Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Kalabalıklar , yalnızların varlığını hoş karşılamaz.
“Arıların tıpkı bal toplayıp petek yapması gibi, bizde her şeyin en tatlı özünü alıp O’nu yapmaya çalışmaktayız. Hatta değersiz şeyle, gösterişsiz şeyle, yeter ki sevgiden kaynaklansın, başlıyoruz işe; çalışmayla, dinlenmeyle, susuşla ya da küçük ve tek başına bir kıvançla, karışıp görüşenimiz olmaksızın yaptığımız her şeyle O’na başlıyoruz.”
Sayfa 109
Reklam
“Ben, tek bir Özlem düşünebiliyorum, mucizeler yaratarak dünyayı bir uçtan bir uca dolaşan.”
Sayfa 103
Birinin ölmesi ölüm değildir tek başına, birinin yaşayıp da yaşadığını bilmemesidir ölüm, birinin ölmek isteyip ölememesidir.
Tüm değişimlere işte öylesine bağımlı kılınmışız, alabildiğine değişken yaratıklarız; içimizdeki her şeyi kavramaya yönelik eğilimle sağda solda dolanıyor, kavrayamadığımız o sınırsız büyüklüğü kendi yüreklerimizin eylemine dönüştürerek bizi yıkıma sü­rüklemesini önlemeye çalışıyoruz.
Yalnızız bir kez. Hani aldanabilir, durum hiç de böyle değilmiş gibi davranabiliriz. Hepsi o kadar.
Reklam
Bizlere gereken yalnızlıktır, büyük, içsel bir yalnızlık. Kendi içine yürümek ve saatler boyu kimselere rastlamamak...
“Yavaş olan şey, çok vakit hızlı olandır, yani kendisini yavaş diye nitelememiz ölçüye gelmeyişindedir.”
Sayfa 83
“Gerçek her zaman bizim kafamızda tasarladığımızdan daha fazla bir şeydir.”
Sayfa 81
“..kötü herkesin yanına sokulabilir, bir yol bulup girebilir herkesin içine. Her insanın kötü olduğu bir anını yakalayabiliriz. Önemli olan, bulunulduğu yerde durmamaktır.”
Sayfa 77
Reklam
İnsana yakın olan yalnızca kendi iç dünyasıdır; başka her şey uzağındadır onun.
“Birinin ölmesi ölüm değildir tek başına, birinin yaşayıp da yaşadığını bilmemesidir ölüm, birinin ölmek isteyip ölememesidir. Pek çok şeydir ölüm; onu yaşamımızdan çıkarıp atmanın yolu yoktur. Doğa, ölümün de doğumun da üstünde sürdürür yaşamını yas tutmadan, paylaşımsız.”
"Ah ne olurdu insan, en küçük nesnelere varıncaya dek yeryüzünü dolduran bu gizi alçakgönüllülükle benimsese ve ağırbaşlılıkla taşısa içinde, ona katlansa ve onun hafife alınmayacak kadar korkunç ağırlıkta bir nesne olduğunu hissetse!"
"Dost denilen kişiler dans ve müzik gibi olmalı, asla biliçli değil, istemdışı bir gereksinime uyarak onlara doğru yola koyulmalıdır. Dostluk, bunun sonucunda doğup çıkmalıdır ortaya. Birbirlerine doğru yürüdüler mi, biri ötekine ayak bağı olur."
"İnsana yakın olan yalnızca kendi iç dünyasıdır; başka her şey uzağındadır onun."
Geri199
1.500 öğeden 1.486 ile 1.500 arasındakiler gösteriliyor.