LEDUN İLMİ- NEDEN BU İLMİN ANLATILMASI GEREKİYOR?
1-
Biz, verilen emir gereği burada ve gücümüzün yettiği tüm platformlarda bu ilmi anlatmaya çalışıyoruz. Haliyle birçok itirazlar oluyor. Şeytanın da işine gelmiyor
Biz yine de bu ilmi neden anlatmamız yaymamız gerektiğini yazalım
2-
"Bu ilim sahipleri susar, gizlenir" diye bir algı,
" Șimdiyse, insanın zaman zaman daldığı en
ahşi ve en zalimane çukurların, onun yuvasına
dönüşmesi için varolan en büyük yürek katılaştırma
projesinin kobayları olarak yasıyoruz. " diyerek
günümüz deccaliyet sisteminin nerelere, ne şekil
ve suretlerde, akıl almaz taktik ve senaryolarla
yerleştiğini çarpıcı, bilimsel açıklamalarla gözler
önüne seren bir eser.
Eksendeydik.. Aslındaydık bir zamanlar.. Şimdi herşey tepe takla. Koptuk, koparıldık. Aşağılara yuvarlandık.. Özdeğerlerimizden , inançlarımızdan uzaklaştık.. Ve yeniden herşey tersine dönecek. Okus pokus sihirli bir değnek ile olmayacak ve zor olacak ama muhakkak herşey aslına rücu edecek (dönecek) yeniden. Deccaliyet zihniyeti doğduğu yerde yerle yeksan olacak.
O durum içinde ki, deccaliyetin uyanması ile gelişiyor. Eğer saitlerdense çok ağır bir şekilde kıyameti kopar, harab olur, burada insanın kendi kıyametinin kopması, içindeki deccaliyetin ölmesi ile eşdeğerdir..
Yine burada ki kıyamet, harabiyyetten sonra açığa çıkan, kıyam etmek, uyanmak ve ayağa kalkmaktır aslında..
Ve bununla birlikte içindeki dış sembollerde "mesih" olarak geçen "İsa" uyanır ve kendine gelir..
Ama saitlerden değilse, bunların hiçbiri oluşmaz, kör göze parmak, o kafayla devam eder..
Buradaki gerek deccaliyet gerek masahiyet, insanın kendi içinde bulunan birer bilinç türüdür aslında..
Dışsallıkla bir alakası yoktur..
@kahveIikitap
Eا.
@sayeiverd
·
02 Ocak 2023 09:27
Her şeye mubah diyenler, Allahü teâlâ'nın çizdiği huduttan çıktılar.
Kuran’da hiç geçmemesine rağmen gerçekleşmesine inanmanın İslam’ın bir şartı, inanmamanın kâfirlik olarak ilan edildiği Mehdilik, Deccaliyet, Hz. İsa’nın yeniden gelişi KIYAMET ALAMETLERİ değil uydurma masaldır.
Birgün dünyada deccaliyet sisteminin, gerek ekonomik, gerek gelecek endişesi, gerek içinde bulunduğunuz çok muhtelif sebeplerle sizi kasten nasıl köşeye sıkıştırıp, korkunun hançerini şah damarınıza sapladığında düşmanınızı tesbit edecek, onu tanıyacak, ondan kaçıp kurtulmak ve UYANMAK isteyeceksiniz..
şu an insanlık, TİTANİK GİBİ BATAN GEMİDE, HALA ÇALGI ÇALAN KEMANCILAR GİBİLER...
Bana göre idraki güçlü ve aklı başında yazarlardan bir tanesi de
Friedrich Nietzsche'dir..
Yeryüzünde bütün dinlerin nasıl da içi boşaltılıp birer korku ve deccaliyet sistemine dönüştürüldüğünü kendisi ilk farkedenlerdendir (ki buna İslamiyet'de dahil, öyle ki bir kitabın da, İslamiyet'in ilk dönemlerde ki bozulmamış, içi boşaltılmamış, bir korku ve deccaliyet haline dönüştürülmemiş haline ve Hz Muhammed'e övgüler yağdırmıştır)
Hele ki Hristiyanlık'a bir inanç değil tam bir korku imparatorluğu ve şeytani sistem demiştir