-Orda mısın sevgili kurt?
-Evet kuzucuk.
-Üzgün müsün?
-Evet!
-Neden üzgünsün?
-Avdan eli boş döndüm bana bir masal anlat kuzu!
-Evvel zaman içinde siyah saçlı yalnız bir adam varmış...
-Neden yalnızmış?
-Her canlı bir gün onu görmeye mahkummuş bu yüzden ondan kaçmışlar
-Hepsini kovalamış mı?
-Bir balta almış ve gözünü kırpmadan kendini ikiye
Saçları rüzgarın yoldaşı, dans eder havalarda,
Masumiyetle dolu bir ruh, düşlerin sığınağı.
Bakışlarında umut, yüreğinde sevgi vardır,
Hayata dair ne varsa, hepsi sende hayat bulur.
"İçimi karamsarlık kaplıyor
Dizler ayakta duramayacak kadar yorgun
Oysa bir zamanlar dans edip
Bir geyik gibi sıçrayabilirdim"
M.ö. 7. Yy. dan bir başka şiir
Gökyüzünde yıldızlar parıldarken kalbim seninle atar rüzgarın esintisiyle dans ederken senin kokunu taşır her adımda seninle yol alırım çünkü sen benim gökyüzüm yerim, dağım ve denizimsin seninle yan yanayken her yönüm seninle aydınlanır
Asur kralı Sardanapalos'un [MÖ 7. yüzyıl] mezarına, barbar giysileriyle bir başına dans ettiği bir kabartma yapılmış, altına da şu yazılmıştı:
‘‘ Ye, iç, seviş; kalan ne varsa koca bir hiç! ’’
- Plutarkhos, Moralia: 336c.
Hayal et ki masamızda iki kadeh şarap, akşam yemeğinde senle ben.Ben sarhoşluğu sevmem dedi kadın.Sarhoş olmayacağız dedi adam.Seni tango dansına kaldırmışım bütün pencerelerin perdesi açık durmadan dans ettiğimizi varsay.
Başkalarının kanını akıtsam kağıda,
sözler bu kadar sanatsal bir şekilde
dans etmezdi sayfamda.
Bende kendimi kestim.
Zihnimin her bir parçasını acıya biçtim,
ruhuma bir matem elbisesi giydim
kimsenin sağ çıkamayacağı savaşlardan görünmeyerek geçtim.
Yalnız başıma ordular yönettim,
ve tüm tarihim boyunca tek asker bendim.
Tek başıma kitaplara ruhumu bıraktım, ve tüm kütüphanemdeki en eski kitap bendim.
-ʚїɞ