“Han Duvarları” Faruk Nafiz Çamlıbel’in en bilinen şiiri. Bunda, Nihat Sami Banarlı’nın lise müfredatında Türk Dili ve Edebiyatı derslerinde okutulan o güzel kitabında Han Duvarları şiirinin de bulunmasının büyük payı var tabi.
Ben bir kaç şiiri dışında isminin büyüklüğüne rağmen pek sevemedim Faruk Nafiz Çamlıbel şiirlerini. Şairin kendisi de böyle düşünüyor olacak ki;
“Suda Halkalar, Han Duvarları,
Çoban Çeşmesi, Gurbet ve saire.
Bunların her biri ayrı ayrı,
Yeter bir şaire!
der. Haklıdır; bazen bir söz bile kişiyi ölümsüzleştirir, iyi bir şair yapar. Hatta bazı şiirleri şarkıya bestelenir hepimizin dilinde olur. Biz, çoğumuz sadece o şarkının icrasısını, seslendirenini biliriz.
“Sakın bir söz söyleme. Yüzüme bakma sakın! Sesini duyan olur, sana göz koyan olur. Düşmanımdır seni kim bulursa cana yakın, Annen bile okşarsa benim bağrım kan olur.
Dilerim Tanrı’dan ki, sana açık kucaklar
Bir daha kapanmadan kara toprakla dolsun; Kan tükürsün adını candan anan dudaklar, Sana benim gözümle bakan gözler kör olsun!”
Bu şarkıyı kim bilmez ki? İşte bu sözler Faruk Nafiz Çamlıbel’in dilinden ve yüreğinden kopup gelen sözlerdir.