı
Ömrümün üstünde yıllar yol aldı
İzlerini bile bile unuttum
Unuttum adına bir cizik çektim