Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

coffeebookandmorelife

coffeebookandmorelife
@coffeebookandmorelife
Biz onu doğal karşılıyoruz, ama yaşam kırılgan, istikrarsız, belirsiz ve ansızın ve her an bitebilecek bir şeydir.
Sayfa 364Kitabı okudu
Reklam
Hayatın anlamını sorup durmak yerine, kendimizi her gün ve her saat yaşam tarafından sınanan insanlar olarak düşünmemiz gerekir. Cevabımız sözle ve meditasyonla değil, doğru eylem ve doğru tavırla olmalıdır. Hayat, nihai olarak sorunlara yönelik doğru cevaplar bulmak ve her bireyin sürekli karşısına çıkardığı görevleri tamamlamaktır.
Hayatında bir anlam, bir amaç, bir hedef bulunmadığını, bu yüzden de devam etmesine gerek olmadığını söyleyen kişiye acıyın; yakında kaybolacaktır.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Geleceğe (geleceğine) yönelik inancını yitirmiş bir tutsak mahvolmuştur. Geleceğe inancını yitirdiği için manevi dayanaklarını da yitirmiş ve kendisini çöküşe bırakarak zihinsel ve fiziksel çürümenin nesnesi olmuştur.
Hayatımda ilk defa, birçok ozanın söylediği, onca düşünürün nihai bilgelik olarak öne sürdüğü hakikati gördüm. Hakikat şuydu; sevgi, insanın ulaşabileceği en yüksek ve en büyük hedefti. O anda, insan şiirinin, insan düşünce ve inancının ayırt ettiği en büyük sırra haiz oldum: İnsanın kurtuluşu sevgiyle ve sevgidedir.
Reklam
"Hayat," diye yazmış Sartre bir zamanlar, "umutsuzluğun öte yanında başlar."
İnsanlar şehir gibiydi. Bazı kötü yönleri var diye bütün şehirden nefret etmezdiniz. Sevmediğiniz yanları, birkaç tane tehlikeli ara sokağı ve mahallesi olabilirdi ama bir şehri yaşanır kılan şey iyi yönleriydi.
Edep bir ahenk meselesidir. Akort edilmektir. Akort edilmemiş müzik aletinden çıkan her ses uyumsuzdur. Edep kainatın müziğini yüreğinde duyma ve o müziğe uyma meselesidir. Edep ahenk içinde olmak demektir. Tabiatla, kainatla, yaradılışla, bütünle ve katreyle sürekli uyum...
Zihnimiz durmadan ya geçmişte ya gelecekte takıldığı için bizler aslında hemen hemen hiçbir zaman şu "an"da duramıyoruz. Türkçede zaman ekleri bu kadar zengin olsa da bizim hayatımızda "şimdiki zaman" ebediyen eksik gibi. Şu andan mahrum kalmışız haberimiz yok.
"Kendine rağmen yaşamak" bir sanattır. Bilen bilir. Yıkıcı, yakıcı, hoyrat ve haşin bir enerji topudur ki ellerinin arasında topaç gibi çevrilir. Böyle yaşar kimileri. Zımpara kağıdı gibi kullanırlar yüreklerini.
Reklam
Eğer hayallerini ve hikayelerini hep kapalı bir kutuda tutarsan, inan ki o kutunun havası yetmez kelimelerine. Harf özgürlük sever. Harf sonsuzluk sever. Kapılar, pencereler açık olsun ister. Püfür püfür essin yel. Dört bucak yedi iklim sonsuzluk ister kelimeler. Ne kutu, ne çekmece, ne sandık yeter. İnan ki havasız kalır ilham perisi kapatıldığı yerde. Kanatları solar, benzi atar. Sen aç ruhunun kapılarını.
Sonsuz seyahatler alemidir kitaplar. Zamanda ve mekanda bir kuş kadar özgür kılar insanı. Alırsın kelimeleri tek tek, bir araya getirirsin topak topak. Yumuşacık ama dayanıklı. Kanat yaparsın harflerden. Uçarsın uçabildiğince...
Yalnızlık ne ıssızlıktır ne kimsesizlik. Yalnızlık insana en çok başkalarıyla çevriliyken gelen bir histir ki, kimileri buna "etraf kalabalıkken kalbin yalnız olması hali" derler.
Kelime cömerdi, duygu cimrisi bugünün insanı. Konuşmaya gelince zor açıyor ağzını, duygulanmaya gelince tutuyor kendini.
Ne var ki tüm bu felaketler gün gelip bittiğinde toprak hala yerinde olacak, bu topraklar için umut hiçbir zaman kaybolmayacaktı. Oysa insanlar için umut beslemek çoğu zaman hayal kırıklığına mahkum olmak demekti
32 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.