Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Batılılar, "insan hakları ","adalet" diyerek,dünyayı cehenneme çevirdiler.
Allah azze ve celle zalimleri de Mazlumları da bu zulmü sessizce seyredenleri de imtihan ediyor. Zalimlere "neden zulmettikleri", Mazlumlara "niçin zulme Rıza gösterdikleri", sessiz yığınlara da "kardeşlerinin yanında ne kadar yer aldıklarını" soracak.
Reklam
Allah'ın dinine yardım edenlere Allah mutlaka yardım edecektir. 60 milyonluk Doğu türkistan'ın nüfus itibariyle Kendinden 10 kat daha fazla olan Çin'e karşı asırlardir direnmesi, yok olmaması Allah'ın nusretinden başka ne ile ifade edilebilir? Sebat eden Az sayıda Mümin çok sayıda kafire Galip oldu azların ve muzdariplerin sembol ismi Talut ve ordusu Calut'u yenmiş Davut da Calut'u öldürmüştü. Müslümanlar İkbal ve iktidar peşine düşüp Rıza ilahi unutunca bölündü dağıldı, küffarın çizmesi altında ezildi.
Yıllar önceydi, Doğu Türkistanlı bir arkadaşım bu esaret durumunu ilginç bir hikaye anlatarak ifade etmişti. "Çinliler bölgeye gelmeden önce vatanımızda türlü türlü kuşlar, keklikler, serçeler, kumrular ve bülbüller rahatça gezer, nağmelerini dillendirirlerdi. Çinlilerin bir inanışına göre, her çinlinin yaptığı her hatadan sonra bir kuş yemek adetleri vardır. Artık vatanımda bülbüller ve hiçbir kuş ötmüyor. Merhum Mehmet Akif'in Bülbül şiirinde dediği gibi dolaşsın, sonra, İslam'ın harem-gâhında namahrem... Matemi söyleyecek bir bülbülün bile olmaması ne garip. "
Yasanın din özgürlüğünden bahseden maddesinin hemen altında ise nikah ve boşanma işlemlerinin miras taksiminin, cenaze ve düğün merasimlerini İslami usullere göre yapılmasının ve helal haram ayrımına gidilmesinin suç olduğu yazıyor.
Doğu türkistan'ı halkını öldürerek boşaltıyor, korkutup kaçırarak boşaltıyor, asimile ederek boşaltıyor, zorunlu güce tabi tutarak boşaltıyor, nükleer denemelerini burada yaparak boşaltıyor.
Reklam
Dezenformasyon Filistin'in haklı davasının dünyaya anlatılması, bugün adeta işgalin bizatihi kendisi kadar zor ve girift bir meseleye dönüştü. Reuters'tan New York Times'a, dünyanın "anlı şanlı" medya organları gözümüzün önünde yaşananları çarpıtarak sunarken, Filistinli gençler aynı zamanda sosyal medyadaki yalanlarla ve suçlamalarla da uğraşıyor. İsrail'i eleştiren herkesi "antisemitist" veya "Arapçı” ilân ederek boğmaya çalışan Siyonist propagandanın şuurlu veya şuursuz uzantıları, Kudüs'le ilgili her konuyu farklı şekillerde itibarsızlaştırma peşinde. Bunların Türkiye ayağı da var üstelik. Argümanları pek çeşitli: "Doğu Türkistan için sesiniz neden çıkmıyor?" (oysa çıkıyor), "Sizinki Arap hayranlığı" (hayır, Kudüs bizim için kimlik meselesi), "Ku- düs'ü dinî duygular için istismar eden İslâmcılar..." (Kudüs'te esas dinî istismarı Yahudiler yapıyor)
Sayfa 141Kitabı okudu
Evinde veya üzerinde kur'an-ı Kerim, İslami kitap, takke, seccade bulunduranlar tutuklanmış. Müslüman hanımların tesettürüne evi dışında izin verilmediği gibi evlere yapılan baskınlarda da bütün uzun giysileri diz altında kesilerek kısaltılmış.
Sadece 2016 yılında cemaat sayısı 15'ten az olduğu veya sağlam olmadığı gerekçesiyle 3.500 cami ve mescit ya başka amaçlar için kullanılır olmuş ya da yıkılmış.
Daha önceden 20 yaşından küçüklere, öğrencilere, memurlara getirilen cami, namaz, oruç, sakal yasağına ilaveten cami hocaları camilerin tepesinde Çin bayrağı, duvarlarına üzerinde "Partiyi sev, ülkeni sev" yazan flamalar asmakla; vaaz ve hutbelerin Çin yönetimini övmek, Çin tarzı sosyalizmi anlatmakla yükümlü kılınmışlardır.
Reklam
Kardeşlik projesi adı altında Hem Müslüman ailenin içine Çinli bir erkek yerleştirilmiş. Doğum kontrolü uygulaması çerçevesinde çocuk kotasını aşan hamileliklerin kaçıncı ayında olursa olsun kürtajda sonlandırılması; kırsalda iki, şehirlerde bir çocuk sahibi kadınların kısırlaştırılması zorunlu hale getirilmiş. Kota fazlası doğan bebekler boğularak öldürülmüş 5.000 dolarlara kadar varan para cezasını ödemeyen anneleri hapse atılmış.
300 yıldır Doğu türkistanlıların maruz kaldığı zulme bütün dünya gibi biz de kör, sağır ve dilsiziz.
Devlet veya rejimin potansiyel suçlu ilan ettiği için 7/24 gözetim altında tuttuğu bir halk düşünün. Yaşadıkları coğrafyanın bütün cadde, sokak ve kapalı alanlarına yüz tarama sistemine sahip kameralar yerleştirilmiş. Cep telefonlarına bilgisayarlara banka ve alışveriş kartlarına zorunlu takip programları yüklenmiş. Yaşları 12 ile 65 arasında olan herkesin DNA örneği parmak izi ve kan grubu bilgileri toplanıp arşivleniyor. Sadece şehirler beldeler arasında değil semtler arasında bile güvenlik kontrol noktaları oluşturulmuş dış dünya ile irtibat zaten engellenmiş durumda. Kim nereye gidiyor kiminle görüşüyor ne diyor ne alıp satıyor anında tespit edilmekte. Gün içinde aynı güzergahtan iki defa geçmek bile soruşturma sebebi her an her yerde yanı başınızda bitiveren resmi veya sivil polislerin hiçbir gerekçe göstermeden insanlara sorgulama tutuklama öldürme yetkisi var. Sokak ortasında hapishanede toplama kamplarında ölen ya da öldürülen yakınlarınızın nasıl öldüğünü sormanız otopsi yapılmasını istemeniz cenazesinde ağlamanı suçtur. Kimin kiminle evleneceğini, hangi kıyafetleri giyebileceğine, öğreneceğine nasıl düşüneceğine neye inanacağına kadınların kaç çocuk doğuracağına devlet karar veriyor. Yetişkin erkekleri tutuklanmış yahut öldürmüş aileleri rejimin belirlediği ve istihbarat elemanı olarak kullandığı dili, dini kültürü farklı yabancılar yerleştiriliyor.
İnsanlık için Hilafet'i kurun.
Yüreğin darlanacak... İşkenceler göreceksin, eziyetler göreceksin, canlardan olacaksın‼️ وَاعْبُدْ رَبَّكَ حَتّٰى يَأْتِيَكَ الْيَق۪ينُ "Yakin (ölüm) sana gelinceye dek Rabbine ibadet/kulluk et!" (15/Hicr, 99) Ama sana düşen; ölüm gelinceye kadar istikamet üzere kulluk yapmandır Daraldı yüreklerimiz.. Gazze geldiği zaman artık
Vakit tamam olup muhteşem ordular sefere çıktığında açık hava cezaevine dönen İslam beldeleri yeniden Müslümanlar için yurt olacaktır...
1.500 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.