- Bir ideal uğrunda insan nelere katlanamaz, dedim. Bir filozof, galiba Sokrates:
"Bir ideal sahibi olan bedbahttır; fakat ona sahip olmayan daha ziyade bedbahttır." der.
Araba kırlara doğru açıldıkça hep o manzara.
Kadın erkek, köylü çalışıyor. Oraya alacakaranlıkta gitmiştir. Eve gün battıktan sonra dönecektir. O da şimdi, başakların arasında bağdaş kurmuş, kuru ekmeğini yiyor; ama gönlü ne kadar rahat!
“Bu mavi gök altında, bu yeşil yer üstünde herkesin rahatça doyarak yaşamaya hakkı varken, bu pek mümkünken; neden bir yanda dökülüp taşan sofralar ve neden öbür yanda bir kuru ekmek bile bulamayanlar?”
Ey Domaniç kadını, nerede yaşayıp nerede öldüğünü hala öğrenemediğim büyük kadın! sen de bunlardan biriydin. insanların yüzünü kızartan çirkinliklerden, vicdan azaplarından uzak yaşadın. şu bir avuç torağından başka bir köşesini tanımadığın vatan uğruna ne sonsuz azaplar çektin. bir tanecik yavrunu elinle yerlere serdin. "onu kandıranlar kabahatli." demedin, affetmedin. çünkü vatan senin gözünde en kıymetli şeydi! o tertemiz dağlar başında, tertemiz duygularla geçen hayatın, her sevgiden üstün olarak yalnız vatan, millet sevgisi taşımıştı