Öldükten sonra top­rak her yerde topraktır. Birinci mevki toprak diye bir şey ara­mayın. Adressizliktir ölüm. Loca değil, kürsü değil, borazan değil, kantar değil. Hangi terziye diktirilicek kefenin cebi? En önemlisi son soluğun geçmişi, toplamı ve coğrafyası­dır. Alt tarafı, ötesi, minare tozu.
Hep öyle kal annem.
Önce annem vardı. Ve annemin sesi, gözü, eli vardı her sözcükte. Soluklarımın saymanıydı annem. Evdi, bahçeydi, odaların toplamıydı. Ve her şeyin üstünde silinmesi olanak­sız bir toz gibi çökelleşmişti.
Sayfa 27 - Kırmızı Kedi Yayınevi
Reklam
Kişi bir dirhemlik bir yanlışlık yapsa bir okkalık suçlamalara çarptırılıyor. Görünürde öğütleme sayılıyor bunlar. İnsanın ensesine keser gibi inen öğütlerden sonra yol göstermeler neye yarar? Sonra gösterilen yolun en geçerli yol olduğu nereden biliniyor? Kim uydurmuş onu? Birisinin yolu bir başkasının çıkmazıdır.
Yazayım artık, kurtulayım, içimde eşyalaşmasın bunlar. İsterse delinsin teknem. N’olur?
“Damakta serçe gibi seken bir şarap şimdi, Ustamın üzüme attığı enfes düğüm” • Cemal Süreya
Japon ozanı Başo ne demiş: "Şiir yürekte taşınan küçük bir deliliktir."
Reklam
304 öğeden 21 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.