Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

DİLEK ŞAHİN

DİLEK ŞAHİN
@dilekksahinn
"Ben dünyadan ziyade kafamın içinde yaşayan bir insanım!" *Sabahattin Ali Kitapları, baharı, şiirleri, çocukları seven dünya denen alemde değil kendi ütopyasında yaşamak için mücadele eden kimine göre meczup, kendine göre ise bir garip Leyla :)
İstanbul
İstanbul
48 okur puanı
Ekim 2017 tarihinde katıldı
"Logoterapiye göre yaşam anlamını üç farklı yönden keşfedebiliriz: 1. Bir eser yaratarak ya da bir iş yaparak; 2. Bir şey yaşayarak ya da bir insanla etkileşerek; 3. Kaçınılmaz acıya yönelik bir tavır geliştirerek."
Sayfa 125Kitabı okudu
Reklam
"Nihai anlamda yaşam, sorunlara doğru çözümler bulmak ve her birey için, kesintisiz olarak koyduğu görevleri yerine getirme sorumluluğunu üstlenmek anlamına gelir."
Sayfa 92 - Okuyan us yayıneviKitabı okudu
"Yaşamak için bir neden'i olan kişi, hemen her nasıl'a dayanabilir." *Nietzsche

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Sevgi ve Nefret Aynı Çatı Altında Yaşar mı?
"Söylenen her söze, işitilen her şiire, okunan her satıra manalar yüklenir de yüklenir. Koca bir okyanus gibidir sevgi içinde her türlü canlıyı barındırabilecek potansiyele sahiptir. O yüzden bu hisle ilgili ne yazarsak yazalım hep eksik kalacaktır, çünkü yaptırabileceklerinin bir ölçüsü, ayarı yoktur biz insanlar üzerinde." *Dilek ŞAHİN
Anlıyorsun Değil mi?
"Hâlbuki ne istemiştim ki diyorsun Hakikaten ne istemiştin ki? Biraz sevgi, bir parça huzur, bir tutam da ilgi Hepsi bu kadardı değil mi? Değildi aslında.. Doğanın bağrından toplanmış bir tutam kır çiçeği Belki biraz da deniz kabuğu Bir piknik sepeti Birkaç dize şiir He bir de herhangi bir kitabın satırlarında birlikte kaybolacağım bir …." *Dilek ŞAHİN
Reklam
“ İnsan, kendi cinsini kitle halinde yok eden tek canlı türü! Bunu hiçbir hayvan yapmıyor. Kendi cinsinden olanı öldürmüyor. Kendi türüne işkence yapmıyor. İşkence kavramı başlı başına bir insan icadı! Doğada işkence yok. Kısacası dünyanın en vahşi yaratıkları bile, insanların birbirine uyguladığı zulmü bilmiyor, tanımıyor.” (syf.211)
“ Kim diyebiliyorsa ki, “Ben şiddetin her biçimine karşıyım. Sağcı, solcu, dini, etnik ve resmi; kısacası hangi kimlik altında ortaya çıkarsa çıksın terörü, şiddeti, insan canına kastetmeyi nefret duyarak reddediyorum”, işte o insan, ülkesini iç savaştan korumaya çalışmaktadır.” (syf.209)
“Modern dünya da mektup yazmayız. Eşe dosta yazılan küçük notlar ve sayfalarca süren mektuplar hayatımızdan çıkıp gitmiştir. Bir köşeye oturup olanları düşünmek de öyle. O da sürgüne gönderilmiştir artık. Düşünmeden yaşarız. Kafalarımız, çıkarlarımızın nerede olduğunu sezmemize yarayan antenlere, duyargalara dönüşmüştür.” (syf.205)
“Ne çok isterdim tek bir çocuğun ahının, koskoca devletleri tuzla buz etmesini, orduları bozmasını, ölüm kusan savaş uçaklarını düşürmesini. Ama elimizden bir şey gelmiyor, kahrolarak yaşıyoruz. Benim tek pusulam vicdandır. Vicdanı olmayan her insan Nazi’dir.” (syf.166)
“Kozmonotların Nazım’ı bilmelerini isterdim. O zaman belki de dudaklarından onun dizeleri dökülecek ve insan zihninin kavrayamadığı evrene bakarak, “Merhaba Kainat” diye mırıldanacaklardı, “Merhaba Kainat!”. Çünkü bilimin sustuğu nokta da şiir başlar ve evrenin gizli kapıları şiirle açılır.” (syf.160)
Reklam
“Belki de bu yüzden kahvehanelerimiz milyonlarca kitap düşmanıyla dolu. Belki de bu yüzden İslam dini “Oku!” emriyle başlıyor, ama din kuralları bile insanlarımıza okutmayı başaramıyor.” (syf.115)
“Çağdaş edebiyatı Yunus Emre’den, Karacaoğlan’dan, Fuzuli’den, Pir Sultan Abdal’dan, Şeyh Galib’den, Evliya Çelebi’den, Baki’den, Nedim’den, Nefi’den ayrı düşünmek mümkün mü? Köksüz edebiyat olur mu hiç?” (syf.111)
“Ve kültür yarım yamalak eğitim verilen okullardan alınan bir belge değil, bir halkın tarihini kapsayan ve o halkın insanlık tarihi içinde ki yerini belirleyen varoluş biçimidir.” (syf.102)
“Çünkü önemli olan bir şeyi istemek değil, çok istemek! Başka bir şey düşünemeyecek kadar çok istemek, tutku derecesine yükseltmek. Ben bu işten para kazanır mıyım? Bu meslekte istikbal var mı? Gibi soruları soramayacak kadar büyük heyecan fırtınalarına yakalanıp sürüklenmek. Albert Einstein bir gün çok ünlü biri olmak için çalışıp çabalamadı herhalde. İzafiyet teorisini meşhur olup, para kazanmak için düşünmedi.”(syf.59-60)
“ Hele sevildiğini bilmek... Birisinin sizi düşündüğünü, iyi olmanız için uğraştığını, sizi koruduğunu hissetmek. Bir de paylaşma duygusunu eklemek gerekiyor buna. Ekmeği, düşünceyi, sevgiyi paylaşmak. Sait Faik’in cümlesiyle söylersek eğer, her şey bir insanı sevmekle başlıyor.” “Jean-Paul Sartre “Başkaları cehennemdir!” demişti. Biz bu kültürden gelmiyoruz. Bizim Akdeniz aydınlığı vurmuş kültürümüz de “Yalnızlık Allah’a mahsus!” denir. Ve inanılır ki “insan insanın zehrini alır!”. (syf. 44-45)
68 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.