Balmumu bir yaşam yarattık. Gölgeleri genişlettik. Çoğu kimse farkında değil ama çürüme güneşte olmaz. Simo
İnsan, neşenin yerine üzüntüyü seçmeyi pek sever. Yirmi birinci asrın hastalığı budur belki de. Ne tuhaf. Pablo Neruda, "Bu gece en hüzünlü şiiri yazabilirim." derken bir şeyler anlatmak istiyordu aslında. Bu sabah, "bir şeyleri" anlayın da sizi mutlu edenlere koşun sevgili okur. Vakit geçiyor. Var olun. Wilhelm Genazino -
Reklam
Bir çağ ölürken, yenisinin henüz doğmadığı bir zamanda yaşıyoruz. Tüm yerküreyi sarmış bir kesmin barut kokusuyla nefeslenmek, nükleer bir çöpe dönmüş bu sarhoş topraklarda uyuklamaktan öte söyleyecek yeni bir sözümüz yok gibi… Cinsellikte, aile yapısında, eğitimde, dinde, teknolojide ve modern yaşamın neredeyse tüm diğer yüzeylerinde bizi kuşatan bir çürüme hali yaşıyoruz. Kulağımızda çınlayan bomba sesleri, dumanı tüten bir toprak ve makinelerin kuşattığı koca bir evren. Bir seçimle yüz yüzeyiz. Kaskatı kesilmiş uzuvlarımızı, anlamsız çizgilerle yüklü yüzümüzü duygusuzca geleceğe taşımak. Ya da kendi benliğimizin derinindeki gerçeği uyandırmak.. Bizi insan yapan özü biçimlendirmek. Yeniden yaratmak kendini ve insanlaşabilmenin parametrelerinde dolanmak. Yoksa kırılgan gözlerimiz içine kaçacak, yoksa yüreğimiz ölü doğacak yeni güne. Cesaret umudumuz olmalı, umut cesaretimizden öte… Çünkü cesaret, umutsuzluğa rağmen ilerleyebilme yetisidir. Çünkü insan varlığında oluş (being) ve oluşuşu (becoming) olanaklı kılmak için cesaret şarttır. Bir meşe palamudu değiliz ki hem ya da bir enik, kendimizi yazgının otomatik işleyişine bırakalım.. İnsan olmak külfetli şey, bir karar verme yetisiyle ve bu kararlara bağlanışla ilgili insan.. Değer ve onura günden güne verdiği kararla ulaşır insan.. Belki de çoğunca ‘Hayır’ diyebilmekle Albert Camus’nün dediği gibi… Kendi için öngörülene, dayatmacılığa ve halihazırda olana (status que) başkaldırmakla başlar. Başkaldırı bir oluşma sanrısıdır. Ateşi çalan Prometheus’un edimidir. Yeni bir biçim, yeni bir dil ve yeni bir tavırla durmaktır yaşama karşı.
Çürüme
Bazen hiçbir şey yapmak istemiyorum ama bu tembellikten değil daha çok yorgunluktan ama bendensel bir yorgunluk değil daha çok zihinsel yeterince uykumu alıp güzel bir kahvaltı yaptıktan sonra bile beni ele geçiren tek his olduğum yere yığılma hissi. Çürüyor muyuz?
Yerin altı da üstü gibi böceklerle, türlü yaratıklarla kaplı. Beyinlerimizde de örümcekler dolaşıyor biliyorum. Çürüme her yanımızı sarmış durumda.
Henüz ölmemiştim yalnızca hızlı bir çürüme içindeydim. Kim değildi ki allahaşkına? hepimiz aynı dibi delik teknede eğlenmeye çalışıyorduk.
Reklam
739 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.