Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Dilek Çilingir

Dilek Çilingir
@dcilingir
104 syf.
7/10 puan verdi
Kitabın dili çok güzel işlenmiş. Betimlemeler çok iyi. Kısa ve sürükleyici olsa da içinde çok önemli bilgiler barındırmasi açısından çok kıymetli. İsrail'in kurulma aşamasında yaşananlar, işgaller, bir toplumun nasıl yok edilmek istendiğini çok çarpıcı bir şekilde veriyor. Nakba'da yaşananları çok güzel anlatmış. Almanlar tarafından yok edilmek istenilen bir toplumun yaşadığı bu kadar acı şeylerden sonra başka bir toplumu yok sayarak bu kadar acımasız davranması ne bugün ne de o zamanlar için anlaşılabilecek bir durum değil. Ve buna kayıtsız kalınması.
Küçük Bir Ayrıntı 
Küçük Bir Ayrıntı Adania Shibli · Can Yayınları · 2021470 okunma
Reklam
180 syf.
·
Puan vermedi
Açlığın Dibine Vurmak
Nasıl bir sefalet inanılmazdi, Martin Eden ile kiyasladim basta ama bu kesinlikle çok farklıydı. Hatta yemek yerken iki kez düşündüm okuma süresince, üç gün yemiyor yeri geliyor, talaş çiğniyor, başına gelince insan her şarta karşı dayanabiliyor demekki. Yazarda o güç varmış hatta fazlası, takdir edilmeyecek gibi değil. Hele o gururu yok mu, birçok kez bu kadar da olmaz niye soylemiyorsun diye tırnak yedirten cinsten. İnançları hayatta kalmasına, yanlışa sapmasina engel oluyor birçok seferinde bu da ayrıca düşünülmesi gereken bir konu. Edebiyat camiasının kaderlerinden biri de bu sefalet olsa gerek.
Açlık
AçlıkKnut Hamsun · Kum Saati Yayınları · 200728,1bin okunma
576 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
Değişen Sadece Zaman Mı
Şu ana kadar neden okumamışım dediğim kitaplardan birisi oldu diyebilirim. 630 sayfa ve kesinlikle sindirerek, anlayarak okunması gerekli o sebeple uzun bir zaman alıyor ancak deyiyor. Üç dönem İstanbulu içinde biz de yaşıyor, bütün çarpıklıklar, siyasi olaylar, sosyal hayata o dönem penceresinden bakıyoruz. Adnanin Hidayetin konağında başlayıp
Üç İstanbul
Üç İstanbulMithat Cemal Kuntay · Oğlak Yayıncılık · 20202,450 okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
280 syf.
10/10 puan verdi
Dorian Gray hayatımıza nasıl da rüzgar gibi girdin ve çıktın. Ne okudum ben şimdi...Sanki tüm çıplaklığı ile verilen kendi ruhumuz... Hepimiz Dorian Gray oluyoruz bir süreliğine acaba ruhumuZu bir tablo ele verseydi biz nasıl bir değişim yaşardık. Lord Hanry kitabın kilit ismi diye düşünüyorum. Görüşleri aslında çok mantıklı ve sanat nedir, nasıl olmalidir, sanatçı kimdir gibi sorular kitapta bir hayli sorgulanmış. Tabi bunlar aslında Oscar Wilde'in da gorusleri bu sebeple yazarı da tanıma imkanı buluyoruz. Hayata dair tespitler de oldukça nokta atışı. Dorian Gray'a gelince Basil'in yaptığı muhteşem resme o kadar hayran kalıyor ki yaşlanmak istemiyor, dileği de kabul oluyor, artık yaşlanan kendisi değil muhteşem tablosu oluyor böylelikle ama bu sadece yaşlanmanın dışında ruhunu da tüm çıplaklığı ile ele veren bir değişim oluyor ayni zamanda. Lord Hanry'nin hayat görüşünden o kadar etkileniyor ki yaptığı bütün kötülükler tablodaki resmine de yansıyor. Basta buna çok aldirmasa da zamanla bu yükü kaldırmakta zorlanıyor ve bu, onu daha da kötü olmaya iten şeyler yapmaya yönlendiriyor. Peki hiç mi çıkış yolu yok ya da olamaz mıydı. Lord Hanry bunun da cevabıni veriyor aslında... Bir kez okuyup da diğer kitaba geçeyim unutayım denilecek cinsten bir kitap asla değil. Mutlaka okunmalı...
Dorian Gray'in Portresi
Dorian Gray'in PortresiOscar Wilde · Can Yayınları · 201873,7bin okunma
168 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
30 günde okudu
Genç bir doktorun gözüyle bir doktorun ilk yıllarında yaşamış olduğu deneyimleri okumak inanilmaz keyifliydi. Her mesleğin bir acemiliği var ama doktorluk tabi hata kabul etmeyen bir is. Kitapta verilen birçok vaka ve doktorun tedavi için gösterdiği çabalar çok gerçekti sanki kendim yaşıyor gibi heyecanlandım. Diğer doktorun morfin bağımlısı olması da yine doktor da olsa onların da yaşadığı çaresiZligi aktarması açısından ayrı bir dikkat çekiciydi. Öğrencilerimin de kitap dikkatini çekti ve onlara doktorluk konusunda ilginiz varsa kaçırılmayacak bir kitap şeklinde öneriler yaptım. Hastalık, hastane, tedavi ve bu süreçleri sevmeyen okurlar için sıkıcı gelebilir ama ilginiz varsa kesinlikle sıkılmadan okunabilecek bir kitap.
Genç Bir Doktorun Anıları
Genç Bir Doktorun AnılarıMihail Bulgakov · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 201524,9bin okunma
Reklam
616 syf.
9/10 puan verdi
Ahmet Ümit'in birçok kitabını okumuş birisi olarak klasik bir Ahmet Ümit kitabı okuyacağım psikolojisi ile başladım kitaba ama daha ilk sayfalarda çok farklı bir kitap olduğunu anladım. Başta biraz ağır gitti çünkü ortada bir katil, bir olay vb yoktu, bir aşk vardı. İttihat ve Terakkiye katılarak vatanı kurtarmayi askına tercih eden Şehsuvar'in hikayesi vardı kitapta ancak özellikle kitabın yarısından sonra o kadar güzel ilerledi ki yaşanılan olayları sanki biz de yaşadık, Selaniğin düşmesi, 31 Mart olayları, Bab-ı Ali olayları, Birinci Dünya Harbi gibi olaylari daha önceden bilsek de o doneme gidip aynı duygularla dertlendik, Enver, Talat ve Cemal beylere kızdık, biz de vatanımızı kaybetmiş kadar üzüldük, Esterle Şehsuvar'in yaşanmamış aşkı için biz olsak ne yapardık diye sorguladık kendimizi. Kitapta iki ayrı zaman var birisi olayların yaşanma zamanı yani eski dönem, diğeri de Cumhuriyet sonrası yani yazarın Ester'e mektupları yazdığı donem. İki dönemin de ayrı bir heyecan boyutu var ve sizi sarıyor. Sizi öyle bir içine çekiyor ki belki de vatanımızı çok sevmemizle ilgili bir psikoloji ama kesinlikle okunmaya değer bir kitap, çok şey katacağı kesin.
Elveda Güzel Vatanım
Elveda Güzel VatanımAhmet Ümit · Yapı Kredi Yayınları · 202011,7bin okunma
1256 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
35 günde okudu
Yürekten sevdiğin bir insan varsa, bir kişi olsun yeter, hayatın kurutulmuş demektir. O seni sevmese bile. Odak noktasi 20 yıldır gorusmeyen ama birbirine yürekten bağlı 30 yaşlarındaki Amome ve Tengonun birbirine kavuşmak amaçlı yasadiklari biraz fantastik, biraz aksiyon içeren hikayesi diyebiliriz. 3 cildi okumak bir hayli uzun sürse de kendisini okutan bir kitap. Murakami tarzında biraz fantastik unsurlar oluyor ama çok da bogmuyor insanı bu dünyada. O sebeple fantastik sevene de sevmeyene de hitap ediyor denilebilir. 1Q84, 1984 teki gibi distopik değil fantastik bir dünyayı temsil ediyor o sebeple iki kitabin isim dışında pek ortak noktaları yok.
1Q84 (Tek Cilt)
1Q84 (Tek Cilt)Haruki Murakami · Doğan Kitap · 20163,441 okunma
128 syf.
7/10 puan verdi
Otobiyografik bir roman ya da çok yakin bir benzeri olması ( ben roman ) etkileyici, yazar 5 defa intihar girişiminde bulunuyor ve beşincide başarıyor ama kitaptaki birebir olmadığı için yalnizca 2 defasi verilmiş, onun dışında hayattan hiç bir beklentisi olmayan umutsuz bir bireyin hayatta kendini ifade etme şekli ve bunu hiç bir şekilde kendini haklı gösterme çabası olmadan aktarması hoşuma gitti. Biraz karamsar bir havasi olsa da güzel bir kitap. Okurken yazarın ruh halini anlamak adına yazıldığı dönem de göz önünde bulundurulmali.
İnsanlığımı Yitirirken
İnsanlığımı YitirirkenOsamu Dazai · İthaki Yayınları · 202334,5bin okunma
156 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
Postmodernist edebiyatı sevenler için çok iyi bir örnek. Metinlerarasilik, üst kurmaca gibi ögeleri çok iyi vermiş, zaten başındaki ve sonundaki yazılarda da bundan bir hayli bahsedilmiş. Orhan Pamuğun sonraki kitaplarından da izler bulmak mümkün. Anlattığı dönemi ise başarılı bir şekilde yasattigini düşünüyorum ancak Hoca ile İtalyan gencin yaşadıklarından ziyade yazarın işlemiş olduğu 'ben niye benim' , 'ben senim, sen bensin' cikarimlari üzerinde düşünmek kitaptan daha çok keyif almayı sağlıyor biraz da kafa karıştırıyor tabi ama yazarın da amaçladığı şey bu zaten. Ayrıca dönemin ve maalesef donemimizin de kanayan yarası bilim ve din çatışması da yine çok iyi verilmiş.
Beyaz Kale
Beyaz KaleOrhan Pamuk · Yapı Kredi Yayınları · 20229bin okunma
215 syf.
10/10 puan verdi
Asil Yaşayan Adil Ölmez
Asil Yaşayan ve Adil Ölmez nasıl da anlamli, nasıl güzel dusunulmus isimler, bu isimler bir zihinde devamlı gidip gelerek Asile dünyayı yaşanmaz kılan gelgitler ve Hakan Gunday tarafından inanılmaz güzel harmanlanmis. Kinyas ve Kayradan sonra en sevdiğim Hakan Gunday kitabı olabilir. Asil Yasayanin insanlar, iyilik ve kötülük hakkındaki tespitleri çok iyiyidi. Hayatı, kendimizi sorgulatan ve gerçekten böyle mi acaba diye devamlı sorular sormamızi sağlayan çok fazla bölüm mecvut. Konu akışı çok doğrusal değil çünkü Asilin kafası da doğrusal değil devamlı bölük pörçük ancak bu durum rahatsızlık vermiyor. Ailenin çaresizliğini icimde çok derinden hissettim. Kitapi okumadan önceki siz ve sonraki siz aynı siz olmayacaksınız.
Azil
AzilHakan Günday · Doğan Kitap · 20249,1bin okunma
Reklam
368 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
39 günde okudu
Farklı Bir Hakan Gunday Kitabi
Öncelikle Hakan Gunday kitaplarını çok seven bir okuyucu olarak beklemedigim bir kitap içeriği ile karsilastigimi söyleyebilirim. Okuması sabır gerektiren, okudukça çok farklı gerçeklerin içine sizi çeken ama bu gerçeklerin sizi mutlu etmek değil de derinden sarmasinin muhtemel olduğu bir durum söz konusu. Zamir Barış demek, Zamir de şanssız doğan bir bebek olarak ömrünü barışa adamış bir barış elçisi. Ömrünü adadığı bu yolda hayat ona o kadar çok şey yaşatmış ki biz de onunla bu acımasız dünyanın içine dalıyor ve birlikte yol alıyoruz. Özellikle insani yardım örgütlerine karşı bakış acimizin bir hayli değiştiği su zamanlarda eminim okuyucunun fikri daha da kesinleşmiş olacak. Sabırla okunursa çok şey katacağı kesin.
Zamir
ZamirHakan Günday · Doğan Kitap · 20214,604 okunma
168 syf.
8/10 puan verdi
İyilik ve Kötülüğün Savaşı
Sabahattin Ali'nin kitabında da bahsettiği gibi şeytanın içimizde olduğunu, iyi ile kötünün daima içimizde mücadele içinde olduğunu temel felsefe olarak veren bir kitap olmuş. Teolojik bilgi kitapta bir hayli var özellikle Hristiyanlık adına cok fazla sorgulama verilmiş ancak tüm dinlerin de kendinden birşeyler bulabilmesi mümkün. Kitap boyunca bizi hep bir sorgulama içinde bırakmasi hoşuma gitti. Konuya gelince küçük bir şehirde 7 günlüğüne geçen olaylar Chantal ve Yabancı karakterleri üzerinden anlatılmış. Yabancı şeytan olarak verilse de içindeki şeytanın ağır bastığı karakter olarak ifade etmek daha doğru, genc kadın Chantal ise Yabancinin kötülüğünü yaymak için kullandığı bir araç olarak görünen yalnız bir genç kadın. Yabancı Chantaldan eğer köy halkı 7 günde birisini oldururlerse elindeki altınları köye vereceğini iletmesini istiyor. Bu fikir başta çok saçma gibi görünse de köy halkinin içindeki şeytanla mücadelesi kolay olmayacaktır. Sonuna kadar kurgusu çok iyi giden, dusundurme ve heyecan dozu ise oldukça güzel bir çalışma ancak sonu beni tatmin etmedi. Bu kadar güzel bir olay örgüsü sonunda Chantalin halka seslenişinde daha bir yaratıcı, ikna edici birşeyler aradım belkide. Köyün tüm umudu bağlıydı o konuşmaya, evet ikna edici oldu ama daha zekice ve vurucu bir an olabilirdi o an biraz sönük kalmış bu da doğal olarak sonu biraz etkilemiş. Sonu için olmasa da Teoloji ve Felsefe sevenler için çok doyurucu bir kitap, altını çizecek çok fazla kısım var. Veronica Ölmek İstiyora göre daha çok hoşuma gitti diyebilirim..
Şeytan ve Genç Kadın
Şeytan ve Genç KadınPaulo Coelho · Can Yayınları · 20174,519 okunma
348 syf.
·
Puan vermedi
·
11 günde okudu
Hayata Değişik Bir Yaklasim
Çok okuyan mı çok gezen mi sorusu geldi genellikle aklıma kitabı okurken. Tabi bir kitap kurdu olarak kitaplara karşı yaklaşımını doğru bulmuyorum ama hayat tecrübesinin insanlara kattıkları da yadsınamaz. Sadece Zorba karakteri değil bir Ege havası almak da iyi geldi diyebilirim. Ortak kültüre sahip olduğumuz Yunan insanlarını, coğrafyayi, yaşayışları hakkında bilgi sahibi olmak da hoşuma gitti. Hep bir yosun kokusu vardı sanki kitapta. Hızlı akmıyor kesinlikle, sindirerek okunmalı. Zorbaya hakli bulmadım ben, çok şey yaşamış olmasına saygı duydum, bazı tespitleri gerçekten çok güzeldi altını çizdiğim alanlar da oldu ama dine, kadınlara karşı bakışı özellikle bana çok doğru gelmedi. Tabi burada empati de önemli kendimizi onun yerine koyduğumuzda 60 kusur yaşına değin bu kadar çok şey yasak savaşlar, adam öldürmek vb belki bizim de bakışımız o denli farklı olabilirdi o sebeple hak da veriyoruz bazı noktalarda. Özellikle savaşla ilgili sözleri çok doğru bir tespitti, Türklerle ilgili olan kısımları da etkileyiciydi. Sabirla okunduğunda güzel bir kitap kesinlikle boş ya da zaman kaybı değil kizmadan sakince:)
Zorba
ZorbaNikos Kazancakis · Can Yayınları · 202016,2bin okunma
456 syf.
·
Puan vermedi
·
28 günde okudu
Yüz Karası Bir Gün
Osman Balcıgil edebi anlamda çok iyi kalemi olan bir yazar olmasa da yakın tarih hakkında çoğu da belgeleri ile sunulan bilgiler verdiği için beğeniyorum. Mutlaka size birşeyler katıyor. Bu kitapta da yine 6 7 Eylül 1955 dönemi hakkinda Suzan karakteri üzerinden çok önemli bilgiler ediniyoruz. Yorgo ve Suzanin aski bize iki kültürün nasıl yıllarca barış içinde ve kenetlenmiş olarak yaşadıklarını tüm sıcaklığı ile aktarıyor. Olaylarin patlak vermesi kitabın sonlarina doğru aktarılıyor ve en etkileyici kısmı da yine son bölümler. Her zamanki gibi gerçek suçlularin cezasını bulması ise mümkün olmamış azmettirenlerin büyük başlar olmasindan dolayı durum hasır altı edilmiştir. Türkiye Cumhuriyetinin en utanç günlerinden birisi olan böyle bir olayı bu kadar çarpıcı ve en gerçek haliyle bize sunduğu için kitabı çok beğendim. Okunmalı.
En Hüzünlü Eylül
En Hüzünlü EylülOsman Balcıgil · Destek Yayınları · 20202,210 okunma
293 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
Zorlu Bir Yol
Deborahin yaşadıkları çok zor. Verdiği mücadele herkesin kolay kolay katlanabilecegi türden değil. Kitap çok akıcı değil ağır ilerliyor. Sabırla okunup anlasilmasi gerekiyor. Bir akıl hastanesinde yaşamanın zorluğu yaşayan bir kişi tarafından paylaşılıyor, iyileşmek için geçirdiği evreler, tekrar tekrar sil baştan geri dönmeler, iyileştim daha iyiyim dediği anda dışarıda yaşamanın zorluğu, hatta ailesinin bile yaklaşımı çok gerçekçi bir halde verilmiş. Şizofreni hastası olan Deborah anlatılıyor kitapta ve biyografik bir eser olduğu için 9.Hariciye Kogusundaki gibi yazar hakkında da bilgi edinmiş oluyoruz bu vesile ile. Hayat hiç kimseye gül bahçesi vadetmiyor. Mücadele etmek zorundayız yeter ki o gücü kendimizde bulalım.
Sana Gül Bahçesi Vadetmedim
Sana Gül Bahçesi VadetmedimJoanne Greenberg · Metis Yayınları · 202114,2bin okunma
372 syf.
9/10 puan verdi
·
5 günde okudu
Cok Etkileyici Bir Kurgu
Edebi dili çok iyi değil ama çok akıcı ve en önemlisi ise kurgusu inanılmaz. İlk kitap gayet normal bir şekilde ve hızlı ilerliyor. İkinci kitapta duraganlasma olsa da sıkıcı değil. Üçüncü kitap bölümüne gelince ipler kopuyor. Gerçek ve yalan herşey birbirine giriyor. Karakterler, olaylar, zaman herşey çok farklı bir boyuta geçiyor ve işin içinden çıkabilmek adına sona kadar geliyorsunuz. İki kardeşin ayrı ayrı yasadıklari etkileyici hayatı güzel bir kurgu ile anlatılıyor. Yazarın hayal gücünü takdir etmemek mümkün değil.
Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü Yalan
Büyük Defter - Kanıt - Üçüncü YalanAgota Kristof · Yapı Kredi Yayınları · 20193,212 okunma
Reklam
504 syf.
7/10 puan verdi
·
9 günde okudu
Mitolojiye Doymak
Olay örgüsünü ele aldığımızda klasik polisiyelerden bir farkı olmasa da Yunan mitolojisi ve Neo Naziler hakkında verdiği önemli bilgiler kitabı biraz daha okunmaya değer kılıyor denilebilir. Kitabı okuma sebebim de yine mitolojik unsurlar sebebi ile diyebilirim ve gercekten doyurucu bir bilgi içeriyor bu manada. Zeusu merkeze alarak Kronos ve Uranos üzerinden mitoloji ve konu çok iyi harmanlanmış denilebilir. katil kolay tahmin ediliyor bağlantı kurmayi sona birakmasalar çok net bile denilebilir. Ahmet Ümit'de klasik polisiyelerden farklı taraf eserlerinin içerdiği bilgi ve bu da eserleri okunmaya değer kılıyor.
Kayıp Tanrılar Ülkesi
Kayıp Tanrılar ÜlkesiAhmet Ümit · Yapı Kredi Yayınları · 202320,6bin okunma
432 syf.
10/10 puan verdi
Zamanda dans
İnanılmaz bir hayal gücü. Bir zaman makinesinde yolculuk yaparmis hissi uyandıran, hayatı, gerçek diye algıladığımız herşeyi, ölümü, yasamayi, ruyayi, zekayı herşeyi sorgulama fırsatı veriyor bu da yoğun bir anlatımi gerektiriyor ki hızlıca okuyup geçeyim diyemiyor okuduğunuzu sindirmek için kendinize zaman tanıyorsunuz. Mitoloji de yine yazarin ele aldığı konulardan birisi. En onemlisi ise Pal. Pal yuzyillarca kahramanlarımız Alobar ve Kudra ile yol alıyor, güzel kokusu ile tabi. Bin yılı aşkın yaşayan Alobar ve Kudra ile ülkeleri gezip yüzyıllar içerisindeki değişimi izliyoruz bu arada olduğumuz zamanı yansıtan Marcel, V lu, Priscilla gibi karakterler de farklı mekanlardan ve yasamlardan başlayarak kitabın sonlarına doğru kaderlerini birleştiriyorlar. En önemli durum ise asıl odak noktası olan koku faktörü tabi. Pancar da zaman makinesinde bizimle birlikte yol alıyor. Kokunun hayatimizdaki etkisi üzerine yazılan en etkileyici kitap belki de. Daha önceden Koku Bir Katilin Hikayesi kitabını da çok severek okumuştum yine parfümler ve kokular vardı ancak bu kitapta kokunun çok farklı özellikleri üzerinde durulmuş hatta hayatımızın tam merkezine oturtulmuş, gerekçeler ise çok gerçekci okuyucuyu direk sarsacak nitelikte. Son olarak hava, toprak, su ve ateş diyerek ölümsüzlük yolunda önemli adımlarla bitiyorum. Okuyun, okutturun denir ya aynen oyle.
Parfümün Dansı
Parfümün DansıTom Robbins · Ayrıntı Yayınları · 20195,2bin okunma
416 syf.
10/10 puan verdi
Edebiyat, Felsefe ve Peyami Safa
Samim karakteri Peyami Safanin kendisini aştığı bir karakter, gerek kendisine oluşturmuş olduğu Simerenya isimli ideal dünyası olsun, gerek psikolojik tahlilleri, gerekse gerçeğe olan sorgulayıcı tavrı döneminin cok ötesi bir eser oluşturduğunun göstergesi. Özellikle modern bilime olan sorgulayıcı bakış açısı, dip zıtlıklar, insanın birinci beni ile ikinci beninin Meral karakteri üzerinden monologlar ile sorgulanması çok etkileyici. Meralin intihar notu da yine çok manidar bir rol üstleniyor. Edebiyat ile felsefenin iç içe geçmesi Peyami Safanin vazgeçilmezlerinden. Karakterlerin çözümlemeleri çok iyi verilmis. Besim, Mefaret, Meral, Selmin, Ferhad her birinin hayata bakışı farklı ve Samim burada dengeleyici durumda.Tekrar tekrar okunasi ve her okunusunda ayrı bir tad alinilabilesi bir kitap.
Yalnızız
YalnızızPeyami Safa · Ötüken Neşriyat · 201921,8bin okunma
656 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Büyük Umutlar, Büyük Hayal Kırıklıkları
Hayatımda çok önemli bir yere sahip olan İki Şehrin Hikayesi kitabından sonra Büyük Umutlar, Dickens' tan beklentimin çok yüksek olmasından dolayi tereddütle uzun süre beklettigim bir kitapti. Öncelikle çok beğendim ve kitabın insanı derinden sarsan, Pipin yaşadığı herşeyi yüreğimizin ta içinde hissetmemizi sağlayan bir gücü var. Pipin büyük umutları ve bu umutlarının tek tek elinden gitmesi bizde de büyük hayal kırıklıkları yaratıyor. Toylugun ve paranın verdiği gücün etkisiyle yaptığı hatalari biz de içimiz burkularak takip ediyoruz. Birçok okur gibi beni de en çok etkileyen karakterin Joe olduğunu söylemek yanlış olmaz. Hayatta böyle insanların var olduğunu bilmek bile insan olmanın, iyilik ve güzelliğin devam edebilme umudu yaşatıyor. Joe saflığın, iyi niyetin, cehalet görünümü altında saklanan bilgeliğin sembolü. Pip de hayatı boyunca ona karşı yaptığı nankorlugu sorguluyor ve biliyor ki geri dönüşü olmayan bir pişmanlık bu. Sonuç olarak Pip bizi öyle bir yolculuga çıkarıyor ki yaşadığı bütün duygulari kitap bitene kadar biz yasamis kadar yüreğimizde hissediyor ve keskelerle dolu esere buruk bir tebessümle son veriyoruz.
Büyük Umutlar
Büyük UmutlarCharles Dickens · Can Yayınları · 201714,4bin okunma
736 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
Kitapta, bilginin ve gerçeğin sorgulanışı, kitabın sonunda açıkça hikayenin bir kurmaca olduğunun okuyucuya hissettirilmeSi ve birçok postmodern ögeleri görebiliyoruz ancak bu durum kitabın o güzel orta çağ havasından bizi koparmıyor yazar kendisinin de söylediği gibi döneme o kadar hakim ki sanki dönemi yaşamış ve gerçekten Adso’nun değil kendi gözlemlerini aktarmış gibi düşündürüyor. Teolojik bilginin çok ayrıntılı verilmesi biraz sıksa da heyecanla sonunu merak etme isteği kitabın ilerlemesini sağlıyor. Bir solukta okunacak bir kitap değil ama üzerinde emek verilen, dolu ve kendimize bir şeyler katabileceğimiz, orta çağ ruhunu fazlasıyla yaşayacağımız tabi bu sırada birçok değeri de sorgulayacağımız güzel bir kitap.
Gülün Adı
Gülün AdıUmberto Eco · Can Yayınları · 202012,6bin okunma
112 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
İçmize İşleyen Duygular
“Büyük hastalık geçirmeyenler, her şeyi anladıklarını iddia edemezler.” Duygular içimize işliyor ve aynı kederi bize de hissettiriyor, pansumanların verdiği acıyı, sevdiğin insanın karışısında yaşanılan gururun yerin dibine girme hissi, hastanedeki soğuk ve duygusuz ortam, doktorların görevlerini yapıyorken senin varlığını hiçe saymaları yalnızca oradaki bir obje olarak görmeleri. Benzer yollardan geçtiğim için fazla empati kurmuş olabilirim o sebeple duyguları fazlasıyla hissettim. 15 yaşa göre kaldırması çok zor duygular ama neyseki sonunda iyileşiyor olması bir tebessüme sebep oluyor her şeye rağmen ve günümüzün deyimiyle öldürmeyen güçlendiriyor galiba...
Dokuzuncu Hariciye Koğuşu
Dokuzuncu Hariciye KoğuşuPeyami Safa · Ötüken Neşriyat · 2022102,4bin okunma
Reklam
632 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Oblomov ve Oblomovluk
Oblomov ve Oblomovluk herkesin bir şeyler bulabileceği insanın içine işleyen sıcak, samimi, etkileyici ve hüzünlü bir eser. İki şehrin hikayesinde içimize işleyen dostluk yine burada da bizi bizden alarak sonuna kadar sarıp sarmalıyor ve en son artık zirveye yükseliyor. Yazarı takdir etmemek elde değil, konu o kadar güzel işlenmiş ki, 600 sayfalık kitapta gereksiz hiç bir bölüm yok, bazı çeviriler rüya bölümünü çıkarmış, oysa bu bölüm bile eserin bütünü düşünüldüğünde çok önemli eseri anlamak açısından. Mutlaka okunmalı.
Oblomov
Oblomovİvan Gonçarov · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202139,6bin okunma
308 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
14 günde okudu
Yazara Hayran Kalmamak Mümkün Değil
Psikolojik bir kitap olmasına rağmen insanı sürükleyen bir tarafı var. Edebiyat, mitoloji, tarih, din vb bir çok konuda insani doyuran bir kitap ama en çok edebi yönü hoşuma gitti. Şiirler insanı alıp götürüyor. Yazarın yaratıcılığına, diline, kitabın kurgusuna hayran kalmamak mümkün değil. Neresi gerçek neresi Selim’in hayal dünyası birbirine giriyor ve bu da okuyucunun devamlı düşünmesini, kitaptan kopmamasını sağlıyor, yine sonu da baştaki anlatı ile çok güzel birleştirilmiş, kitabın tamamı ile bir bütünlük oluşturulmuş.
Ruh Adam
Ruh AdamHüseyin Nihal Atsız · Ötüken Neşriyat · 201927bin okunma
744 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
97 günde okudu
Çok samimi, çok bizden
İç sesler çok güzel verilmiş, bir süre sonra kendi kendime konuşmaya başladığımı, ya da daha çok bunun farkına vardığımı hissettim, Nerminin de iç sesi verilmesi çok iyi olurdu. Kenan’ın bu kadar git gellerine karşı onun da nasıl bir savaş verdiğini bilmek isterdim. Duyguların akışı, her şey çok güzel, birlikte yaşayıp hissediyoruz olayları, mekanları ve dönem hakkında bilgi edinmek de güzeldi ayrıca. Sonu da okuyucuya yine duygusal açıdan son darbeyi indiren türden. Kesinlikle okunmalı, okuyana çok şey katacağı kesin.
Bir Gün Tek Başına
Bir Gün Tek BaşınaVedat Türkali · Everest Yayınları · 20145,2bin okunma
651 syf.
7/10 puan verdi
·
14 günde okudu
İnsanı alıp çok farklı dünyalara götüren çok farklı bir kitap. Sonunda oldukça fazla soru işaretleri bıraksa da olay örgüsü çok iyi. Felsefe ve sanatla ilgili oldukça doyurucu diyaloglar yer alıyor karakterler arasında. Nakata karakteri insanın içine işliyor. Metafizik olaylar, zaman algısı, kullanılan giriş taşı gibi bazı metaforlar biraz gerçeklerden kopmayı sağlıyor, olaydan uzaklaştırıyor ve kişisel olarak daha gerçekçi kitapları sevdiğim için dozu biraz fazla geldi.
Sahilde Kafka
Sahilde KafkaHaruki Murakami · Doğan Kitap · 20209,9bin okunma
520 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Martin Edeni Yeni Bitirmiş Olmak
Hayatı sorgulatan, felsefenin derinliklerine inmeyi sağlayan, hayal kırıklıklarını içimizde hissettiren, bireyselciliği kahramanın gözünden savunurmuş gibi yaparak kaybetmeye mahkum olduğunu , dönemin dengelerini çok iyi ele alan güzel bir başyapıt. Sonunda biz de denizin derinliklerine Martinle beraber girip o son nefesi beraber hissediyoruz. Neden böyle oldu, böyle olmayabilir miydi...
Martin Eden
Martin EdenJack London · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202391,9bin okunma