Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Haskız

Haskız
@denizebakanev
| Hariç | -Suni Günlük-
''Sevgili çocuk, kadınlar dahi falan olamaz. Kadın süs İçin yaratılmış bir türdür. Söyleyecek sözleri yoktur ama pek tatlı konuşurlar. Kadınlar maddenin akıl üzerindeki zaferini temsil eder; tıpkı erkeklerin zihnin ahlak üzerindeki zaferini temsil ettiği gibi.''
Sayfa 56
Reklam
Evvela gittiğin yöne bak, demişti, bu bakış bile yolun yarısı eder.
Sayfa 126
İnsan nihayetinde, çok çeşitli, birbiriyle uyumsuz ve bağımsız bireyler olmaktan başka bir şey değil.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Merakı bastırmak bir şey, onu alt etmek bambaşka bir şeydir.
Ceza ağır aksak gelir. Hafıza, olanları unuttuktan; kibir, hataların üzerini örttükten sonra gelir. Ama gelir!
Reklam
Hava kararınca, bilindiği üzere her şey rengini yitirir, bu yüzden de tehlikenin nereden geleceği bilinemez.
Sayfa 42
Yaşadıkları uzun zaman boyunca ne modalar türedi, ne şapkalar geldi geçti ama hiç biri 'üç köşeli şapka'yla simgelenen o zamanları unutturmayı başaramadı.
Sayfa 162Kitabı okudu
Şüphe içinde olacağı bir sevgi, onun için sevgi değildi. İşte bu yüzden zaten inanmadığı bir kadınla asla bir yaşam macerasına atılmazdı; mutluluğun doruklarında dolaşamayacaksa, çalkantılar içinde, bata çıka, şüphe krizleriyle geçen bir yaşamın onun için bir anlamı yoktu.
Korku ne ise bunu bir geyikten, bir ceylandan öğren. Çünkü, esas olarak korkunun bir bedende nasıl taşınabileceğini öğrenmek kolay olmaz. Biz de korkmaya başladığımız anda kendi varlığımızdan sıyrılarak -en büyük günahımız belki budur- başka bir şeye dönüşmekle kendi korkumuzun bile ne olduğunu tam olarak anlayamayız. Zira korku, gerçi vardır ama hiç gelmeyecek bir şeye benzer.
Sayfa 22
Böylece yürüye yürüye anlamış ki dünyanın acayipliği bitecek gibi değil.
Sayfa 18
Reklam
"Varlığımız, kendi bedenini arayan bir rüzgâr gibidir; bu rüzgâr çevremizde dolanıp duran dağlarda, ağaçların tepesinde, ırmaklarda, kayalık tepelerle su başlarında bir yumak gibi dönüp kutsal bir tığla kendi urbasını örer ve böylece görünmeye başlar."
Sayfa 8
Yine de merak ediyorum: Tövbe etmeyi gerektiren bir şey, Tanrı'ya giden yolun başı olabilir mi?
Keykâvus'un söylediğine göre, Allah insanı yaratmakla nimeti -yani daha önce yarattığı şeyleri-tamamlamış oldu. Olunca, demek yediğimiz rızk, içtiğimiz su, giydiğimiz urba bizden önce de vardı, yani karnı acıkmışa aş değil, aşa karnı acıkan yaratılmış oldu.
Sayfa 7 - Yky
Son
Hüzünlü bir barış, sabahımın getirdiği. Güneş, kederinden gösteremiyor yüzünü. Gidip uzun uzun konuşalım bu üzücü şeyleri, Kimi bağışlanacak, cezalanacak kimi. Daha acıklı bir öykü yoktur, bunu böyle bilin Bu öyküsünden, talihsiz Romeo ile Juliet'in.
Şu cesedi kaldırın da dinleyin, buyruğumdur: Katillere acımakla, cana kıyanlar bağışlanmış olur.
58 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.