Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Şiirden anlayan bir kadını sevmek zordur. Çünkü O'nun hayata, insanlara bakış açısı farklıdır... Bazen karmaşık, bazen derindir ama asla basit değildir… Yüreği sevgiye açık, akıllı ve cesurdur... Ne zaman bir bulut görse, üstündedir... Ne zaman bir çiçek görse, yapraklarında kendisini görür... Ne zaman bir kuş görse, özgürlük onun elçisi olur... O kuşla birlikte uzak diyarlara, mavi göklere çıkar... Kadındır zaten şiir, duygusuyla, sevgisiyle, sanatıyla, güzelliğiyle ve derinliğiyle... Onu tepeden tırnağa, defalarca ama defalarca okumanız gerekir... Onu her gördüğünüzde, kalbinizin her çarpışında, farklı bir nağme, farklı bir melodi, farklı bir duygu, farklı bir sevgi görürsünüz... Şiirden anlayan kadını sevmek de zordur, onu terk etmek de… Çünkü O, en zorlu yolları aşmış, en büyük acıları atlatmış, hayatın çemberinden geçmiş, duygusunu, sevgisini ve nefretini nerede ve ne zaman dile getireceğini bilmiş, kültürlü, bilgili, aklı başında kadındır. Bakmak ile görmek arasındaki farkı onu tanıdığınız zaman anlarsınız. Gün gelir ışık olur, umut verir kalbinize. Gün gelir bir şimşek gibi çakar beyninizde söylediği sözler… Okumayı beceremeyen adam sevemez şiirden anlayan kadını. Çünkü ne ruhundaki dinginlikten anlar o adam, ne de kadının içinde kopan fırtınalardan... Göz kapaklarından süzülen hüznü sizden gizlemeye çalışan, kadın gibi kadındır O. Güzelliği aklında ve ruhundadır... Aşkttır... Öykü Öztürk...
Sosyalleşmek ve popüler kültüre ayak uydurmak için ne çıkarlar karşılığında birbirlerine sevgi satıyorlar ilgi görmek hayatını gösterişe, kıskançlığa ve zenginliğe ulaşmak için kişileri kullanmak ile geçiyor bilmiyorlar ki bu hayatta hiç bir şeyin karşılıksız kalmayacağı ve en kötüsü olan ise bile bile yaptığı şeylerin sonucun kendisinde biteceğini zannetmesidir. Bunlar irade sahibi kişiler değil mi ? Neyin iradesi aldatmacadan başka bir şey değil mi? Bu aldatıcı iradeye sahip kişiler hep isterler ama bedelini kendileri ödemezler. Bedeli ödeyen kişiler hayatından çıkarlar çünkü onunla işi bitmiştir. Bu sürekli böyle devam edeceğini sanmaları safsatadan başka bir şey değildir ve bununla birlikte aklın mahiyetini vera sahibi olmak değilde kendilerini düşünmeleridir. Kendilerini düşünmeyi bıraktıkları zaman istenilen duruma gelebilirler fakat bu durum çok zordur. Bedeli hep kendi haricindekiler ödediği için faturanın kabarıklığını ödemedikleri sürece kendilerinin fahiş fiyattan hayat süreceğini farkına vardıktan sonra kendilerini bu faturanın ağır olduğunu anladıklarında iş işten geçmiş olacaktır ve bu bedeli her zaman başkalarına ödemeye devam edecekler ya da faturanın ağırlığını kabul edip cefasını ödemeye razı olanlar ise başkaları için yaşadıklarını anlayacaklardır.
Reklam
Tabii Sevgi / M. İbnül Arabi
youtu.be/tJC6Fu0DXb8?si=... Aşkın makul bir anlamı vardır. Gerçi aşkı tam anlamıyla tanımak olanaksızdır. Ama aşkı ancak tadan bilir. Tatmayan bilemez. Bununla birlikte aşkı tasavvur etmek çok zordur. Allah'la Aşkın ilgisini kurmak nasıl olur bilinmez. Çünkü Allah..ona benzer hiçbir şey yoktur.
Çünkü zordur sevgi!
Annabel lee

Annabel lee

@Kapkab
·
09 Kasım 2023 01:23
GÜL, EY SAF ÇELİŞKİ, NlCE GÖZKAPAGININ ALTINDA HİÇ KİMSENIN UYKUSU OLMAMANIN SEVİNCİ
Sayfa 143
Bizlere gereken yalnızlıktır, büyük, içsel bir yalnızlık. "Kendi içine yürümek ve saatler boyu kimselere rastlamamak.." 💭 Rainer Maria Rilke 📕 Çünkü Zordur Sevgi
Sevgi verebilmek kadar alabilmek de zordur. Çünkü hepimiz ne sevmeyi ne de sevilmeyi biliyoruz.
Reklam
Hayatın Anlamı
3.Kısım Anlam Tutulması Anton Çehov'un Tri Sestry oyunundan şu kısa diyaloğu dü- şünelim: MASHA: Bir anlam yok mu? TOOZENBACH: Anlam mı? (...) Şuraya bak; kar yağıyor. Bunun anlamı ne? Kar bir ifade ya da sembol değildir. Anlatabildiğimiz kada- nyla gök kubbenin kederlenmesinin bir alegorisi değildir. Philip Larkin'in baharı
✧ ORUCUN KAZANDIRDIĞI FAYDALAR ✧
⁠●⁠ İnsan, ruhla cesetten mürekkep bir yapıya sahiptir. Bu yapıdaki her iki unsur, insanı kendi yörüngesi etrafında döndürmeye çalışmaktadır. Bu ikisinden biri olan madde, şehevî ve behîmi arzulardır. Yani insanın ceset itibarıyla sahip olduğu, Kur'ân'ın da bize şu cümlelerle tanıttığı yönüdür: "Andolsun ki biz insanı kuru bir
Babasız olmak zordur evet. Peki ya "baba varken yoksa" işte bu benim için daha zor. Babam var ama kızından bir hayli habersiz. Kızı hakkında hiçbir bilgiye sahip değil. Neyden korkar, neyi sever bilmez. Doğum tarihimi sorsanız inanın onu da bilmez. Evde olması bile yetiyor bana bazen. Ama insan yine de gelsin halini hatrını sorsun, kırgınlıklarını, mutsuzluğunu, mutluysa neden mutlu olduğunu sorsun istiyor ve anlatmakta istiyor. Sevgiye aç bir çocuk olarak büyüdüm ben. O yüzden sevgiyi gördüğüm insanlara her zaman imrenmişimdir. Sonra bana her sevgi gösteren insana karşı sevgiyle yaklaştım. Daha sonra her sevgi gösterdiğim kişi kırınca beni, yıpratınca yalanlarla, o dolambaçlı yollar ile kuyumu kazmaya başlamalarıyla bittim ben. Sonra ne oldu biliyor musunuz? Hissizleşti bu çocuk. Büyüdü büyüdü ama içindeki bu hissizleşmeyi bir türlü atamadı. Atmakta gelmedi içinden onun aslında. Çünkü bu hissizleşme bu küçük ama kalbi büyük çocuğun savunma duvarıydı. Bu küçük çocuk şimdilerde kendini bu duvar ile savunuyordu.
Hz. Ali Radiyallahü Anh’dan Hikmetli Sözler -2-
• “Nasip, kendisine gelmeyene de gider.” • “Canlarınız için cennetten başka bir karşılık ve değer yoktur. Öyleyse canlarınızı ancak cennet karşılığında satın!” • “Allah dostları o kişilerdir ki, insanlar dünyanın zahirî görünüşüne baktıkları zaman, onlar dünyanın içyüzünü görürler.” • “Bir kul, Allah’ın katındakine kendi elindekinden daha fazla
Reklam
Düstur♡
"Azın, Özün ve Sadeliğin peşindeyim. Damıtılmış dostluklar, özüne varılmış bir sevgi ve sade bir yaşam♡ İnsan bunlara erişebilmek için, hayatla hummalı bir mücadeleye girişir hep. Çünkü; sıradan yaşam, iyi yaşamdan kıyaslanmayacak derecede daha zordur. Buğulukadraj
6 ŞUBAT' TA BİR ÇOCUK MASALI
Bu cümleden ne anlarsınız bilmiyorum ama her şey olması gerektiği gibiydi. Farklı, olağanüstü, olmaması gereken, eksik ya da yanlış tek bir şey yoktu. Şubat soğuk bir aydır. Hem de çok soğuk. Ama buna rağmen biz çocuklar çok severiz bu ayı. Çünkü kış, kar getirir biz çocuklara; kar da eğlence, oyun, mutluluk. Bir de okul tatili de bu aya denk
Bazı insanlar bu koskoca dünyada yalnızdır. Sonra birilerini tanır ve tüm hayatını onların ellerine teslim eder. Onlara yaralarını gösterir iyileştireceğine inanıp. Güvenir işte insan. Yalnızlığından, mutsuzluğundan, yaralarından kaçıp insanlara sığınır yaralarının nedeninin de insanlar olduğunu unutarak. Sonra bir gün bakar ki sevdiği o insanlar ona tamamen yabancı olmuş ve onun yeni yaralarının sebebi olmuş. Bilerek canımızı yakar bu insanlar, çünkü yaralarımızı, zayıflıklarımızı görmüşlerdir. Herkes yaralar açar gider ve biz yine kendimizle baş başa kalırız. İnsan bir de kendine düşmansa işte o zaman daha da zordur işi. Kendi benliğini sevmeyen bir kalp taşır çünkü içinde. Sonra aradan zaman geçer ve bakar ki aslında kendini yaralayan insan diğer herkesin ilacı. Sonra görür ki aslında tüm hata yine kendinde. Çünkü biz kendimizi sevmezsek kimse bizi sevmiyor. Bir süre rol yapıp bizi kandırıp sevgimizi ellerimizden alıyorlar ve sonra da en büyük yarayı açıp çıkıp gidiyorlar işte diğerlerine ilaç olmaya. Ne zaman beni üzen birini görsem baktım ki aslında herkese karşı çok iyi bir insan. Ben de onları suçlamayı bıraktım. Sonra yalnız olmayı tercih ettim. Çünkü insanlar bizim yaralarımızı gördüğü ilk andan itibaren hayatımızda sadece yeni yaralar açmak isteğiyle kalıyorlar. Biz de bu tuzakları sevgi sanıyoruz. Bazen sanmak ve umut etmek en büyük hatadır.
A.T Mühürlenmiş Zaman
Insanoğlu bıkıp usanmadan, kendisiyle dünya arasında bir ilişki kurar, bu dünyayı sahiplenmek, sezgisel olarak algıladığı idealiyle bu dünya arasında bir uyum sağlamak için yanıp tutuşur. Bu isteğin yerine geti- rilemez olması, insanların hoşnutsuzluğunun ve kendi benliğindeki eksikliğin yarattığı acının bitip tükenmeyen bir kaynağını oluşturur.
366 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.